Hepsi ailesini yüzüstü bırakması yüzündendi, çünkü sevdiğine son bir kez bakmıştı. | Open Subtitles | كُلُ ذلكَ لأنهُ خذلَ عائلتَه لأنهُ ألقى نظرةً أخيرَة على شخصٍ أحبَه |
Aç ailesini toparlayın. Götürüp kafalarını koparın. | Open Subtitles | إجمعْ عائلتَه الجائعةَ , وخذُهم كُلهمّ للإعدامِ. |
Evet. Neden ailesini öldüren dikkati dağılmış sürücüye saldırmıyor? | Open Subtitles | صحيح، لما لم يستهدف السائق المشتت الّذي قتلَ عائلتَه ؟ |
Köşedeki yatak odasına tüm ailesini üst üste yerleştirmiş Amirim. | Open Subtitles | قام بتكديس عائلتَه بالكامل في تلك الزاوية من غرفة النوم أيها الرئيس |
Ailesine acı çekmediğini söyleyebilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمْكِنُ أَنْ تُخبرَ عائلتَه ذَهبَ بسرعة. |
58'de ailesini ve yaşadığı binadaki insanların yarısını öldürmüş. | Open Subtitles | في ' 58 قَتلَ عائلتَه الكاملةَ ونِصْف الناس في عمارته السكنية... |
Sadece ailesini sevmedi. | Open Subtitles | هو لَمْ فقط يَحبُّ عائلتَه. |
Bütün ailesini tanırım. | Open Subtitles | عَرفتُ عائلتَه الكاملةَ. |
ailesini seviyordu. | Open Subtitles | أحبَّ عائلتَه |
ailesini tanıyorum. | Open Subtitles | أعرفُ عائلتَه. |
Onun ailesini öldürdün. | Open Subtitles | قَتلتَ عائلتَه |
Ailesine söylerim. Bunlar onun mu? | Open Subtitles | سَأُخبرُ عائلتَه هَلْ هذه اغراضه؟ |
Ama o en çok kendisini Ailesine adamıştı. | Open Subtitles | لكن ولائَه الأعظمَ كَانَ أَنْ عائلتَه. |