"عالقاً" - Traduction Arabe en Turc

• sıkışıp
• sıkışmış
• mahsur
• takılı
• takılmış
• tıkılı
• tıkılıp
• sıkışmıştı
• kaldın
• takılıp
• kurtulmaya
• sıkışmıştım

İşimi seviyorum ama sıkışıp kalmanın ne demek olduğunu biliyorum diyelim.
لنقل أنّني أحبّ وظيفتي ولكنّ أعرف ماهية الشعور بأن تبقى عالقاً

İşin aslı, annemin öldüğü geceden beri tek bir yere sıkışıp kalmışım.
‫الحقيقة انه منذ وفاة والداتى, ‫كنت عالقاً فى مكان واحد,

O yetimhanede sıkışmış olduğun anı, ve buradan çıkıp gitmen yardımcı olmayacak.
بشأن كونك عالقاً هُناك بدار الأيتام ذلك والخروج من هُنا لن يُساعدك

Ya da hala 2. Dünya Savaşında mahsur kalmak mı isterdin?
أم كنت تفضل لو ظللت عالقاً في الحرب العالمية الثانية ؟

Sen, ağında beni takılı bulan balıkçı.
أنت ، و الصياد الذي وجدني عالقاً في شبكته

Puran bana haber verdiğinde trafikte takılmış bekliyordum.
بوران أخبرتنى الخبر حين كنت عالقاً فى زحمة المرور

Otelde tıkılı kalmak.
وهو أن كنت حقاً مجرد عالقاً داخل الفندق.

Ne kadar süredir o evde tıkılıp kaldın?
لقد كنت عالقاً في ذالك المنزل ، منذ متى ؟

Vücudu, kamyonumun ön kısmıyla kapısı arasında sıkışmıştı.
كان جسده عالقاً بين النهاية الأمامية لشاحنتي وبابه

Bu gezegende uzun zamandır sıkışıp kaldım, hep kurtulduğumu hayal ediyordum.
لقد كنت عالقاً فى هذا الكوكب منذ وقت بعيد أحلم بالخروج منه

Bu da, ikinci oyuncunun da Teal'c ile beraber orada sıkışıp kalması için yüksek risk anlamına geliyor.
وهو ما يعني أن فرصة جيده للاعب الثاني ظان يبقى عالقاً مع تيلك

Geçitten geçmeli, yoksa Dünya'da sıkışıp kalır.
عليه أن يذهب من خلال بوابة النجوم أو سيبقى عالقاً في الأرض

Yani diyorsun ki trafikte sıkışıp kaldın.´
إذاً, انت تقول بأنك كنت عالقاً في الزحمة

Bu yüzden eğer senin için sorun yoksa bir süre daha bizimle burada sıkışıp kalacaksın.
ويبدوا أنك ستكون عالقاً معنا لبعض الوقت إذا كان لا مانع عندك

Evet, ama biz olmasaydık, hala kara delikte sıkışmış olacaktı.
نعم, ولكن لولا مساعدتنا لكان ما زال عالقاً في هذا الثقب الأسود

Tabi sonu bir otobüsün altına sıkışmış olarak bitti.
و لكن فقط لينتهي به الأمر عالقاً تحت حافلة

Artık bir önemi kalmadı çünkü ruhsal rehberim olmadan sonsuza dek burada mahsur kalacağım!
لاكن لاشيء منهم مهم الان لانه بدون قائدي الروحاني سوف اكون عالقاً هنا الى الابد

Çünkü 15 yıldan beri burada mahsur kaldım, ...takılı kaldım.
لأنني كنت عالقاً هنا آل بي الحال لهذا المكان

Mikaela... Sanırım küpten ufak bir parça ceketime takılmış.
أعتقد أن هذا الجزء الصغير من المكعب كان عالقاً بقميصي

Bir grup insanla küçük bir yerde tıkılı kalırsanız başka insanların bilmesini istemeyeceğiniz şeyler olur.
وعندما تكون عالقاً في مساحة صغيرة مع مجموعة من الناس تحدث العديد من الأشياء والتي لا تريد أن يعرف عنها أحد

Bu, gününün çoğunu odanda tıkılıp geçireceğin gerçeğini değiştirmez.
ومع ذلك فإنها لن تغيّر حقيقة أنّك ستقضي معظم يومك عالقاً في ذلك المكتب

Onu çıkarmaya çalıştım ama kapı sıkışmıştı.
حاولتُ أنّ أخرجها ، لكن الباب كان عالقاً.

Cenazeden bu yana Cincinnati'de takılıp kaldım.
أجل يا سيدي،ما زلت عالقاً في سنسينيتي منذ الجنازة

Bir saniye.70 yıldır buradan kurtulmaya mı çalışıyorsun?
انتظر لحظة، لقد كنت عالقاً هنا تحاول الخروج لمدة 70 عاماً؟

Bu uzay maymunlarının işleyişinde kapana sıkışmıştım.
كان علي أن ألتزق بالجدار عالقاً وسط هؤلاء العاملين المنتظمين من قرود الفضاء