"طريقة ما" - Traduction Arabe en Turc

    • bir yolunu
        
    • bir yol
        
    • bir yolu
        
    • bi yolu
        
    • Bir şeyler
        
    • yolu olsaydı
        
    • Bir çıkış yolu
        
    Ben de burada oturmuş oğluma, annesinin öldüğünü söylemenin bir yolunu düşünüyordum. Open Subtitles أتعلمين، كنت جالساً هنا أفكر في طريقة ما لأخبر إبني بموت أمه
    Bay Kern sana ve Charlene'e baktı ve Bir şeyler yapmalıydı yeni kızı egale etmek için ve o da ona dönüşmenin bir yolunu buldu. Open Subtitles سيد كيرن ألقى نظرة عليك و على شارلين و حسب الأمر على انه أذا لم يقدر على التفوق على الفتاة الجديدة سوف يجد طريقة ما
    Yazar hakkında Bir şeyler hatırlamak zorundasınız, onu bulmanın bir yolunu. Şimdi düşünün. Open Subtitles يجب أنْ تتذكّرا شيئاً آخر عن المؤلّف طريقة ما للعثور عليه، والآن فكّرا
    Her iki tarafın karşılıklı anlayışıyla, farklılıklarımızı çözüme kavuşturabileceğimiz bir yol olabileceğini düşünüyor. Open Subtitles يعتقد أن هناك طريقة ما لحل خلافاتنا مع فهم أعظم على كلا الجانبين
    Bu bilgileri doğru kişilere ulaştırabilmek için bir yol bulmam gerek. Open Subtitles سأجد طريقة ما للحصول علي هذه المعلومات الي الناس الصحيحون بنفسي
    Bunlarla ilgili belgelerin olmalı, kayıtlara bak bu striptizcileri izlemenin bir yolu olmalı. Open Subtitles , لابد أن لديك أوراق ما أو شيكات مالية طريقة ما لتتابع المتعريات
    Ama oğluna, hâlâ hayatta olduğunu haber vermenin bir yolunu bulmuş olabilirim. Open Subtitles ولكنني اعتقد بأنني وجدت طريقة ما لأخبر ابنك بأنك على قيد الحياة
    Yapmamaları gerekir ama bir yolunu buluyorlar. TED وهم ليسوا مخولين لذلك، لكنهم عرفوا طريقة ما
    Nasılsa önümüzdeki 10 yıl içinde bir şekilde bir yolunu bulacağız. TED سنجد طريقة ما تساعدنا في العشرة أعوام القادمة و نجربها.
    Onunla konuşmanın bir yolunu bulsan iyi edersin. Open Subtitles ابحث عن طريقة ما لتتحدث اليها واسمع يا سبنسر, المكتب الرئيسى لديه
    Bu şeyleri çıkarmanın bir yolunu bulmalıyız. Open Subtitles يجب أن نجد طريقة ما للتخلص من هذه الأشياء
    Olmazsa başka bir şey bulurum. Yürümek zorunda kalsam da bir yolunu bulurum. Open Subtitles و إن لم أستطع , سأحصل على شئ آخر سأجد طريقة ما حتى لو إضطررت للسير على الأقدام
    En zor koşullarda bile, hayat, genellikle bir yol bulur. Open Subtitles حتى في أكثر الظروف تطرفاً تجد الحياة طريقة ما للبقاء
    İçimde, tekstil işinde başka bir yol bulabilir gibi bir his var. Open Subtitles لدي احساس انها سوف تجد طريقة ما لتبقى تعمل في مجال الملابس
    Sen silahları almaya gittiğinde düşündüm ki o güce ve vahşiliğe tekrar ulaşıp kontrol edebileceğim bir yol varsa... Open Subtitles لقد ذهبت لتتسلح ..أعتقدت أنه إذا كانت هناك طريقة ما يمكننى من خلالها الولوج الى تلك القوى مرة اخرى
    Diğer yandan, yaratıcılığımın kendi başarısıyla hayatta kaldığından emin olmak için bir yol bulmak zorundaydım. TED بعبارة أخرى، كان علي أن أجد طريقة ما أتأكد من خلالها أن إبداعي قد تجاوز نجاحه.
    Yapabileceğim Bir şeyler olmalı! Seni kurtarmanın bir yolu olmalı! Open Subtitles لابد أن هناك شيئ يمكنني فعله طريقة ما لاقوم بإنقاذكِ
    En iyi öğrencinin hangisi olduğunu saptamanın bir yolu olmalı. Open Subtitles لابد ان هناك طريقة ما لتحديد من هو الطالب الافضل
    Westboro'dan ayrılışımdan birkaç hafta önce, annem bana bir şey söyledi; ailemle kalabilmemin bir yolu olmasını çaresizce umut ederken... TED قالت لي أمي شيئاً قبل أسابيع من مغادرتي لويستبرو، حين كنت آمل بشكل يائس أن تكون هناك طريقة ما كي أظلّ مع عائلتي.
    Belki çok farklı bi yolu vardır. Open Subtitles ربما تتحول أنت سريعاً، لابد من من وجود طريقة ما لإيقاف هذا.
    Kullan-at telefonları önceden dinlemenin bir yolu olsaydı... Open Subtitles لو كانت هناك طريقة ما لجعل .. الهواتف مُتنصّتٌ عليها مُسبَقًا
    Merak etme. Bir çıkış yolu buluruz. Open Subtitles لا تقلق, سنجد طريقة ما.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus