"علاقةٍ" - Traduction Arabe en Turc

    • ilişki
        
    • ilişkisi
        
    • ilişkiye
        
    • ilgisi
        
    • ilişkin
        
    • ilişkiyi
        
    • ilişkiniz
        
    • ilişkinin
        
    Sana hiç Memur Wittlesey ile aralarında cinsel ilişki geçtiğinden bahsetti mi? Open Subtitles هل أتى على ذِكر أي علاقةٍ جنسية معَ الضابِط ويتلسي؟
    Kuralları biliyorum ama gizli kapaklı bir ilişki yaşamak istemiyorum. Open Subtitles أعرفالقوانين، لكنني لاأرغب في علاقةٍ سرية
    Hiç akıllı bir kadınla ilişkisi oldu mu? Open Subtitles ألم يكن أبداً على علاقةٍ مع امرأةٍ ذكيّة؟
    Eğer sana, onun bir ilişkisi olduğunu düşündüğümü söyleseydim, benim suçlu olduğuma ikna olurdun. Open Subtitles إذا كنت تعرف بأنني قد أشك بانها على علاقةٍ ما لكان لهذا أن يقنعك بأنني مذنب
    Birkaç yıl önce, bol miktarda duygusal istismar içeren bir ilişkiye girdiğimde kırılma noktasına geldim. TED حدثَت نقطة التحوُّل عندما كُنتُ في علاقةٍ عاطفيةٍ مؤذية منذُ سنواتٍ قليلة.
    Ama... kafedeki ninenin bu savaşla ilgisi yoktu. Open Subtitles .. لكن و العرافة ليس لهم أية علاقةٍ بالحرب
    Yani onunla ilişkin olmasını istemediğini mi söylüyorsun? Open Subtitles -إذاً ما تخبرنا بهِ هو أنَّكَـ لم ترغب بإقامةِ علاقةٍ معها؟
    Parayı silah olarak kullanıp ilişkiyi her açıdan kontrol edebilmek istemenin neresi tuhaf? Open Subtitles ما الغريب حيال الرّغبة في السّيطرة على جميع جوانب علاقةٍ باستعمال المال كمسدّسٍ؟
    Ama senin ve Miguel'in, Oz'a geldiğinden beri özel bir ilişkiniz vardı. Open Subtitles لكنكَ على علاقةٍ مُميزَة معَ ميغيل منذُ أن أتى إلى سجنِ أوز
    Çocuklar, ilişkinin ilk başlarında hiçbir şeye hayır diyemediğiniz bir dönem vardır. Open Subtitles يا أولاد .. في بداية أية علاقةٍ عاطفية يمر الطرفان بطور ٍ لا يمكنهما رفض فعل أي شيءٍ خلاله
    Yalan üzerine bir ilişki kuramazsınız. Kurabilir misiniz? Open Subtitles لا يمكنكِ بناء علاقةٍ ما مبنيةٍ على كذبه ، أيمكنكِ ذلك ؟
    Tamamen fiziksel bir ilişki istiyormuş. Open Subtitles يبدو أنها تأمل بأن تحصل على علاقةٍ جسديةٍ وحسب
    Bir ilişki yaşadığında bu türden pisliklere katlanmak zorunda kalıyorsun. Open Subtitles أترى، هذا النّوع من التّفاهات الّتي يجبُ أن تتعايش معها عندما تكون في علاقةٍ.
    Seninle ilişki yaşadığını sanıyor gibi. Open Subtitles . فيبدو أنّها تعتقدُ بوجود علاقةٍ بينكما
    Tamamen platonik ve işle alakalı bir ilişki. Open Subtitles إنَّها بمثابةِ علاقةٍ أفلاطونيّةٍ, زماليّةٌ وصارمة
    Kız arkadaşının adını öğren, birisiyle ilişkisi varmış. Open Subtitles اجعليه يذكر اسمًا لإحدى صديقاته، واحدة كان على علاقةٍ معها.
    Affedersin doktor, ama ne ilişkisi? Open Subtitles عفواً يا دكتورة، عن أيّ علاقةٍ تتحدثين؟
    İlişkisi yok. Kızı da öğrenmeyecek. Open Subtitles ولن يكون على علاقةٍ لا تعلم بها ابنته
    Benim cinsel ilişkiye ihtiyacım var. Hepsi bu. Open Subtitles أحتاج للتناسل إلى علاقةٍ تناسلية و هذا هو كل ما أحتاجه
    Benim cinsel ilişkiye ihtiyacım var. Open Subtitles أحتاج للتناسل إلى علاقةٍ تناسلية و هذا هو كل ما أحتاجه
    Adamın ölümüyle ilgisi var mı emin değiliz. Open Subtitles نحنُ لسنا واثقين بأنَّ جريمة قتله, ذاتُ علاقةٍ ما بهذا أجمع
    Yani onunla senin ilişkin mi var? Open Subtitles إذن ، كنتَ على علاقةٍ معها؟
    O dünyayı arşınlarken bu ilişkiyi yürütmek çok zor olacak. Open Subtitles سيكون من الصّعب حقّاً اقامةُ علاقةٍ وهي تسافر لكلِّ العالم.
    Öldürülmeden önce onunla bir ilişkiniz olmuş. Open Subtitles كنتَ على علاقةٍ معها عندما ماتت
    Herhangi sağlıklı bir ilişkinin yürüyebilmesi için insanların birbirine güvenmesi çok önemlidir. Open Subtitles الأمور تتلخّص في مسألةِ الثّقة، هذه قاعدةٌ لأيّ علاقةٍ صحيحة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus