Burada pek belli olmasa da, siyah olanlar Norveç av gemileri. | TED | الاسود,رُبما لن تستطيعوا رؤية هذا ,هي سُفن صيد أسماك القرش المُتشمسة |
Onların gemileri olabilir,\~altinlari da olabilir... | Open Subtitles | ربما يكون لديهم سُفن وربما يكون لديهم ذهب |
Konfederasyon ana gemileri şuan eve doğru yoldalar. | Open Subtitles | سُفن كنفدرالية القتال رئيسة تَعُودُ إلى الوطن الآن. |
Limanın hemen dışında bizi engellemek için birkaç gemi konuşlanmış durumda. | Open Subtitles | في الوقت الحاضر هناك عِدّة سُفن وَضعتْ خارج الميناءِ لإعتِراضنا. |
Şimdiye kadar 5 gemi temasa geçti. | Open Subtitles | أعني استقبلت خمسة سُفن وحسب إتّصالنا حتّى الآن. |
Kırk Kilrathi ana gemisi yaklaşıyor. | Open Subtitles | أربعون سُفن كرياثيين القتال رئيسة تَغْلقُ. |
gemisi kalmadı. Yapacak işi kalmadı. Yani bitti artık. | Open Subtitles | ليس لديها أي سُفن ولا عمل، هذا يعني أنها انتهت |
Evlat, usta oymacılarla birlikte yazını ahşap gemiler yaparak geçirmeye ne dersin? | Open Subtitles | بنيّ ، ما رأيك تقضي اجازة الصيف ببناء مجسمات سُفن -بأدوات محترفين؟ |
Diğer Cylon gemileri tarafından terk edilene kadar. | Open Subtitles | حتى أوشكنا على العزل الكامل من قبل سُفن السيلونز الأخرى |
Ori gemileri bizi fark edecekler. | Open Subtitles | من شأنها تنبيه سُفن الأوري عن مكان وجودنا |
Pekala, hiperuzaya sıçrayalım. En azından Ori gemileri bize saldıramaz. | Open Subtitles | حسنآ دعنا نقفز إلى داخل الموزع الفضائي على الأقل سُفن الأوري لن تكون قادرة على مُهاجمتنا |
Evet, ama Marrick Asgard çekirdeğini harekete geçirdi, yani Ori gemileri yakında buraya gelir. | Open Subtitles | نعم , حسنآ ميريك قد فَعلَ قلب الحماية الرئيسية أذآ نحنُ نتوقع قدوم سُفن الأوريون حول مكان ما هُنا قريبآ |
Dikkatimizin dağılmasına izin veremeyiz. Özellikle de savaş gemileri harekete geçmişken. | Open Subtitles | لا يمكن أن نكون مُشتتي التركيز خصوصاً أن هناك سُفن حربية تتحرك. |
Yük gemileri kiralayan mülayim bir temsilci yıl dönümü kutlamak için buraya geliyor. | Open Subtitles | ، وكيل تأجير سُفن شحن دمث الأخلاق يتواجد هُنا للإحتفال بالذكرى السنوية لحفل زفافه |
Toplayabildiğimiz kadar gemi ve birlikte yelken açacağımız müttefikler. | Open Subtitles | وبأي سُفن يمكننا حشدها ونجعلهمحلفاءلنا.. |
İngilizler tarafından yağma yapılmasına izin verilen bir gemi yani oldukça yasal. | Open Subtitles | ليسرق سُفن المتمردين لذلك هو قانوني تمامًا |
Sekiz gemi Kuzey Nehri'nin aşağı kısmında demirlenmiş. | Open Subtitles | ثماني سُفن راسية في مُنْخَفض النهر الشمالي |
Bermuda'da beş gemi yağmaladı. | Open Subtitles | 'لقد نهب خمسة سُفن من 'برمودا. |
Kırk Kilrathi gemisi Ayı'ya yaklaşıyor, Amiral. | Open Subtitles | المنزلة! ضابط: أربعون سُفن الكرياثيين يَجيءُ لحَمْل، عميد. |
Hazır Bryson konusu açılmışken buraya geldiğinde, ki olur da gelirse babanın buraya gelecek son erzak gemisi olarak görmeliyiz. | Open Subtitles | بما أننا في أمر (بريسون) عندمايصل،هذاإذا فعل .. ستكون هذه أخر سُفن الإمدادت المتوقعة من والدك. |
- Batı iskelesinde yeni gemiler inşa ediyorlar ve insanların mallarını pazara götürmesini zorlaştırıyorlar. | Open Subtitles | بنوا سُفن جديدة على رصيف الميناء الغربي مما يجعل من الصعب على الرجل أن يأخذ بضاعته إلى السوق |
gemiler de Westeros'a gitmek için. | Open Subtitles | سُفن من أجل الإبحار إلى ويستروس. |