İç çamaşırlarıyla bir kaplana binmek için oldukça cesur olmak lazım. | Open Subtitles | يجب ان يكون المرء شجاعا جدا ليمتطى نمرا فى ثيابه الداخلية |
İç çamaşırlarıyla bir kaplana binmek için oldukça cesur olmak lazım. | Open Subtitles | يجب ان يكون المرء شجاعا جدا ليمتطى نمرا فى ثيابه الداخلية |
Adam cesur mu yoksa deli numarası mı yapıyor anlamadım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف إذا كان شجاعا أو مجرد مجنون عادي. |
Ve 1960'te ne kadar cesurdu, bunu aklınızda tutun. | TED | والتي تبين كم كان شجاعا هذا الشخص عام 1960 وكم كان جرئياً |
Bu aptal şapkayı takmayı bile demiyorum - ki bu çok cesurcaydı. | Open Subtitles | أنا لا أعنى إرتدائك لتلك القبعة السخيفة لأن هذا كان أمرا شجاعا فعلا ولكن |
Dikkatli olmalı ve vahşi doğayla yalnız başıma cesurca çarpışmalıyım. | Open Subtitles | لابد لي من الخروج و اكون شجاعا في البرية لوحدي |
Hepimize karşı koyacak kadar cesur bir adam. DNAkanıtına ne diyorsun? | Open Subtitles | كان شجاعا ليقف ضدنا كلنا ماذا عن دليل دي إن أي؟ |
Ben sadece cesur bir Çuvava askeri olmaya çalışıyordum babamın hikayelerindekiler gibi. | Open Subtitles | كنت أحاول فقط أن اكون محارب تشيواوا شجاعا ، مثل قصص والدي. |
cesur olmalısın. Şimdi git. | Open Subtitles | يجب أن تكون شجاعا , إذهب الآن , تحكم فى قدرك |
Sizin gibi eğitimli bir bayanın cesur olması gerekir. | Open Subtitles | شابة متعلمة مثلك يجب أن تُظهِر وجها شجاعا |
cesur bir askerdi, gümüş savaş brövesi kazanmıştı. | Open Subtitles | لقد كان جنديا شجاعا, وقد ربح الميدالية الفضية فى الحرب |
Özgürsen, dostların yanındaysa cesur olmak kolay. | Open Subtitles | من السهل ان يكون المرؤ شجاعا عندما يكون حرا ومع اصدقائه |
Söylesene, bir şerifin cesur, sadık ve her şeyden önemlisi, dürüst olması gerekmez mi? | Open Subtitles | قل لي اليس على الشريف ان يكون شجاعا و مخلصا و قبل كل شيئ شريفا |
Bir erkek olmak için yeteri kadar güçlü ve cesur değilim. | Open Subtitles | أنا ليس شجاعا و قويا بما يكفي لأكون رجلا |
Neden çocuğa, babasının son ana kadar... çok cesur bir asker olduğunu söylemiyoruz? | Open Subtitles | لم لا نخبر الصبي أن أباه كان جنديا شجاعا جدا حتى النهاية |
Lütfen, elinizi çabuk tutar mısınız? Fazla cesur değilim ve bekleme fikri, bilirsiniz... | Open Subtitles | من فضلك قم بالأمر بسرعة أنا لست شجاعا ولا أريد الانتظار |
Bence çok cesurdu, tıpkı babası gibi. Geri dönüşünde sırada ne var? | Open Subtitles | أعتقد انة كان شجاعا مثل والدة كيف حال عودتك للعب ؟ |
Öyle hissettirdiğimin farkında değildim. Bunları söylemen çok cesurcaydı. | Open Subtitles | لم أكن أدرك , بأني أجعلك تشعر هكذا كان شجاعا منك انت تقول لي ذلك |
Hep böyle bir durumda, cesurca davranacağını düşünürsün Fakat gerçekle yüzleşince, Hayatta kalma içgüdün, geri tepiyor. | Open Subtitles | يعتقد المرء دائماً أنه سيكون شجاعا بموقف كهذا ولكن عندما يحدث فعلاً فإن غريزة البقاء تطغى |
Abartma. cesaret verecek kadar iç, işe yaramaz hale gelme. | Open Subtitles | اشرب قليلا أريدك أن تكون شجاعا بسبب الشرب لكن لا تصل لدرجة عدم الفائدة |
Çok cesursun ancak senden çabalamanı ve sesini dinlendirmeni istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | لقد كنت شجاعا جداً لكن سوف أحتاجك أن تريح صوتك الأن, حسناً؟ |
Çok gururlandım. Çok cesurdun. | Open Subtitles | أنا فخورة جدا بك لقد كنت شجاعا بفظاعة اليوم |
Yani, "Çıkacak kadar yürekli miydiniz?" diyorum. | Open Subtitles | هذا يعني هل كنت شجاعا بما يكفي للصعود |
Baylar, 1948'de Başkan Harry S. Truman'ın, Amerikan ordusunda ırk ayrımını kaldırmak için cesareti ve ileri görüşü ve aydınlığı vardı. | Open Subtitles | ايها السادة , فى 1948 كان الرئيس هارى ترومان شجاعا , و فكر فى الفصل العنصرى بالبحرية الامريكية |
Söyler misin, şerif cesaretli, sadık olmalı değil mi? | Open Subtitles | قل لي اليس على الشريف ان يكون شجاعا و مخلصا |
Bir adama kurşun yağdırmak mertlik mi olacak sence? | Open Subtitles | اتريد ان تصبح شجاعا عن طريق اطلاق النار على رجل اخر |
Argotron, cesaretin varsa benimle yüzleş! | Open Subtitles | آرجوترون, واجهني اذا كنت شجاعا بالقدر الكافي |
Heide, sen her zaman çok cesursundur? | Open Subtitles | هايدى، كنت دائما شجاعا جدا ؟ |