"ظننت أنكم" - Traduction Arabe en Turc

    • sandım
        
    • sanmıştım
        
    • diye düşündüm
        
    • düşünmüştüm
        
    • sanırdım
        
    • olduğunuzu sanıyordum
        
    Vakti gelmişti. Beni unuttuğunuzu sandım. Acıkmıştım. Open Subtitles المسألة مسالة وقت ، لقد ظننت أنكم نسيتموني ، أنا جائع
    Size çok güveniyordum. Onu idare edersiniz sandım. Open Subtitles كنت أثق بكم كثيراً و ظننت أنكم أهل لهذه الثقة
    -Onu motorla dolaştırmaya çıkardınız sanmıştım. -O da başka zaman artık. Open Subtitles لقد ظننت أنكم أخذتموه في جولة ركوب للدراجات
    Sizin tost olduğunuzu sanmıştım. Çok yatıştırıcı olurdu. Open Subtitles لقد ظننت أنكم سحبتم للأسفل، الأمر الذي كان يقتلكم
    Sadece, çiftlik somonu sipariş ederek ya da satın alarak belki de yabani ya da gerçek somonların yok olmasına yardımcı olduğunuzu bilmek istersiniz diye düşündüm. Open Subtitles بإعلان عام ظننت أنكم تحبون ان تعلموا ان بطلب أو إبتياع سلمون المزارع
    Ben senin votka içeceğini düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت أنكم لاتشربون سوى الفودكا
    Senin ve senin gibilerin gizlilik içinde yaşadığını sanırdım. Open Subtitles ظننت أنكم تحاولون العيش بعيدًا عن الأنظار
    Sizlerin farklı olduğunuzu sanıyordum. Open Subtitles ظننت أنكم يا رفاق مختلفون.
    Üzgünüm, kavga ediyorsunuz sandım. Open Subtitles أنا آسفة ظننت أنكم تتقاتلون لم أرى شيئاً
    'İşe yaramaz pislik' sözlerini duyunca benden bahsediyorsunuz sandım. Open Subtitles سمعت عديم الفائدة و خردة ظننت أنكم تتحدثون عني فترددت بالمجيءً
    Ben seni benimle tanıştırmaya getirdi sandım. Open Subtitles ظننت أنكم مرتبطان لأنه جلبكِ هنا لمقابلتي
    Sizi şu korkunç emme makinalı adam sandım. Open Subtitles ظننت أنكم ذاك ارجل مع آلة الامتصاص
    Hepinizin dünyayı terk ettiğini sanmıştım. Open Subtitles ظننت أنكم قد اختفيتم من على وجه الكرة الأرضية
    Hepinizin dünyada yeni bir yaşam bulduğunu sanmıştım. Open Subtitles ظننت أنكم جميعاً قد وجدتم حياة جديدة هنا على الأرض
    Bana aptal olduğumu söyleyeceğinizi sanmıştım bu kabaca olurdu ve bunu tolere etmem. Open Subtitles ظننت أنكم ستخبرونني أني غبية، وذلك تنمّر ولن أتسامح مع ذلك.
    Siz kızlar okul, erkekler ve doğum kontrol hakkında dedikodu yapmak istersiniz diye düşündüm. Open Subtitles ظننت أنكم يا فتيات ترغبون بأن تتحدثوا عن المدرسة وعن الفتيان ، والتحكم بالحمل
    Ve bu benim ilk denemem, belki denemek istersiniz diye düşündüm. Open Subtitles وانها اول محاولة لي، لذا ظننت أنكم قد تريدون تذوقها.
    Dikkat... gezegenin yörüngesine girdiğimizi bilmek istersiniz diye düşündüm! Open Subtitles إنتباه... لقد ظننت أنكم تريدون معرفه أننا ندخل مدار الكوكب
    Olayın ağırlığını sindirmek için vakte ihtiyacınız olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت أنكم إحتجتم لوقت لإحتواء خطورة الموقف...
    Bizim için mutlu olacağınızı düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت أنكم يا رفاق ستكونون سعداء لأجلنا،
    Ben de siz federallerin sağlam, şerefli adamlar olduğunuzu sanırdım. Open Subtitles ظننت أنكم الفدراليون تتميزون بالشرف.
    - Dost olduğunuzu sanıyordum. Open Subtitles ظننت أنكم أصدقاء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus