"ضدكِ" - Traduction Arabe en Turc

• sana karşı
• size karşı
• aleyhine
• aleyhinize
• aleyhinizde
• sana rakip

Lütfen beni mecbur etme. sana karşı hiçbir şeyim yok.
من فضلكِ لا تضطريني لفعل هذا ليس لدي شيء ضدكِ

Ama, onları sana karşı kullanmayacağımdan emin olana kadar, o güçleri bana vermeyi göze alamazsın.
لكن لا يمكنكِ المخاطرة بمنحي تلك القوى إلا إن لم تكوني واثقة بأنني لن أستخدمها ضدكِ

Yani kullanabilirsin ya da sana karşı kullanılabilir.
وهذا يعنى أنكِ يمكنكِ استخدامه لصالحك أو يمكننى أنا استخدامه ضدكِ

Bunu size karşı kullanacağımı düşünmeyin. Hanımefendilerin üzerimde pek bir etkileri yoktur.
لا تظني أني آخذ هذا ضدكِ فاالسيدات المهذبات لا يسحرنني

Ama aleyhine olursa vali seni gönderebilir.
إن كانت نتيجة التصويت ضدكِ فسيكون لدى المحافظ سبب ليطردكِ

Söyleyeceğiniz ya da yapacağınız her şey aleyhinize kullanılabilir.
أي شيء تقولينه يمكن وسيتم استخدامه ضدكِ في المحكمة.

Tanık listesini ya da aleyhinizde kullanacakları kanıtları açıklamıyorlar.
إنهم لن يظهروا قائمة شهدائهم أو الدليل المستخدم ضدكِ.

Yani bunu lehine kullanabilirsin ama sana karşı da kullanılabilir.
وهذا يعنى أنكِ يمكنكِ استخدامه لصالحك أو يمكننى أنا استخدامه ضدكِ

Günlüğünden hakkında bir şeyler öğrendi bunu sana karşı kullanabilir ve kullanacaktır da.
إنه يعلم أشياء خاصة عنكِ من مفكرتكِ، والتي بإمكانه إستخدامها وسيستخدمها ضدكِ

sana karşı durmaktansa yanında olmanın Nasıl bir duygu olduğunu unutmuşum.
كُنتَ نسيتُ كيفما كان العمل معكِ ، وليس ضدكِ.

Dürüst olmak gerekirse bir zamanlar böyle bir şeyi sana karşı kullanırdım.
لأكون منصفاً، كان هناك وقت حيث يمكنني إستخدام شيئاً كهذا ضدكِ.

Çünkü eğer kaybolursan ve kalbinde üzüntü varsa onu sana karşı kullanırlar.
لأنه إذا ضللت, وهناك حزنٌ بداخلك فسيستخدمونه ضدكِ.

Halkın sana karşı olduğunu düşünürsek şüpheli sayısı az değil.
بإعتببار ان الرأي العام , قد انقلب ضدكِ لايوجد قله في المشتبهين بهم

Bu fotoğrafları çekmiş, size karşı kullanılabilecek kanıtlar toplamış.
والتقط هذه الصور كان يجمع الأدلة ليستعملها ضدكِ

Sessiz kalma hakkına sahipsiniz. Söyleyeceğiniz her şey mahkemede size karşı delil olarak kullanılacaktır.
يحق لكِ إلتزام الصمت، أيّ شيء تقولينه قد وسيُستعمل ضدكِ في المحكمة.

Zaten gücümü size karşı kullanıcak değilim.
إنني لن أستخدم قواي ضدكِ

O oylama aleyhine olacak ve o vali de bunu senden kurtulmak için kullanacak.
سيصوّت الجميع ضدكِ وسيستغل المحافظ ذلك التصويت ليتخلص منكِ

Söylediğin her şey mahkemede aleyhine delil olarak kullanılacaktır.
أيّ شئ ستقولينه سيستخدم ضدكِ في محاكمة قانونية ..

Sessiz kalma hakkınız var. Söyleyeceğiniz her şey mahkemede aleyhinize delil olarak kullanılabilir.
لكِ الحق في البقاء صامتة، أي شيء تقوليه سيستخدم ضدكِ في المحكمة

Söyleyeceğiniz her şey mahkemede aleyhinize kullanılabilir. Avukat tutma hakkına sahipsiniz.
لديكِ الحق بالبقاء صامتة أي شيئ تقولينه قد يستخدم ضدكِ في المحكمة

Söyleyeceğiniz herhangi birşey... aleyhinizde dava olarak kullanılacaktır.
أي شيء تقولينه يمكن وسيستخدم ضدكِ في المحكمة

O yüzden seni desteklemektense sana rakip olmayı düşünmekteyim.
لذا، عوضاً عن مساندتكِ أفكر بأن أقف ضدكِ