Bence o kurabiyelerde cidden bir şey vardı. | Open Subtitles | ماذا كان في هذا البسكويت؟ انا حقاً أظن هنالك شيئاً في هذا البسكويت. |
Görünüşe göre bu çukurda bir şey bulmuşlar. | Open Subtitles | حسناً، يبدو أنهم وجدوا شيئاً في هذا الخندق. |
Dünyada bir şey bizi bir arada istemiyor sanki. | Open Subtitles | و كأنّ شيئاً في هذا العالَم لا يريدنا أن نكون معاً. |
Evet, kayıp bir çocukluk dışında bir şey görmüyorum. | Open Subtitles | إنني لا أرى شيئاً في هذا الصندوق سوى طفولةٍ ضائعة |
Kitapta acil durumlarla ilgili bir şey okumuştum. | Open Subtitles | قرأت شيئاً في هذا الكتاب بخصوص الطوارئ. |
Richie polislere ödeme yapmadı. Nicky'nin onunla yapacağı bir şey yok. | Open Subtitles | نيكي لم يفعل شيئاً في هذا. |
Bunda kesin bir şey var. | Open Subtitles | بالتأكيد هناك شيئاً في هذا |
Bu konuda söyleyeceğim bir şey yoktur. | Open Subtitles | لن أقول شيئاً في هذا الأمر |
- Burayla ilgili bir şey istemiyorum, Wax. | Open Subtitles | لا أُريد فعل شيئاً في هذا المكان ( (واكس! |
Çekmecede bir şey mi saklıyorsun? | Open Subtitles | أتخفين شيئاً في هذا الدرج؟ |