İster inan ister inanma sadece pazar öğleden sonra beşe kadar müsaitim. | Open Subtitles | صدقي أو لا ، فأنا غير مشغول يوم الأحد مساءً حتى الخامسة |
İster inan ister inanma ama bilmek istemeyeceğin bazı şeyler var. | Open Subtitles | صدقي أو لا تصدقي، هناك بعض الأشياء لا تحتاجين إلى معرفتها |
Oh, inan ya da inanma çevremde yaptığım işten hoşlanmayan insanlar var. | Open Subtitles | حسنا ، صدقي او لا تصدقي هناك أشخاص لا يحبون ما اعمل |
İster inanın ister inanmayın, marihunayı tıbbi temelli kullanmak yasaldır. | Open Subtitles | صدقي أو لا تصدقي، هناك أساس طبي شرعي لأستخدام الماريوانا |
İster inan ister inanma bir zamanlar gerçek bir aileydik. | Open Subtitles | صدقي أو لا تصدقي، في وقتٍ ما كنا عائلة حقيقية |
İnan ya da inanma kilise ve rahibe hakkında gördüğüm rüyayı tekerrür ediyorum. | Open Subtitles | صدقي ذلك أو لا, لا يزال يراودني هذا الحلم المتكرر حول كنيسة وراهبة |
İnan ya da inanma burada daha güzel şeyler var. | Open Subtitles | حسنُ، صدقي هذا أو لا. ربما هناك شئ أفضل هنا. |
İster inan ister inanma, sadece çatal üstü dövmesi var. | Open Subtitles | حسناً , مجرد وشم أعلي المؤخرة صدقي ذلك أو لا |
İster inan, ister inanma ama burada çok güzel yemek yapıyorlar. | Open Subtitles | في الحقيقة هم يعدون طعاماً لذيذاً هنا صدقي ذلك أو لا |
İster inan ister inanma ama her akşam bu tür ihbarlar alıyoruz. | Open Subtitles | صدقي أو لا تصدقي ، نتلقى بلاغات كهذه كل ليلة |
- İster inan ister inanma ama... küçücük bir öğrenci. | Open Subtitles | من الذي فعل هذا لك يا عزيزتي؟ صدقي او لا تصدّقي كان طالبا صغيرا جدا |
Kadın gibi hissetmeye başlarsın ve ister inan ister inanma yakında aşk ne demek anlayacaksın. | Open Subtitles | عندما تبدئين في التفكير كالمراة صدقي أو لا تصدقي.. قريبا ستفهمين |
Lütfen inan bana. Kimse bu kararı aceleye getirmiyor. | Open Subtitles | رجاءاً صدقي أنه لا يوجد أحد مُتسرع في الحُكم. |
İnan yada inanma, bazı insanlar da böyledir. | Open Subtitles | نعم, صدقي أو لا تصدقي, بعض الناس يحبون هذا |
Duygularını incitmeye çalışmıyorum, Anne. İnan ya da inanma, bu seninle alakalı değil. | Open Subtitles | .أنا لا أحاول إيذاء مشاعرك يا أمي صدقي أو لا تصدقي, هذا ليس بسببك |
İster inan. ister inanma biz sadece gerçekte olanları öğrenmekle ilgileniyoruz. | Open Subtitles | صدقي ذلك أم لا . نحن مهنمين بما حدث فعلاً |
Ama ister inanın ister inanmayın, babası ve ben hala umutları var bir gün, bir şekilde, bu o bize geri geleceğiz. | Open Subtitles | لكن صدقي هذا أم لا أنا و والده مازلنا نأمل أنه يوماً ما ، بطريقة ما سيعود إلينا |
İnanmayacaksın ama, gazlı içecek gibi giyinmek sanatım değil. | Open Subtitles | صدقي ذلك أو لا، الإرتداء كشراب مخفوق ليست مهنتي الحقيقية |
İnansan iyi olur, kardeşim. | Open Subtitles | صدقي ذلك, أيتها الأخت المسيحية |
ıstediğine inanabilirsin ama hislerim gerçekten bu yönde. | Open Subtitles | صدقي ماشئتي , لكن هذا ما أشعر فيه |