"سِرّ" - Traduction Arabe en Turc

• sır
• sırrı
• sırrın

Babamın ölümünü bir sır olarak saklayabileceğimizi hiç sanmıyorum.
أنا لا أعتقد اننا يُمْكِنُ أَنْ نَبقي موت أبي سِرّ

Sanırım babanla sorunlarımız olduğu artık bir sır değil.
حَسناً، أنا لا أَفترضُ هو أيّ سِرّ بأنّ أبوكَ وأنا كَانَ عِنْدَهُ مشاكلُنا.

Bir kadının belirli bir meziyeti varsa örneğin, derin bir zekâya sahipse, o meziyet, derinlerde bir sır olarak kalmalıdır.
إذا حدث ان الإمرأة لديها تفوق معيّن على سبيل المثال , عميقة التفكير الأفضل ان يبقى هذا سِرّ عميق

Rekabetle yoğrulmuş yağmur ormanında başarının sırrı, uzmanlaşmaktır.
سِرّ النجاحِ في الغابةِ التنافسيةِ : الَتخصّصُ

Başarının sırrı, basit manevralarda saklıdır.
سِرّ النّجاح يقعٌ في مُناوراتِنا البسيطة

Biliyorum, bana söyleyemeyeceğin büyük bir sırrın var ama söyleyebilirsin.
أَعْرفُ بأنّك عِنْدَكَ سِرّ كبيرِ أنتي لا تَستطيعُي إخْباري، لَكنَّك يُمْكِنُك أَنْ.

Hatırlamalısın, bu bir sır.
أنت يَجِبُ أَنْ تَتذكّريَ انة سِرّ.

En az 3 yıl bir sır olarak saklanmalı.
إكتمْه سِرّ لثلاث سَنَواتِ على الأقل

Bunu sır olarak saklamak istiyorlar. Böyle birşeye kalkışmazlardı.
يُريدونَ كِتمانه سِرّ هم لن يفعلوا

Bunu da sır olarak saklamalılar.
لَرُبَّمَاهذا يَجِبُ أَنْ يبقوة سِرّ.

Bir sır var.
هناك سِرّ واحد، سِرّ واحد أخير.

Hiçbiriniz sır saklayamazsınız.
لا أحد منكم رجال يُمْكِنُ أَنْ يَكْتمَ a سِرّ.

Miami'de sır diye bir şey yoktur, dedektif.
لا مثل هذا الشيءِ كa سِرّ في Miami، مخبر.

Fakat bunu bir sır olarak saklamalısınız.
لَكنَّك يَجِبُ أَنْ تَكْتمَ هذا سِرّ.

Oh, ve bunu sır olarak tutmak zorundaydık.
أوه، ونحن كَانَ عِنْدَنا لكِتمانه a سِرّ.

Hayır, Fez sır tutabilirim.
لا فاس، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَكْتمَ a سِرّ.

nasıl bir sır ki bu böyle?
أَيّ سِرّ يُمْكِنُ أَنْ يكون هذا؟

Topraklarımızı geri alana kadar bu bir sır olarak kalmalı.
حتى نحن نَستعيدُ أرضنا... هذا يَجِبُ أَنْ يَبْقى سِرّ.

Peki. Ama bu sırrı sonsuza kadar saklayamayız.
لَكنَّنا لا نَستطيعُ كِتمانه a سِرّ إلى الأبد.

- Büyük sırrı olan küçük adamı.
وPeppo، القزم، "a رجل صَغير مَع a سِرّ كبير."

Bir sırrı asla saklayamazsınız.
أنت لا يُمْكِنُكَ أبَداً أنْ تخفي سِرّ

Şimdi bir sırrın var.
- الآن أنت عِنْدَكَ a سِرّ...