"عائلتي كلها" - Traduction Arabe en Turc

• tüm ailemi
• bütün ailemi
• Tüm ailem
• Bütün ailem
• tüm ailemin

İnsanları vahşice öldürmek umurunda olmuyor da... tüm ailemi öldüren piçlerin işini bitirmiyorsun?
فأنت تقتل الناس بالخارج ولا تهتم لكنك لن تقتل القذر الذي قتل عائلتي كلها

86 yaşındayım..tüm ailemi kaybettim Ailemi, kardeşlerimi, karımı
انا بال86 من عمري , فقدت عائلتي كلها فقدت والدي , واخوتي وزوجتي

bütün ailemi kaybettiğimde bile... .. bir sosyopat gibi iş için endişeleniyorum.
كمغفل لخوفي على ما افعله للعمل بينما عائلتي كلها ماتت للتو

bütün ailemi hapse atıncaya kadar rahat etmeyeceksin değil mi?
أنتِ لن نستريحي حتى تكون عائلتي كلها في السجن، أليس كذلك؟

Tüm ailem orada olacak ve ben de... senin yanımda oturuyor olmanı istiyorum, ekmek üzeri meze servis ediyor olmanı değil.
. . عائلتي كلها ستكون هناك و أريد , أريدك أن تكون بجانبي و ليس خادمي

Tamamı elimizde olsun diye Bütün ailem sigaraya başladı.
عائلتي كلها اصبحت تدخن فقط لنحصل على المجموعة كاملة.

tüm ailemin ölmesinin sebebi o adam. Evet.
هذا الرجل هو السبب وراء موت عائلتي كلها

David Hagan gibi birine sırt çevireyim de beni öldürsün, sonra tüm ailemi öldürsün... ve sonra köpeğimi öldürür, sadece zevk için.
لو رفضت رجلاً مثله فسيقتلني ثم يقتل عائلتي كلها وبعدها يقتل قلبي من أجل المرح فحسب

Onun yüzünden suikastçıların tüm ailemi katletmesine ramak kaldı!
لقد أحضرت المتآمرين قريبًا منا لقتل عائلتي كلها

Ama sana şunları anlatayım ben küçük bir kız iken Amancio tüm ailemi katletti ve beni köyümden dışarı götürdü.
ولكن اسمح لي ان اخبرك عندما كنت طفلة صغيرة أمانسيو قتل عائلتي كلها وأخذني من وطني بويبلو

tüm ailemi kandırdın.
لقد أوقعت عائلتي كلها

tüm ailemi öldüreceğini söyledi.
وقال سوف يقتل عائلتي كلها

Mileva, evliliğimizi bitirmek istiyordum bütün ailemi kaybetmek istemiyordum.
ميليفا, اريد إنهاء زواجنا, لا اريد ان اخسر عائلتي كلها

Bu gece bütün ailemi öldüren adamı gördüm.
الليلة رأيت الرجل الذي قتل عائلتي كلها

Tüm ailem 1 odada yatıyor.
نامت عائلتي كلها في غرفة واحدة

Benim Tüm ailem öldürüldü.
عائلتي كلها قُتلت.

Tüm ailem burada.
عائلتي كلها هنا.

Bütün ailem buradaydı.
أتعلم, عائلتي كلها كانت هنا عادةً من الأفضل أن أكون في غيبوبة لهذا

Annemi ve yaşlı kadınları ağlarken gördüm. Bu yaşlı adamlara yalvarıyorlardı. Çünkü Bütün ailem kast dışı etmekle tehdit etmişlerdi.
رأيت والدتي وامرأة مسنة تبكي وكانوا يتوسلوا لهؤلاء المسنين لأنهم تلقوا تهديد باستبعاد ونبذ عائلتي كلها .

Bütün ailem süper bir suya batıp çıkıyor, bana olan tek şeyse ıslanmak.
عائلتي كلها حصلت على قدرات في ماء خارق وكل ما حصلت عليه...

Sonra, tüm ailemin çizgi film karakteri olduğu rüyalar görüyorum ve oynadığımız çizgi filmin başarısı "Fox News" isimli bir propaganda kanalının açılmasına neden oluyor.
ثم روادني حلم أن عائلتي كلها صارت شخصيات كرتونية، وأن نجاحنا أدى لتكوين شبكة دعاية جنونية اسمها (فوكس نيوز)