Bu geceki yemekte bittiğini söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأخبرها الليلة عند العشاء إن علاقتنا إنتهت. |
Tamam. Onu ararım. bittiğini söylerim. | Open Subtitles | حسناً، سأتصل بها سأخبرها أن علاقتنا إنتهت |
Bana, artık güvenemeyeceğini ve bittiğini söyledi. | Open Subtitles | قالت، بأنها لم يعد بإمكانها الوثوق بي وبأنّ علاقتنا إنتهت |
Çünkü ona, onu sevdiğimi söyledim ve söylediğim an bu işin bittiğini biliyordum bu yüzden ertesi sabah onu terk ettim. | Open Subtitles | لأنني أخبرته بأنني أحبه, و لحظة قلت ذلك علمت ذلك, علمت بأن علاقتنا إنتهت لذا تركته في الصباح التالي |
İlişkimizin bittiğini biliyorum ve devam ediyorum, gayet iyi fakat sen istemiyorsan... | Open Subtitles | أقصد ،أنا أعلم بأن علاقتنا إنتهت وأنا أتجاوز ذلك ، وهذا جيد ولكن إذا لم تكن تريد أن ... |
Sanırım kız kardeşime asılmaya çalıştığında her şeyin bittiğini anlamıştım hem de bebeği doğmadan önce verdiği partide. | Open Subtitles | أظن أني عرفت حقاً أن علاقتنا إنتهت عندما حاول التقرب من أختي... في حفل الترحيب بطفلها الذي سيولد. |
İlişkimizin bittiğini söylüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أكتبُ بها أن علاقتنا إنتهت. |
Çünkü ona ilişkimizin bittiğini söyledim. | Open Subtitles | لأنني أخبرته أن علاقتنا إنتهت |
Ryan'ın partisinden sonra, Brittney'e ilişkinin bittiğini söylüyordum. | Open Subtitles | وكأنني لستُ موجوداً حتى بعد حفلة (راين) أخبرت بريتني) أن علاقتنا إنتهت) |
bittiğini söyledim. | Open Subtitles | أخبرته أن علاقتنا إنتهت |