"صنعه" - Traduction Arabe en Turc

• yaptığı
• yaptı
• yarattığı
• yapmış
• yapılmış
• yapımı
• yarattı
• yapan
• yaptığını
• hazırladığı
• onun
• yaratan

Savaş bitince onunla tanışacağına ve eliyle yaptığı sandığı için teşekkür edeceğine eminim.
أنا متأكد بأنكي ستلاقيه بعد أن تنتهى الحرب وتشكريه على ما صنعه بيده

Bu oğlunun 7 yıllık uğraşı sonunda yaptığı şey,
وهذا ما صنعه ابنها بعد سبع سنوات من المعاناة

- Buntline bana özel yaptı.
صنعه بانتلاين خصيصاً لى أية إمرأة جميلة ؟

Ekipman bölümü yaptı, ama artık benim özel koleksiyonumun bir parçası.
قسم الاجهزه صنعه والان هو جزء من مجموعتي الخاصه

Ancak yarattığı zengin evren önyargılardan uzak olmalıydı.
لكن العالم الحافل الذي صنعه سيبقي تحيزاته الشخصية طويلاً.

Öyle becerikli ki. Her şeyini fazlalık parçalardan yapmış.
إنه بارع جدًا لقد صنعه كاملاً من قطع الغيار

Bu ne? Nasıl yapılmış? Neden yapılmış?
عن مانرى. وعن الكيفية التي تم صنع مانراه بها وعن سبب صنعه

Bu, yaklaşık olarak, insan yapımı yangın dedektörlerinin algıladığı mesafenin 10,000 katı.
اي ما يقارب 10000 ضعف من اي مستكشف حريق يمكن للانسان صنعه

Tüccar burada fevkalade bir şey yarattı doğrusu.
أترين، إنّه فعلاً أمرٌ فخيم ما قد صنعه رجال الأعمال هنا.

Shelly'nin yaptığı hatayı yapıyorum... ama şimdi ne istediğimi biliyorum.
انا اصنع نفس الخطأ الذى صنعه شيلى لكني الآن أعرف ما أريد

Evet, harikaydı. Makas ve ses kayıt cihazıyla yaptığı.
أوه , صصحيح , الواحد الذي صنعه من المقصات ومسجل للشرائط

Bu imgeleri de açıklamıyor. Tamam, şu an için, virüsü kimin yaptığı önemsiz.
. الرؤى لم تضح بعد . الذي صنعه أقل أهتماماتنا

Efendim, o bir yapay zeka ama onu birisi yaptı diye "canlı değildir" diyemeyiz.
سيدى,انه عقل صناعى لكن.. فقط لأن شخص ما صنعه لايعنى بأنه ليس حى

Çay ve kahverengi şeker karışımından yaptı.
صنعه بخلط الشاي والسكر الداكن به

- Anton yaptı. - Ama deseni ben çizdim.
ـ أعتقد أن أنتون صنعه ـ بناء على تصميمى

İşte Yeni Dünya'nın yarattığı adam bu.
نعم، لننظر وحسب إلى ما صنعه العالم الجديد

Şimdi, buradaki herkesten Tanrı'nın yarattığı bu çifte dua etmesini istiyorum.
الآن ، أطلب منكم جميعا لتصلوا لأجل هذا الرباط الذي صنعه الرب

Onu bir simyacı yapmış, tamam mı?
تم صنعه بواسطة خيميائي ممن يحولون المعادن المختلفه الي ذهب

Bu, 580.000 harften uzun bir genetik kod. İnsanlar tarafından yapılmış, belli bir yapıda tasarlanmış olan en büyük molekül.
هذا أكثر من 580،000 حرفاً من الشفرة الجينية. إنها أكبر جزيء تم صنعه بواسطة البشر لشكل معروف.

Bunu standard üretim teknikleriyle oluşturamazsınız, el yapımı olarak deneseniz bile.
تستطيع صنعه عن طريق قياسات تقنيات التصنيع حتى وان اردت صنعه يدويا

Bunu yapan adamın hayatının tüm yönlerine aynı özeni göstermesini beklerim.
أظن من صنعه قد أوضح الاتقان والعناية في كل مجالات حياته

Evet, ama bir keresinde bir çocuk yaptığını görmüştüm. Çok korkunçtu.
نعم,ولكن انظر الى الطفل الذي صنعه انه مخيف جدا

Keşişlerin senin için hazırladığı o sahte banliyö kabusuna değil ama.
ليس ذلك الكابوس في ضواحي المدينة والذي صنعه لكِ الرهبان.

Ölürsen, onun yüzünden öleceksin, benim değil.
إذا لقيت حتفك فسيكون ذلك من صنعه هو و ليس منى

Kapandı ve kendisini yaratan takımı avlamaya başladı, ...en sona ikimiz kalana kadar.
انقطع اتصاله وبدأ بمُطَارَدَة الفريقِ الذي صنعه إلى أن تبقى اثنان منا