Demek 12 konsey üyesi öldü. Sen belediye başkanısın. Neden o toplantıda değildin? | Open Subtitles | مات 12 عضوًا من المجلس، وأنتِ العمدة فلمَ لمْ تكوني حاضرةً ذلك الاجتماع؟ |
Bir parti üyesi olmanız ve basamakları yavaşça çıkmanız gerekir; ta ki bir gün, belki, kararların verildiği masada bir yer edinene kadar. | TED | عليك أن تصبح عضوًا في حزب ما وتعمل سعيًا للحصول على الترقية وربما يومًا ما تحظى بمقعد على طاولة حيث يصنع القرار |
Bu Muscatine'deki Çin'in gelecek başkanının 1986'da kaldığı ev, tarım heyetinin bir üyesi olarak. | TED | هذا المنزل في موسكاتاين حيث مكث الرئيس المستقبلي للصين في عام 1986، بصفته عضوًا في وفدٍ زراعي. |
Vemma Nutrition firması çok hızlı büyüdü, zirve dönemlerinde ayda 30.000 yeni üye getiren küresel boyuta ulaştı. | TED | نمت شركة فيما نيوترشن بسرعة، لتصبح شركة عالمية جلبت 30,000 عضوًا جديدًا شهريا في ذروتها. |
Komünist Parti üyesi misiniz veya daha önce hiç üye oldunuz mu? | Open Subtitles | هل أنت عضو في الحزب الشيوعي أو كنت يومًا عضوًا في الحزب الشيوعي؟ |
Bu tatbikatın değerlendirme takımının bir üyesiydim. | Open Subtitles | كنت عضوًا في فريق التقييم لهذا التدريب |
Gomulka, Polonya'nın Varşova Paktının sadık bir üyesi olarak kalacağına söz verdi. | Open Subtitles | تعهد جومولكا أنّ بولندا ستظلّ عضوًا مواليًا لحلف وارسو |
İtalya Batı ittifakların üyesi kalacaktır. | Open Subtitles | وبذلك ستظل إيطاليا عضوًا بالتحالف الغربي |
Her zaman tek istediği kulübün bir üyesi olmaktı. | Open Subtitles | كل ما أراده يومًا هو أن يصبح عضوًا في النادي |
Wayne Crockett'in Omega Delta Omega üyesi olduğunun farkında mıydınız? | Open Subtitles | أكنت على علم بأن واين كروكيت كان عضوًا في أخوية أوميغا دلتا أوميغا؟ |
Bildiğim kadarıyla, kendisi Noter Loncası'nın bir üyesi değil. | Open Subtitles | على قدر علمي، إنه ليس عضوًا في نقابة كاتبي العدل |
Bize burada 50 Taliban üyesi olduğuna dair bilgileri olduğunu söylediler. | Open Subtitles | قالوا، كانت لديهم معلومات أن 50 عضوًا من "طالبان" كانوا هنا. |
O mahkeme salonuna girecek ve resmi olarak bu ailenin bir üyesi olacaksın. | Open Subtitles | أنت ستدخل قاعة المحكمة هذه وستصبح رسميًا عضوًا من هذه العائلة |
McLane bir kongre üyesi, FBI yolda. | Open Subtitles | كون ماكلاين عضوًا في الكونجرس فالمباحث الفيدرالية في طريقها إلى هنا |
Eyalet Savcısının da birimin bir üyesi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أن النائب العام عضوًا في هذه الوحدة |
Seni özel küçük kulübüne almamanı aşağılayıcı bir hareket olarak düşünmüştüm ama şimdi üye olmak için yeterince esnek olmadığımı fark ettim. | Open Subtitles | كنت أعتبر استبعادي من ناديكم الخاصّ إهانة لكنّي أدرك الآن أنّي أفتقر للمرونة التي تؤهّلني للغدوّ عضوًا. |
üye adayini getirmeyi de unutma. | Open Subtitles | ولا تنس أمر ترشيح عضوًا جديدًا |
üye adayını getirmeyi de unutma. | Open Subtitles | ولا تنس أمر ترشيح عضوًا جديدًا |
Yerel halk onu onursal üye yaptı. | Open Subtitles | لجنة المهرجانات جعلوه عضوًا شرفيًا |
Şimdi bu halde olsam da bir zamanlar Mamos çetesinin bir üyesiydim. | Open Subtitles | كنتُ عضوًا كبيرًا في عصابة ماموس. |
Dante, Floransa'nın Roma baskısından uzaklaşıp daha çok özgürleşmesine inanan Beyaz Guelfoların bir üyesiydi. | TED | كان دانتي عضوًا في فصيل الجيلفيين البيض، وهم الداعين إلى تحرر فلورنسا من التأثير الروماني. |