| Fakat, evren bir Sessiz film değildir, çünkü evren Sessiz değildir. | TED | رغم ذالك، فإن الكون ليس بشريط صامت، لأن الكون ليس صامتا. |
| Sadece işini yapıyor, şikayet etmeden, yalnız ve Sessiz bir biçimde. | Open Subtitles | هو فقط يستمر في شغله دون ان يشتكي ويبقى وحده صامتا |
| Sessiz kalma hakkına sahipsin. Söyleyeceğin her şey aleyhine delil olarak kullanılacaktır. | Open Subtitles | لك الحق من أن تظل صامتا وكل ما تقوله قد يستعمل ضدك |
| İki yıldan uzun bir süre Sessiz kaldım. Bu süreyi, neden başaramadığımızı anlamaya çalışarak olan biteni düşünerek değerlendirdim. | TED | بقيت صامتا لأكثر من عامين، واستخدمت الوقت للتفكير حول كل ما جرى، محاولا فهم لماذا جرى. |
| Ve direktör rahatsızlık verecek kadar uzun zaman Sessiz kaldı. | TED | وكان المخرج صامتا لفترة طويلة ومقلقة من الزمن |
| Ama Teğmen Roget o gece devriyesinde Lejeune'u öldürdü.. sonra da bana Sessiz kalmam için şantaj yaptı. | Open Subtitles | روجيه قتل ليجين في تلك الدورية ثم إبتزني لأبفى صامتا |
| Eğer Sessiz olursan, aklıma bile gelmezsin. | Open Subtitles | انا لااعتبرك شيئا على الاطلاق لو بقيت صامتا |
| - Tutuklusun. Sessiz kalma hakkın var. | Open Subtitles | أنت رهن الاعتقال لديك الحق بأن تبقى صامتا |
| Lütfen tanığa ben soru sorana kadar Sessiz kalmasını ve sadece soracağım soruya cevap vermesini söyleyin. | Open Subtitles | سيدى القاضى ، من فضلك وجه الشاهد للبقاء صامتا حتى اسال السؤال وفقط يجيب على السؤال الذى اساله |
| Etraf Sessiz olana kadar asla dışarı çıkma. | Open Subtitles | اتفقنا لا تبكي لن تخرج لو لم تريد الخروج استمع الي لو أردت الخروج فيجب ان تبقى صامتا تماما |
| Sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Söyleyeceğiniz her şey aleyhinize delil olarak kullanılabilir. | Open Subtitles | لك الحق في ان تبقي صامتا اي شيء تقولة من الممكن ان يتخذ ضدك في المحكمة |
| Birbirimize Sessiz bir söz verdik hiç vazgeçmemeye. | Open Subtitles | وقطع كلانا عهدا صامتا للأخر ألا نستسلم أبدا |
| Stefan, her detaydan sorumlu tutulana kadar Sessiz kaldı. | Open Subtitles | إستيفان ظل صامتا حتى أصبح يمتلك تفسير لكل شيئ |
| Sessiz kalma hakkına sahipsin, ta ki bla bla bla. Hepsini duydum. | Open Subtitles | حسنا، لك الحقّ في البقاء صامتا أيّ شئ تقوله يمكن أن وقد يكون |
| Sessiz kaldım ve olanlardan ne kadar üzgün olduğumu telepati kurarak iletmeye çalıştım. | Open Subtitles | ثم بقيت صامتا محاولا التواصل خاطريا حول اسفي عما حدث |
| - Tamam, Sessiz olsan iyi olur, abi. - Ne yapacaksın? | Open Subtitles | حسنا، من الأفضل لك أن تبقى صامتا يا طفل- مالذي ستفعله؟ |
| Senin en iyi arkadaşın. Susuyorum. Her zaman da Sessiz kaldım. | Open Subtitles | أنا صديقك سأكون صامتا أنا دائما صامت مثل قبر |
| Sessiz kalma hakkına sahipsin söyleyeceğin herşey mahkeme salonunda aleyhine delil olarak kullanılabilir. | Open Subtitles | لك الحق أن تبقى صامتا يمكنك أن تقول أى شئ وسيؤخذ ضدك فى الجلسة القضائية |
| O tahtaya sessizce tam 3 saattir dik dik bakıyorsun. | Open Subtitles | لقد كنت تحدق صامتا فى هذه اللوحة لمدة ثلاث ساعات |
| Alışılmışın dışında, sessizsin, Bra'tac. | Open Subtitles | لقد كنت صامتا على غير العادة يا بريتاك |
| Tamamen sessizlik olana dek... sakın ortaya çıkma... ve kimse ortada yoksa, güvende olacaksın. | Open Subtitles | استمع الي لو أردت الخروج فيجب ان تبقى صامتا تماما ولا تجعل احد يراك حتى تكون بمأمن |
| Bu yüzden okuluna gidecek, Çenesini kapalı, burnunu temiz tutacak ve kendi işine bakacak. | Open Subtitles | لهذا سيذهب للمدرسة ويبقى صامتا بخصوص هذا الأمر |
| Tanrı onun gücünü deniyormuş gibi sessizdi. | Open Subtitles | و الله كان صامتا ، والرجل تضعف قوته |
| Aslında, sanırım herkes derin bir sessizliğe bürünmüştü. | Open Subtitles | في الواقع أعتقد أن جميع البولينج في زقاق كان صامتا. |