"ضياع" - Traduction Arabe en Turc

    • kaybı
        
    • kayıp
        
    • kaybetmek
        
    • kayboldum
        
    • boşa
        
    • yazık
        
    Kırık kemiğim yok. Hafif itibar kaybı dışında değişiklik yok. Open Subtitles لم تتحطم عظامي ضياع طفيف لكرامتي، لا تغيير في ذلك
    Buna bulut programlama denmektedir ve iki büyük probleme neden olmaktadır: ısı kaybı ve bant genişliği rağbeti. TED هذا يسمى بالحوسبة السحابية، وتؤدي إلى مشكلتين كبيرتين: ضياع الحرارة والطلب على نطاق الترددات.
    Kıç reaktöründeki ana devrede basınç kaybı var. Open Subtitles ضياع للضغط في الدائرة الاولية على المفاعل الخلفيّ
    O zamanlar okyanus, bir Cennet denizi gibi görünüyordu. Ama şimdi biliyoruz ki, kayıp bir Cennet ile karşı karşıyayız. TED على ما يبدو، في ذلك الوقت، أن يكون بحر عدن، لكننا الآن نعرف، والآن نواجه ضياع الجنة.
    kayıp rozet ve kimlikler otomatik olarak 2B araştırması başlatır. Open Subtitles ضياع بطاقات الإعتماد يفتح تحقيق المفتش العام تلقائياً
    Benim dayanamadığım... burayı kaybetmek değil, Koca Ana'ya yaptıkları. Open Subtitles مالا أستطيع تحمله هو ليس ضياع المكان بل الأم الكبيرة
    Ben de kayboldum. Open Subtitles انا في ضياع
    Reaktörde birinci devrede basınç kaybı var. Open Subtitles ضياع للضغط في الدائرة الاولية على المفاعل الخلفيّ
    Zaman kaybı demeyi isterdim ama çok çabuk başarısız oldunuz, bu yüzden diyemiyorum. Open Subtitles كنت سأقول هذا ضياع للوقت، ولكنمفشلتمسريعاً.. ولم يضع الوقت
    ben zaten anladım. eğer açıklarsam sadece zaman kaybı. Open Subtitles أنا أفهم أفهم تماما إن شرحت هذا ضياع للوقت
    Yan etkileri arasında kıyafet kaybı, deride kızarmalar nefes darlığı ve ertesi sabah çekeceğiniz abdominal ağrı bulunur. Open Subtitles الأثار الجانبية قد تسبب ضياع الملابس وإحتراق الملائة ونقصان في النفس وإرهاق في العضلات خلال الصباح
    Zaman kaybı olan bir şey için onun parasını kabul edemem. Open Subtitles لا يمكنني قبول أمواله لأجل أمر ، ما هو إلا ضياع للوقت
    Yani, zaman kaybı gibi görünse de. Open Subtitles أعني ان بالرغم انها تبدو ضياع للوقت
    Bana söyledi o kayıp ve korkmuş olan gibi adamlar. Open Subtitles أخبرني أن رجالاً مثلك هم في حالة ضياع وخوف أنت محكوم عليك بالفشل
    - Anlıyorum, kayıp yavru köpeçik gibi. Open Subtitles أنا أواجه هذا أحياناً , قضايا ضياع كلاب
    - Anlıyorum, kayıp yavru köpeçik gibi. Open Subtitles أنا أواجه هذا أحياناً , قضايا ضياع كلاب
    21 kayıp sığırın nesi bu kadar komik acaba? Open Subtitles وما المضحك بحق الجحيم بشأن ضياع 21بقره؟
    Benim dayanamadığım... burayı kaybetmek değil, Koca Ana'ya yaptıkları. Open Subtitles مالا أستطيع تحمله هو ليس ضياع المكان بل الأم الكبيرة
    Zaman kaybetmek her şeyi kaybetmektir. Open Subtitles ضياع الوقت يعنى ضياع كل شئ
    Ben de kayboldum. Open Subtitles انا في ضياع
    Kaliteli bir viskiyi boşa harcadık sanırım. Kusuruma bakmayın. Tutun onu. Open Subtitles أعرف كيف يبدو ضياع لويسكي جيد ، تساهل معي امسكه ...
    Çok yazık! Yine de umudunu yitirmemelisin. Open Subtitles يا له من ضياع ومع ذلك, عليكِ أن تعيشي مع الأمل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus