Hiç kimse, Baş büyücü bile... | Open Subtitles | لاأحد، ولا حتى عرّاف من المرتبة الأولى. من هذهِ ؟ |
Evet. Ancak bir büyücü tarafından yollanabilecek bir lanet. | Open Subtitles | أجل ، و واحدة كهذهِ لا يمكن أنّ يتم إرسالها إلا من قبل عرّاف. |
Sadece bir Başbüyücü tarafından atanabilen büyük bir kahraman. | Open Subtitles | من يكون؟ بطلعظيميُمكنأنيُسمىفقط، من قبل عرّاف من المرتبّة الأولى. |
Richard'ın Confessor Ana ve Başbüyücü'nün güvenini kazanması için Gardiyan'ın birkaç yaratığını öldürmekten daha güvenli bir yol var mı? | Open Subtitles | أيّ طريقة أفضل لكسب ثقة المؤمنة المعترفة و عرّاف المرتبة الأولى ، من.. ذبح بضع مواليين للباحث؟ |
Söylediklerini yapmayacağım Kahin. | Open Subtitles | أنا لَنْ أَحْلَّ محلكَ، عرّاف. |
Senin Kaynak olduğundan daha uzun zamandır Kahin'im. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ a عرّاف أطول منك كَانَ المصدرُ. |
Onu götürdüğüm falcı, kötü şeyler görmüştü bu da onu çok etkiledi. | Open Subtitles | أخذتها إلى عرّاف الذي تنبأ بمصيبة و صدمها بقسوة |
Dün bir falcıya gittim annemin biriyle olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بالأمس ذهبتُ الى عرّاف, وقال أن والدتك لديها رجل. |
Hikâyede anlatılana göre kıyım ancak bir büyücü, yaratığı bir mezar odasına hapsettiğinde durmuş. | Open Subtitles | أدلت القصص بأنّ؛ المجزرة توقفت حينما قام عرّاف بحبس المخلوق فى مقبرة. |
Aydindril'deki İkinci Seviye büyücü. | Open Subtitles | إنـّه عرّاف من المرتبة الثانية ، من "آندندريال". |
Ben gerçekten büyücü değil-- | Open Subtitles | أنا لست عرّاف فعلياً. |
Sen cadısın, bense büyücü. | Open Subtitles | انتِ ساحرة, وانا عرّاف. |
Endişelenmeyin, yeni bir Arayıcı'mız olacak. Yeni bir Arayıcı'yı ancak bir Başbüyücü atayabilir ve şansımıza ben öyleyim. Kimi atayacaksınız? | Open Subtitles | لا تقلقوا سنجد باحثاً آخر فقط عرّاف من المرتبة الأولى هومنيمكنهتكليفواحداًولحسن الحظ،أناعرّاف . |
Ama önce sen ve Başbüyücü gerçeği görmelisiniz ki Başbüyücü yeni bir Arayıcı atayabilsin sen de benimle, korunabileceğin bir yere gelmeyi kabul et. | Open Subtitles | لكن قبل أنّ أفعل ذلك ، أودكِ أنتِ و عرّاف المرتبة الأولى أن تريا الحقيقة. حتى يُكلـّف باحثاً جديداً ، و أنّ توافقى علىالمجيءمعيإلى قصرٌ.. حيثستكونيفى حمايةهناك.. |
Başbüyücü, bir Mord Sith üzerinde sihir kullanamayacağını bilir diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | أظن أنّ عرّاف من المرتبة الأولى يعلم أنه لا يمكنه إستخدام سحره أمام "مورد-سيث". |
O bir şarlatan değil , o bir Kahin olduğunu. | Open Subtitles | . إنه ليس دجالاً ، بل عرّاف |
- O bir Kahin olduğunu. - O bir şarlatan olduğunu. | Open Subtitles | . إنه عرّاف - . إنه دجّال - |
Bence adam Kahin bir Druid'di. | Open Subtitles | -أظُنّ أنّه كان عرّاف (درويي ) |
Dün bir falcıya gittim annemin biriyle olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بالأمس ذهبتُ الى عرّاف, وقال أن والدتك لديها رجل. |
...ve böylece Bijou ...Elena için, içinde çığ gibi büyüyen şefkat duygusu ile ...onu bir falcıya götürdü. | Open Subtitles | ولذا جوهرة، الحسّاس نَمُو شفقة لإلينا، أَخذَها مَعها لرُؤية عرّاف... |
Kötü bir büyücüyü ancak kötü bir büyüyle durdurabilirsin. | Open Subtitles | حسناً, سنحتاج إلى تعويذة مُظلمة من أجل إيقاف عرّاف مُظلم. |