Bakın hanımefendi her Ayçiçeği, her ağaç, her tahıl tarlası, İtalyan, Rus, Alman askerlerinin cesetlerini örtüyor, Rus köylülerinin, Rus kadınlarının yaşlılarının, çocuklarının cesetlerini de. | Open Subtitles | أنظرى يا سيدتى كل زهرة عباد شمس ، كل شجرة كل حبة فى الحقل تخفى أجساداً لجنود إيطاليين و روسيين و ألمان و أيضاً أجساداً |
Shah Rukh Khan gibi altından Ayçiçeği tarlalarında duracağım. | Open Subtitles | ساقف مثل شاه روخ خان في حقول عباد شمس ذهبية |
Ayçiçeği samurayını tanıyor mu diye sormayı da unutma. | Open Subtitles | وتأكد من أن تسأله عن ساموراي عباد الشمس، موافق ؟ |
Ay çekirdekleri ve nohutlar ve çok lezzetli kaba yoncalar... | Open Subtitles | بذور عباد الشمس و حبوب الحمص وبراعم البرسيم اللذيذة للغاية |
Bay Efendi mataralarımı doldururken onun kamyonetine girdim ve Ay çiçeği tohumunu çaldım. | Open Subtitles | بينما كان السيد يملأ حاوياتنا تسللت إلى شاحنته وسرقت حبوب عباد الشمس |
Surety Servants ev için yardımlarda en iyi teklifleri sunar. | Open Subtitles | عباد الكفالة يقدم أفضل جدا في الصحة المحلية. |
Bunlar genç ayçiçekleri, ve yaptıklarını oynamanın dışında başka bir tabirle açıklayamazsınız. | TED | ان زهور عباد الشمس الصغيرة هذه تقوم بما تقوم به هنا لا لشيء يمكن وصفه الا بأنه لعب |
Tıpkı Ayçiçeği şapkamla gökkuşağı çoraplarımın birbirine uyduğu gibi. | Open Subtitles | مثل بلوزة زهرة عباد الشمس التي أرتديها والتي تليق بجوارب قوس قزح خاصتي. |
Bütün o sızlanmalar olsun, kaşların olsun o sinirli sinirli Ayçiçeği çekirdeklerini yemen olsun. | Open Subtitles | بـ ركلك و حواجبك و أكل بذور عباد الشمس بغضب |
Ayçiçeği çekirdeği yığınının yanında duruyordu. Ki bu da tuhaftı. | Open Subtitles | كانت موجودة بجانب كومـة مـن حبوب عباد الشمس وهـذا غريب أيضًا |
Kısa bir süre sonra, bir Ayçiçeği tarlasını geçince taştan yapılmış alçak bir bina görülüyor. | Open Subtitles | وقريبا حقل عباد الشمس ينتهي بمبنى صغير مصنوع من الحجر والبلاط. |
İki adet Ayçiçeği çekirdeğiyle, bir tutam çan çiçeği özü. | Open Subtitles | بذرتان من عباد الشمس والقليل من رحيق زهور القمر. |
Bunu seviyorum çünkü Ayçiçeği onun en sevdiğidir. | Open Subtitles | أنا نوع من مثل هذا ل عباد الشمس هي لها زهرة المفضلة، |
Her geçişimizde Ayçiçeği tohumlarıyla dolu poşetleri atmanın komik olacağını düşünmüştük. | Open Subtitles | لقد اعتقدنا أنّ الأمر مضحك أن نرمي أكياس من بذور عباد الشمس في فناء منزله في كل مرّة نمر بجواره |
Ay çiçekleri. Vincent Van Gogh. 1888 | Open Subtitles | " عباد الشمس " " فينسينت فان جوخ، 1888 " |
Fransa'nın güneyinden başlar, Ay çiçeği tarlalarının etrafında dans eder, | Open Subtitles | (يمكننا البدء بجنوب (فرنسا نرقص في حقول زهور عباد الشمس |
Ay çekirdeği koyun. | Open Subtitles | بذور عباد الشمس |
Ay çekirdeği var. | Open Subtitles | بذور عباد الشمس. |
Surety Servants'ı engelle. | Open Subtitles | عباد كتلة الكفالة. |
ayçiçekleri gibi kokan bir samuray biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفُ شيئًا عن مقاتل ساموراي تفوح منه رائحة عباد الشمس ؟ |