"شيء يخبرني" - Traduction Arabe en Turc

    • İçimden bir ses
        
    • şey bana
        
    • şeyler bana
        
    İçimden bir ses onların senin kadar özlem çekmeyeceğini söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أنهم لن يفتقدوه جميعًا بقدر ما ستفتقدينه أنتِ
    İçimden bir ses, o kilise sırasında tek başıma oturmayacağımı söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أني لن أجلس في ذلك المقعد وحدي
    İçimden bir ses, anlattıkların gerçek olmasa, bu kadar ileri gitmeyeceğini söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أنك لم تكن لتذهب إلى هذا الحد لو لم تكن الحقيقة
    Bir şey bana bunun kendimi kurtarmamın yegane yolu olduğunu söylüyor. Open Subtitles أجل، حسناً، شيء يخبرني إنها الطريقة الوحيدة لإنقاذ نفسي
    Ve bir şeyler bana muhteşem bir başrol oyuncusu olacağını söylüyor. Open Subtitles وثمة شيء يخبرني بأنه سيكون مثالياً في دور البطولة
    İçimden bir ses, yeşilin tam da onun rengi olduğunu söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني ان الاخضر بالتأكيد لونه المفضل
    İçimden bir ses, balo gecesinde kimseyi hamile bırakamayacak diyor. Open Subtitles شيء يخبرني أنه لن يرافق فتاة في حفلته الراقصة
    Belki de haklısınızdır, efendim. Ama içimden bir ses, daha derin bir amacınız olduğunu söylüyor. Open Subtitles أظن أنك محق سيّدي لكن شيء يخبرني أن هناك غاية أعمق
    İçimden bir ses, 1000 km yolu sadece bir dosta selam vermek için koşmadığını söylüyor. Open Subtitles هناك شيء يخبرني انك لم تركض مسافة 600 ميل لتقول مرحبا لصديق
    Ama içimden bir ses bu garip hislere alışmamın iyi olacağını söylüyor. Open Subtitles لكن ثمّة شيء يخبرني يضطرني بأن أتسلم لذلك الشعور الغريب.
    İçimden bir ses bize hiçbir şey anlatmak istemediğinizi söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أنه لن يسعدكم أن تخبرونا بأي شيء.
    İçimden bir ses senin karaciğerinde pek iş kalmadığını söylüyor. Telefonu alayım, garson. Open Subtitles شيء يخبرني أنك على بعد أميال من ذلك هاتفك,أيتها النادله
    Ama içimden bir ses diyor ki onu tahmin ettiğimden daha yakın bir zamanda tekrar göreceğim. Open Subtitles ولكن ثمة شيء يخبرني أنني سأراه مرة أخرى أقرب مما اتوقع
    İçimden bir ses direksiyondakinin amirleri olduğunu söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أن الرجل في الشاحنة هو المتحكم في الأمور.
    Onları sorguya alalım derdim ancak içimden bir ses bunun çok fena geri tepeceğini söylüyor. Open Subtitles أود أن أقول بأننا يجب أن نستجوبهم لكن هناك شيء يخبرني بأنه سيأتي بنتيجة عكسية سيئة.
    içimden bir ses, bu hafta sonu çok eglenecegimizi söylüyor. Open Subtitles أنا "كاسي" ، شيء يخبرني أننا سنمرح كثيرا خلال العطلة
    Bir şey bana daha iyisini yapabileceğini söylüyor. Open Subtitles أوتعلم ، ثمّة شيء يخبرني أنّ بإمكانكَ فعل ما هو أفضل.
    Ne zaman bu hayata bağlanmaya çalışsam bir şey bana yapmamam gerektiğini söylüyor. Open Subtitles كل مرة أحاول فيها الالتزام بهذه الحياة شيء يخبرني أنني لا ينبغي أن أفعل
    Bir şey bana bizim bilmediğimiz bir şey bildiğini söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أنك تعلم بشيء لا نعلمه
    Bir şeyler bana yürümeye devam etmemi söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أن استمر بالمشي
    Bir şeyler bana seveceğini söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني أنكِ ستحبه
    Ray, bir şeyler bana doğruyu anlatmadığını söylüyor. Open Subtitles شيء يخبرني يا (راي) أنّك لا تقول الحقيقة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus