Eğer bir şekilde yalnız hissediyorsanız, New York Times'dan bir köşe kapın çünkü yüzlerce, binlerce e-mail alacaksınız. | TED | اذا شعرت بالوحدة، قم بنشر عامود في النيويورك تايمز، لأنك سوف تتلقى مئات و مئات و مئات الإيميلات. |
San Francisco Readers 'Choice Ödülü bu yılki galibi tek en iyi kolon için | Open Subtitles | الفائز السنة بجائزة سان فرانسيسكو لاختيار القارئ لأفضل عامود نصائح |
Düzinelerce bayanın Hyde Parkta görünmez cinlerden şikayetlerini okuyacaksın... ve yüzde onuda Nelson sütunu'nun tepesinde bir lazımlak olduğunu söyleyecektir. | Open Subtitles | عشرات السيدات سيشتكين من سماع "أصوات العفاريت في "الهايد بارك و أرهنك أنهن سمعن أصيصاً يخرج من عامود نيلسون |
İnternet sitelerinin bir yerinde de olabilir, bir telefon direğine asılmış da. | Open Subtitles | مدفونة في صفحات الحكومة الإلكترونية أو مرفقة مع عامود هاتفي |
Yönetim merkezimiz yüzyıllar içinde yer değiştirdikçe bu odadaki her tuğla ve her sütun da yer değiştirdi. | Open Subtitles | وكما إنتقلت مراكز قوتنا.. على مر القرون، كذلك الحال بالنسبة لكل قطعة قرميد وكل عامود. |
Eğer sokağın ortasında bir direk varsa, onu kullanmamız normaldir biz de alışveriş arabamızı oraya bırakırız. | TED | نفترض بما أن هناك عامود بالشارع ، فإنه لا بأس من استخدامه ، وبالتالي نوقف سلة التسوق عنده. |
Bu da, pazar yerinde bir direğe bağlanıp alenen kırbaçlanmasıdır. | Open Subtitles | والذي يقضي بربطك على عامود في ساحة السوق والجلد علنا |
Bu gelişmekte olan toplumlarda toplumun direği kadınlar, ama sokakları tutan hala erkekler. | TED | عندما تذهب الى تلك المجتمعات النامية, تكون المرأة هي عامود المجتمع, لكن الرجال هم من يسيطرون على الشوارع. |
Lokanta şeklinde. Ve çok uzun bir direğin üstünde. | Open Subtitles | شكله كبوفيه الطعام وموضوع على عامود طويل |
- Dün gece, birisi bir araba çalmış ve Warren Trask'ın evinin birkaç blok ötesindeki bir telefon direğini yıkmış. | Open Subtitles | ليلة أمس ، أحدهم سرق سيارة و صدم بها عامود التليفون على بعد مبانى قليلة من منزل تراسك |
Utanç Sehpası insanı iyi adam ediyor. | Open Subtitles | هذه الايام اليس كذالك؟ عامود العار مكفر للخطيا |
Bu sütunda ki bilgilerin hiç bir anlamı yok. | Open Subtitles | يوجد عامود من المعلمات هنا.. |
Baba, 1 saate kadar köşe yazısını bitirmeliyim. | Open Subtitles | انظر يا أبى لدىّ عامود يجب أن أنهيه فى خلال ساعة |
Açıkçası, bu senin gazetede harika bir köşe olabilir. | Open Subtitles | أظن بصراحة أنها ستكون عامود رائع فى جريدتك |
Üstte, binayı tutan bir kolon. | Open Subtitles | و فوق هناك عامود يرتكز عليه المبني |
Ta ki yıkılmaya mahkûm, dayanıksız bir kolon hâline gelene dek. | Open Subtitles | الى عامود غير ثابت والذي يجب ان يسقط |
90 dakika içinde bir kutsal ateş sütunu... gökleri aydınlatacak... ve gerçeği söylediğimizi... bütün dünyaya gösterecek. | Open Subtitles | خلال 90 دقيقه ...عامود من النيران المقدسه سوف يضئ السماء ...ليرى العالم |
90 dakika içinde bir kutsal ateş sütunu... gökleri aydınlatacak... ve gerçeği söylediğimizi... bütün dünyaya gösterecek. | Open Subtitles | خلال 90 دقيقه ...عامود من النيران المقدسه سوف يضئ السماء ...ليرى العالم |
Stiptiz direğine bayağı zarar verebileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن بإمكانك صنع بعض التأثير على عامود رقص التعري |
Arabamla elektrik direğine tosladım ikimizi de arabadan zorla çıkardılar. | Open Subtitles | التففت بسيارتي حول عامود كهرباء واضطر المسعفون لاستخراجنا. |
İki sütun da küçücük çıkıntılarla çivilenmiş. | Open Subtitles | كل عامود منها يرصعه نتوءات صغيرة |
Onların her birini her duvarda, her pencerede ve her direk başında görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد واحدة من هذه على كل جدار ، نافذة وكل عامود إنارة في المدينة |
Victor, bu işin sonunda Henry Hearst ve Hukuk Şirketi'nin kafanı kesip bir direğe geçirdiğini ve ibret olsun diye bütün adayı dolaştırdığını görmek istemiyorum... | Open Subtitles | فيكتور لا تستخف بالأمر000 فالقرار في يد هنري هيرست و مؤسستة القانونية000 لقطع رأسك و تعليقها علي عامود |
Striptiz direği olsun, kötü ışıklandırma olsun bunun, büyük kapılar açacağını sanan hayalperest bir kız olsun. | Open Subtitles | عامود رقص ، إنارة سيئة فتاة متوهمة تظن أن هذه خطوة بداية نحو النجومية |
Her direğin tepesine kamera istiyorum. | Open Subtitles | أريد كاميرا على كل عامود انارة |
Kesinlikle başarı "direğini" tırmanıyorsun. | Open Subtitles | متسكعون بدون وشوم حسنا، أنت بالتأكيد تتسلقين عامود النجاح |
Utanç Sehpası uzuvlarımı bedenimden koparmalıydı. | Open Subtitles | انتبهوا له عامود العار لكان قطع اوصالي الاربعة من جسمي |
Bu sütunda ki bilgilerin hiç bir anlamı yok. | Open Subtitles | يوجد عامود من المعلمات هنا.. |