"شعرت كما" - Traduction Arabe en Turc

• gibi hissettiğim
• gibi hissettim
• hissediyordum

- Onu ben öldürmüşüm gibi hissettiğim için.
لأنني شعرت كما لو كنت من قتلها.

- Onu ben öldürmüşüm gibi hissettiğim için.
لأنني شعرت كما لو كنت من قتلها

Onu öldürmüşüm gibi hissettiğim için.
لأنني شعرت كما لو أني قتلتها

Sanki, hakiki Kraliçe ve Prens Albert'i düdüklemişim gibi hissettim.
لقد شعرت كما لو أني نهرت الملكة والأمير ألبرت فعلاً.

Kendimi korkunç şeylerin resmini çeken ama düzeltmek için müdahale etmeyen bir savaş fotoğrafçısı gibi hissettim.
شعرت كما لو أني مصور حرب الذي يلتقط صورا لاحداث مريعة، و لكن لا يتدخلون من جهتهم

Sadece bir kaç dakika uyuyakalmış hissediyordum.
شعرت كما لو كنت أستيقظ من غفوة دامت لبضع دقائق فحسب.

- Onu ben öldürmüşüm gibi hissettiğim için.
لأنني شعرت كما لو كنت أنا من قتلها...

Sanki üzerimde tüylü bir kurtçuk dolaşıyormuş gibi hissettim.
شعرت كما لو أن حشرة تقشعر منها الأبدان تزحف عليّ

Sanki yaşantımızın üzerine gri bir film şeridi çekilmiş gibi hissettim.
شعرت كما لو أن فيلم رمادي أستقر على الحياة

O kadar hızlı çarptı ki, sanki ikiye bölünmüş gibi hissettim.
وصدمتني بشدة ، شعرت كما لو أنها قسمتني نصفين

Evet, sanki sahadaymış gibi hissettim. Muazzam bir duyguydu.
أجل، شعرت كما لو أني في المكان المناسب . لقد كان رهيب

Bak, hiçbir şey hatırlamıyorum ama uyanmadan önce birşey tarafında çekiliyormuş gibi hissettim.
لكن قبل أن أفيق، شعرت كما لو كنت سُحبت تجاه شيء ما.

Samanlıkta iğne arıyor gibi hissediyordum kendimi.
شعرت كما لو أنني أزيل الثلج وسط عاصفة ثلجية شديدة.

Bütün dünyanın bizden nefret ettiğini hissediyordum.
شعرت كما لو أن العالم كله يكرهنا

Ayaklarımın acısını hissetmiyordum çünkü yere hiç basmıyormuşum gibi hissediyordum.
إنّني... لم أصدق عندما آلمتني قدماي، لأنّني... شعرت كما لو أنّهما لم تلمسا الأرض.