| Medina'nın Amerika dostu olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننته كان حليفاًَ لأمريكا |
| Portekiz'de olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننته كان في البرتغال |
| Sadece tamirci olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننته كان ميكانيكياً فحسب |
| Onun Dr. Mahmoud ile olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننته كان عند د. (محمود) |
| Onca insanı öldürdüğü zaman ilk başta akıl hastası olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | حين قتل أولئك الرجال ظننته كان مريضًا عقليًّا |
| Peşime takıldığında onun kızgın ve sarhoş olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننته كان غاضباً أو مخموراً حينما طاردني |
| Seninle olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننته كان معك |
| Ben, en iyi işlerimden biri olduğunu düşünmüştüm. Yani... | Open Subtitles | ظننته كان واحداً من أفضل أعمالي ...أعني |