Bak, ortakların gelmeden önce... Önemli bir şey değil ve endişelenmeni istemiyorum... | Open Subtitles | انظر، قبل أن يظهر شركائك ليس بالأمر بالجلل، ولا أريدك أن تقلق |
- Olmaz. ortakların var zaten. Sıradaki görevini bulmak sana kalmış. | Open Subtitles | لا، انظر، لديك شركائك الأمر عائد لك بأن تجد مهمتك القادمة |
Eski ortaklarına bir şey diyemem, ama ben farklı bir Batman'im. | Open Subtitles | لاشئ يوخذ على شركائك لكن انا بات مان مختلف |
Eğer onun söyledikleri doğruysa bize suç ortaklarının isimlerini söyleyin. | Open Subtitles | إذا ما كان يقوله صحيحاً إذا يجب أن تحدثي بأسماء شركائك |
Uzman değilim ama ortaklarınız artış olduğunda satış yapıyor derim. | Open Subtitles | أنا لست بخبيرة ، ولكن أعتقد بأنّ شركائك يبيعون لصاحب أعلى سعر .. |
Bu oyunda kaç tane ortağın oldu, ortak? | Open Subtitles | كم عدد شركائك في هذه اللعبة، شريك؟ |
Ben, sen ve senin şu soysuz ev arkadaşların oğlumun odasına dalıp uykusundayken en sevdiği oyuncağını çaldınız. | Open Subtitles | بن , أنت و شركائك المنحطين إقتحمتم غرفة طفلى بينما كان نائماً و سرقتم لعبته المفضلة |
Beni Ortaklarından biriyle yatarken gördün mü? | Open Subtitles | أنت لا تراني أنام مع أحد شركائك ، أليس كذلك ؟ |
Eski ortakların kazandırdığın para için sana müteşekkir. | Open Subtitles | شركائك الكبار السن ممتنون للمال الذى كسبوه عن طريقك |
Bunu aynı zamanda sessiz, Güney Amerika'lı ortakların için de söylüyorum. | Open Subtitles | وذلك ينطبق على شركائك الأمريكان الجنوبيين السريين ، أيضا |
Sen güpegündüz patronunu bıçaklarken bundan habersiz olan suç ortakların suçunu gizliyorlardı. | Open Subtitles | وفر شركائك الغير قاصدين التغطية، بينما طعنت رئيسك أمام ناظر الجميع في وضح النهار |
Bütün ortakların çok duygusal olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | كلّ شركائك يقولون أنك عاطفي جدا |
ortaklarına söylemek istersen ya da yeni ortaklara- | Open Subtitles | و اذا كنت ترغب بآبلاغ شركائك او الشركاء الجدد |
ortaklarına ne yapmaları gerektiğini söylemek senin tarzın değil, biliyorum ama stilini bu şekilde değiştirmezsen, sonum gelecek. | Open Subtitles | واعرف ان هذا ليس نمطك لتخبر شركائك بما عليهم فعله ولكن ان لم تجعله نمطك |
Bu size karşı hazırlanan iddianamelerin bir listesi, sen ve senin SunnyLinks yatırım fonu ortaklarına karşı. | Open Subtitles | هذه لائحة التهم التي يتم تجهيزها ضدك و ضد شركائك في شركة صني لنكس الاستثمارية. |
Bize suç ortaklarının isimlerini ver, bombaların yerlerini söyle bizde seni uçağa bindirip Pakistan'a yollayalım. | Open Subtitles | أعطنى شركائك أخبرنا أين القنابل وسنضعك على متن طائره إلى باكستان |
Bize suç ortaklarının isimlerini ver, bombaların yerlerini söyle bizde seni uçağa bindirip Pakistan'a yollayalım. | Open Subtitles | أعطنى شركائك أخبرنا أين القنابل وسنضعك على متن طائره إلى باكستان |
Paraların sahte olduğu ortaya çıktığından ve iş ortaklarınız sizi bıraktıktan sonra hapse gireceksiniz Sybil Griffiths de yerinize geçip müşterilerinizi ve ticaret yollarınızı elinizden alacak ve size hiçbir şey bırakmayacak. | Open Subtitles | سيتم تعليم الأوراق على أنها مزيفة شركائك في العمل سيتخلون عنكِ ستكونين في السجن |
Peki o olayda suç ortaklarınız kimlerdi? | Open Subtitles | ومن كان شركائك في تلك الواقعة؟ |
ortağın onların elinde, değil mi? | Open Subtitles | لقد اصبحوا شركائك الأن, اليس كذلك؟ |
İş arkadaşların bildiğiniz şey yüzünden öldüler. | Open Subtitles | لقد توفي شركائك بسبب السر الذي تشاركتموه |
- Ortaklarından satın aldığın kadın. | Open Subtitles | المرأة التي إشتريتها من شركائك أين هي ؟ |
Herkes beni kazıklayacağını söylemişti. Tüm ortaklarını kazıkladın. | Open Subtitles | الجميع قالوا أنك ستخدعني كما خدعت كل شركائك السابقين |
Ortaklarınızın bu gece gelememesine çok üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة للغاية لعدم قدوم شركائك الليلة |
Sonra şirketinizden bazı ortaklarınızla da görüştüm... | Open Subtitles | ثم تكلمت مع ...بعض من شركائك الذين تعاملوا مع هذه المشاكل ...التي كانت تواجهه مؤخرا، لذا |