"عشنا في" - Traduction Arabe en Turc

• yaşıyorduk
• içinde yaşadık
• içinde çalışıyoruz

Biz de evlendikten sonra tek odalı bir evde yaşıyorduk, değil mi?
لعلمك، عشنا في شقة بغرفة واحدة عندما تزوجنا، أليس كذلك أيها الأب؟

Daimi barış içinde yaşıyorduk ve müttefiklerimiz de bizim güvenliğimizi sağlıyordu.
عشنا في ظل هدنة دائمة, ويضمن سلامتنا حلفائنا.

Sanayi Devrimi öncesinde bir tarım toplumu olarak yaşıyorduk.
قبل الثورة الصناعية، عشنا في مجتمع زراعي

Milyonlarca yıl boyunca, küçük avcı ve toplayıcı gruplar içinde yaşadık.
لملايين السنين، عشنا في مجموعات صغيرة للصيد والجمع.

Tam bir yalnızlık içinde yaşadık, ne burada, ne orada.
"عشنا في وحدة مطلقه, لا هنا ولا هناك"

Gandalf, 400 yıldır barış içinde çalışıyoruz zor kazanılmış bir barış.
غاندالف)، عشنا في سلام طوال أربعمائة) عام وقد كان سلامًا صعب المراس

Garment mahallesinde iki odalı bir dairede yaşıyorduk.
عشنا في شقة من غرفتين في مقاطعة الجرامنت

O zamanlar Vršovice'de yaşıyorduk ve binalar arasında duvarlar ve çitlerle örülü küçük avlular ve... bahçeler olurdu.
لقد عشنا في فرويس في تلك الأيام ولقد كان لدينا فناء صغير و الحدائق بين المباني مع جدران و أسوار.

Çünkü biz, her amacın ırkçılığı önleme çabası için verildiği bir toplumda yaşıyorduk.
لأننا عشنا في مجتمع كل المعاني فيه استخدمت لتمنع العنصرية

Şimdi "Şu eve bak" desem "Beni aldattığında, biz o evde yaşıyorduk" dersin.
قد أقول: انظري لهذا البيت، فتقولين: عشنا في بيت حين خنتني.

Çocuklarımı da etkiliyor, bu yüzden saklanarak yaşıyorduk.
ينطبق على أولادي كذلك، لذلك عشنا في الخفاء.

Körfez Kıyısı'nın hemen yanında, Stennis Uzay Servisi adlı bir yerdeydim. Missisippi'de Waveland adlı küçük bir kasabada yaşıyorduk. Tatlı ve mütevazi bir ev ve gördüğünüz gibi fırtınaya hazır.
كانت حينها تقع في مكان اسمه ستينيس سبيس سنتر على ساحل الخليج بالضبط، لذلك عشنا في مدينة صغيرة تسمى ويفلاند في ميسيسيبي، منزل متواضع لطيف، وكما ترون، يقف هناك ضد إندفاع العاصفة.

Buraya gelmeden önce Virjinya'da yaşıyorduk.
لقد عشنا في فيرجينيا قبل أن نأتي هنا

-Manhattan'da yaşıyorduk Talessa'da büyüdüm..şimdi geri dönüyorum.
"نحـن عشنا في "مانهــاتن "لكنّي نشـأت في "تالســا

Arjantin'den önce kocamın kimya okuduğu Macaristan'da yaşıyorduk.
قبل "الأرجنتين" عشنا في "المجر". حيث درسَ زوجي "الكيمياء".

Dediğim gibi New York City'de yaşıyorduk.
لقد عشنا في مدينة نيويورك ، كما ذكرت .

Sonrasında yokluk içinde yaşadık.
عشنا في فقر منذ ذلك اليوم

Korku içinde yaşadık.
لقد عشنا في خوف.

Korku içinde yaşadık.
عشنا في خوف.

Gandalf, 400 yıldır barış içinde çalışıyoruz zor kazanılmış bir barış.
يا (غاندالف)، لمدة 400 عام ... عشنا في سلام سلام نحن اكتسبناه بالتضحيات ...