Zaten yapacak bir şey yok, başka bir kadınlasın senin Hakkında hiçbir şey bilmek istemiyorum. | Open Subtitles | على أى حال ، ليس هناك ما نفعله إن لديك امرأة أخرى و بوجود امرأة أخرى ، إننى لا أريد أن أعرف شيئاً عنك |
Hakkında hiçbir şey bilmeden senden bu kadar hoşlandığım için kızgınım. | Open Subtitles | أنا غاضبة لأنني أحبك جداً دون أن أعرف شيئاً عنك |
Sizi uzun zamandır tanıyoruz, ama ben hakkınızda bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | نعرفك منذ زمن طويل، ولكننا لم نعرف شيئاً عنك أبداً |
Kimsenin gelmemiştir. Gerçi hakkınızda bir şey bilmiyorum ama... | Open Subtitles | لم يفكر بك أحد بهذا الشكل لكنني لا أعرف شيئاً عنك |
Sen benim hakkımda bir şey biliyorsun, ben de senin hakkında bir şey biliyorum. | Open Subtitles | أنت تعلم شيئاً عني . وأنا أعلم شيئاً عنك |
Onlarla konuşabilirsin ama senin hakkında bir şey öğrenmesinler. | Open Subtitles | يمكنك التحدث معهم، و لكن لا تتركي هؤلاء الاشخاص يعرفون شيئاً عنك |
Çünkü senden bir şey saklıyordum senin bilinçaltın bunu algıladı | Open Subtitles | لأنني كنت أخفي شيئاً عنك كان يركز عليه عقلك الباطن |
Eğer onlar Hakkında hiçbir şey bilmezsen. Onlar senin Hakkında hiçbir şey bilmezlerse. | Open Subtitles | لو أنك لا تعرف شيئاً عنهم فإنهم لا يعرفون شيئاً عنك |
Hakkımda her şeyi biliyorsun. Senin Hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | إنك تعرف كل شيء عني, و أنا لا أعرف شيئاً عنك |
Senin Hakkında hiçbir şey bilmiyorum, tıpkı istediğin gibi. | Open Subtitles | ،لا شيء، لا أعرف شيئاً عنك ،فقط الطريقة التي تريدها |
İsim söyleme. Hakkında hiçbir şey duymak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أسماء لا أريد أن أعرف شيئاً عنك. |
Hakkında hiçbir şey bilmediğimi söylemen üzerinde çok düşündüm. | Open Subtitles | لقد فكرت جيداً بما قلته ...حول أنني لم أعرف شيئاً عنك |
Hayır... Senin Hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً عنك |
Her ne kadar hakkınızda bir şey bilmiyor olsam da size tavsiye vereyim. | Open Subtitles | لذا دعني أقدم لك نصيحة، مع أنني لا أعرف شيئاً عنك. |
Sizin hakkınızda bir şey biliyorum. | Open Subtitles | أعرف شيئاً عنك.. |
Bana senin hakkında bir şey söyleyecekti. | Open Subtitles | قالت انها تريد ان تعلمني شيئاً عنك |
Eğer o yakalarsa, senin hakkında bir şey öğrenir. | Open Subtitles | إذا كانت طُعماً، فإنّها تعرف شيئاً عنك. |
- Hmm. Ama ben senin hakkında bir şey biliyorum, Godspell. | Open Subtitles | ـ أنا أعرف شيئاً عنك (غادسبيل) ـ (غودسبيد) |
En azından senden bir şey saklamama gerek yok. | Open Subtitles | حسناً على الأقل ليس علي أن أخفي شيئاً عنك |
O yüzden senden bir şey sakladım. | Open Subtitles | لهذا خبأت شيئاً عنك |