Yani sabah arenada bir şeyler yaparken, sonrasında sahnede bir şeyler yapıyorlar gibi. | TED | فهل هم يفعلون ذلك فى الصباح شيء ما في الساحة ثم انهم يفعلون شيئا في خشبة المسرح وهكذا دواليك. |
Kafandan bir şeyler geçtiğini anlamıştım öyle derken. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك شيئا في رأسك حينما تقوم بذلك |
O yüzden belki, bu sıkıntıyı atlatman için sana bankada bir şeyler bulabiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكن أن نجد شيئا في البنك للتغلب لك أكثر. |
Fakat bu tahlilde bir şeyi unutuyoruz: Bazı meslek grupları var öylece yok olan ve bir daha geri gelmeyecek olan. | TED | و لكننا نسينا شيئا في هذا التحليل. توجد هناك عدة اصناف من الوظائف التي سوف تنتهي و لن تعود ابدا. |
Beni hiçbir şey seninle sohbet etmekten daha çok mutlu edemez ama... beni çok kötü bir zamanda aradın. | Open Subtitles | كلاريس , هذا ليس شيئا في العالم من اكثر من حبي للحديث معك لسوء الحظ امسكتني في لحظه صعبه |
Adam'ın geçmişinde kendini hatırlatan bir şey mi görüyorsun? | Open Subtitles | هل ترين شيئا في ماضي آدم يذكرك بنفسك؟ |
Dusty Miller öldüğünde, onunla birlikte her adamın kalbinde ve beyninde bir şeyler öldü. | Open Subtitles | عندما مات دستي ميللر شيئا في عقول وقلوب الرجال قد مات معه |
Dönerken bir şeyler almamı ister misin? | Open Subtitles | هل تريديني ان احضر لك شيئا في طّريق عودتي |
İçeride kurbanla güreşen müşterinin kimliğini belirlemek için bir şeyler olabilir. | Open Subtitles | قد يكون شيئا في وجود يمكننا استخدام إلى معك بطاقة تعريف العملاء لدينا مركز فيينا الدولي والمصارعة. |
Bu bulmacayı çözmenin tek yolu o odada bir şeyler bulmak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لحل هذا اللغز هو أن تجد شيئا في تلك الغرفة. |
Hillary için, umarım bu eğlencede bir şeyler olur. | Open Subtitles | حسنا , اتمنى ان يحصل شيئا في الحفلة لأجل هيلاري |
Hayatını değiştirebilecek bir şeyler yapabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك ان تفعلي شيئا في حياتك يمكنك ان تحدثي فارقا |
O ofisde bir şeyler bulabileceğini gerçekten düşünüyor musun ? | Open Subtitles | أتظن حقا بأنك ستجد شيئا في ذلك المكتب؟ ليست لدي فكرة. |
Şey, çalışanlarım Tikrit yakınlarında bir alanda bir şeyler bulduklarını düşünüyorlar. | Open Subtitles | حسنا،جماعتي يعتقدون أنهم وجدوا شيئا في المنطقة المحيطة بتكريت |
Aria'nın park edilmiş bir arabaya bindiğini sonra da, siyah kapüşonlu birinin arabanın arka camına bir şeyler yazdığını. | Open Subtitles | حسنا,رأيت أريا تركب في السياره المتوقفه ثم رأيت شخص يلبس لبس اسود كتب شيئا في الزجاج الخلفي للسياره |
Bardayken bir şeyler aldım ve şimdi de çok kötüyüm. | Open Subtitles | تناولتُ شيئا في الحانة، وأشعر الآن أنني بحالة غريبة. |
Bak bir şeyi açığa kavuşturalım Ramon dönene kadar burası sakin bir kasaba olacak! | Open Subtitles | أوضح شيئا في عقلك ستكون مدينة هادئة لحين عودة رامون |
Ama bir şeyi aklından hiç çıkarma... seni bedavaya öldürmekten mutluluk duyardım. | Open Subtitles | لكن أبقي شيئا في ذهنك سأكون سعيدا لقتلك مجانا |
Tanrım! Bu dünyada, senden saklı hiçbir şey olamaz. | Open Subtitles | أيها اللورد ليس هناك شيئا في العالم يخفي عليك. |
Dün geceki buluşmamızda sana hiçbir şey getirmemiştim bu yüzden bunlar hoşuna gider diye düşündüm. | Open Subtitles | منذ انك لم تجلب معك شيئا في اخر موعد ظننت ان الافضل ان اجلب انا |
Arabada bir şey mi unuttun? | Open Subtitles | نسيت شيئا في السيارة ؟ |
Geçen Cumartesi bir araba bırakmıştım ve galiba içinde bir şey unutmuşum. | Open Subtitles | لقد أرجعت سيارة السبت الماضي وأعتقد أنني نسيت شيئا في السيارة |