"صوابي" - Traduction Arabe en Turc

• aklımı
• Kendimi
• deli
• kafayı
• Aklım
• delirtiyor
• çıldırtıyor
• Keçileri
• kendime

Bu bankı ters dönmüş halde üzerinde görürsem aklımı kaçırırım!
إن رايتك تضعين هذا المقعد على صدرك بالمقلوب سأفقد صوابي.

aklımı kaçırmak üzere olduğumu söylediğimde, Bana güvendin.
أمتلكتي الثقة بي عندما ظننت أني فقدت صوابي

Bunu bu kadar zamandır inceliyordunuz, ve meteor yağmurunda gördüklerimin gerçek olmadığını düşünmeme izin verdin, aklımı kaçırdığımı sandım.
كنت تدرسها طوال هذه المدة وجعلتني أعتقد أن ما رأيته يوم ...سيل النيازك لم يكن حقيقياً وبأنني أفقد صوابي...

El-kol hareketi yaptı. Onu ittim, o da beni itti. Kendimi kaybettim, efendim.
فقط تطور الأمر ، لقد دفعته ، و دفعني هو بالمثل لقد فقدت صوابي ، سيدي ، أنا أسف

Jerry demişken, babası Peterman'ın şirketinde beni deli ediyor
بالحديث عن جيري، أبوه يفقدني صوابي عند مؤسسة بيترمان.

Ama seni ve Cappie'yi düşündüğümde kafayı yiyorum.
لكن عندما أفكر بك مع كـابي، نوعاً ما أفقد صوابي.

Sözlerime güvenin olsun... Aklım başıma gelmeden önce 30 saniyen var.
حَسناً، أنت عِنْدَكَ حوالي 30 ثانيةَ قبل أنا عُدتُ إلى صوابي.

Lisa aklımı kaçırtacak. Artık daha fazla katlanamam buna.
ليسا تخرجنى عن صوابي لا أستطيع الاستمرار هكذا

Psikolojim bozuluyor. aklımı kaçırıyorum.
وقد أصابتني حمى التواجد بها، وقد بدأت أفقد صوابي.

Hayır. aklımı kaçırdım ve buraya geldim. Peki ya senin mazeretin ne?
كلا, فقدت صوابي و وافقت على قضاء العطلة هنا, ما هو سبب مجيئك؟

Günde 8 kere kaka yapar ve sanırım aklımı kaçırdım çünkü yemin ederim o çocuk bezlerinin her birine tapıyorum.
يتغوط ثمان مرات باليوم, وأنا اعتقد اني فقدت صوابي, لأني اقسم,

Sadece aklımı yitirmek istemiyorsam yazmam gerektiği için yazıyorum.
حدث فقط أنني بحاجة للكتابة لأنني ان لم أفعل فسأفقد صوابي

Eğer bir kişi daha bunu söylerse aklımı oynatacağım.
أتعلمين , إن قال لي شخصٌ آخر ذلك سأفقد صوابي

Son zamanlarda neyim var bilmiyorum. aklımı kaybediyormuş gibi hissediyorum.
ربّاه، أجهل ما دهاني مؤخّرًا، أشعر وكأنّي أفقد صوابي.

Ne zaman aşık olmuş birisini görsem, Kendimi kaybediyorum ve korkunç bir insan haline geliyorum.
عندمى أرى عاشقاً أفقد صوابي وأتحول إلى شخص بغيض

Kendimi kaybetmememin tek sebebi bunu söylemendi.
لقد كان السبب الوحيد الذي جعلني لم أفقد صوابي

Harika bir tekno müzik. Ciddiyim, beni hiç deli etmiyor.
موسيقى رائعة، حقاً لا تفقدني صوابي على الاطلاق

Beni yılda 12 ay deli eder.
إنه يفقدني صوابي 12 شهراً في السنة

Sadece geçen gün nişanlım öldü, çok olmadı, ben de biraz kafayı yedim ve bana bir süre ameliyat izni yok.
لأنه فقط حين , مات خطيبي منذ فترة قريبة فقدت صوابي , فلا جراحات لي لفترة

15 yıl önce aldığım ama kendime gelemediğim darbeden sonra bugün tekrar darbe alınca Aklım başıma geldi.
بعد حصولي على تلك الضربة قبل 15 عاما ولم أعد إلى صوابي لقد حصلت اليوم على ضربة وأشعر بأنها جعلتني يقض تماما

- Tahmin edeyim, bu adamın sesi beni zaten delirtiyor.
دعيني أخمّن، صوت هذا الرجل من الآن بدأ يفقدني صوابي

Söylediğim sözler çıldırtıyor beni
هذه الكلمات التي أنطقها أفقدتني صوابي

Keçileri kaçırdığımdan şüphelenmeye başlamıştım.
أقصد , اني كنت خائفاً , من أنني قد أكون أفقد صوابي

"O an kendime geldim. Doğruydu, hepimizin hayatı bana bağlıydı."
: فعدت إلى صوابي ذلك صحيح ، إنهم يعتمدون عليّ