Vakti gelmişti. Beni unuttuğunuzu sandım. Acıkmıştım. | Open Subtitles | المسألة مسالة وقت ، لقد ظننت أنكم نسيتموني ، أنا جائع |
Size çok güveniyordum. Onu idare edersiniz sandım. | Open Subtitles | كنت أثق بكم كثيراً و ظننت أنكم أهل لهذه الثقة |
-Onu motorla dolaştırmaya çıkardınız sanmıştım. -O da başka zaman artık. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكم أخذتموه في جولة ركوب للدراجات |
Sizin tost olduğunuzu sanmıştım. Çok yatıştırıcı olurdu. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكم سحبتم للأسفل، الأمر الذي كان يقتلكم |
Sadece, çiftlik somonu sipariş ederek ya da satın alarak belki de yabani ya da gerçek somonların yok olmasına yardımcı olduğunuzu bilmek istersiniz diye düşündüm. | Open Subtitles | بإعلان عام ظننت أنكم تحبون ان تعلموا ان بطلب أو إبتياع سلمون المزارع |
Ben senin votka içeceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنكم لاتشربون سوى الفودكا |
Senin ve senin gibilerin gizlilik içinde yaşadığını sanırdım. | Open Subtitles | ظننت أنكم تحاولون العيش بعيدًا عن الأنظار |
Sizlerin farklı olduğunuzu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنكم يا رفاق مختلفون. |
Üzgünüm, kavga ediyorsunuz sandım. | Open Subtitles | أنا آسفة ظننت أنكم تتقاتلون لم أرى شيئاً |
'İşe yaramaz pislik' sözlerini duyunca benden bahsediyorsunuz sandım. | Open Subtitles | سمعت عديم الفائدة و خردة ظننت أنكم تتحدثون عني فترددت بالمجيءً |
Ben seni benimle tanıştırmaya getirdi sandım. | Open Subtitles | ظننت أنكم مرتبطان لأنه جلبكِ هنا لمقابلتي |
Sizi şu korkunç emme makinalı adam sandım. | Open Subtitles | ظننت أنكم ذاك ارجل مع آلة الامتصاص |
Hepinizin dünyayı terk ettiğini sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنكم قد اختفيتم من على وجه الكرة الأرضية |
Hepinizin dünyada yeni bir yaşam bulduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنكم جميعاً قد وجدتم حياة جديدة هنا على الأرض |
Bana aptal olduğumu söyleyeceğinizi sanmıştım bu kabaca olurdu ve bunu tolere etmem. | Open Subtitles | ظننت أنكم ستخبرونني أني غبية، وذلك تنمّر ولن أتسامح مع ذلك. |
Siz kızlar okul, erkekler ve doğum kontrol hakkında dedikodu yapmak istersiniz diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت أنكم يا فتيات ترغبون بأن تتحدثوا عن المدرسة وعن الفتيان ، والتحكم بالحمل |
Ve bu benim ilk denemem, belki denemek istersiniz diye düşündüm. | Open Subtitles | وانها اول محاولة لي، لذا ظننت أنكم قد تريدون تذوقها. |
Dikkat... gezegenin yörüngesine girdiğimizi bilmek istersiniz diye düşündüm! | Open Subtitles | إنتباه... لقد ظننت أنكم تريدون معرفه أننا ندخل مدار الكوكب |
Olayın ağırlığını sindirmek için vakte ihtiyacınız olur diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنكم إحتجتم لوقت لإحتواء خطورة الموقف... |
Bizim için mutlu olacağınızı düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنكم يا رفاق ستكونون سعداء لأجلنا، |
Ben de siz federallerin sağlam, şerefli adamlar olduğunuzu sanırdım. | Open Subtitles | ظننت أنكم الفدراليون تتميزون بالشرف. |
- Dost olduğunuzu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنكم أصدقاء |