"على حد علمي" - Traduction Arabe en Turc

• Anladığım kadarıyla
• Son baktığımda
• - Bildiğim kadarıyla
• Gördüğüm kadarıyla
• Bildiğim kadarıyla yok
• Son hatırladığıma göre
• Hatırladığım kadarıyla
• Bildiğim kadarıyla öyle

Anladığım kadarıyla oğlunu ziyaret etmek için planlarında değişiklik yapmış.
على حد علمي فقد خرج عن جدول مواعيده ليزور ولده

Anladığım kadarıyla tüm bunları Sue ve Chris planlamıştı.
على حد علمي, ان سو وكريس هم من خططتا لكل شي.

Son baktığımda, bebekler gökten gelmiyordu.
على حد علمي لا يسقط الأطفال من السماء سيد كينت

Son baktığımda, inatçılık sekiz faziletten biri değildi.
على حد علمي العناد ليس من الصفات الحميدة

- Bildiğim kadarıyla hayır.
-ليس على حد علمي -و ماذا يحدث -إن لم أفعل ؟

Gördüğüm kadarıyla yoktu.
ليس على حد علمي.

Bildiğim kadarıyla yok. Neden?
كلاّ , ليس على حد علمي , لماذا؟

Son hatırladığıma göre Amerika'da inanç özgürlüğü vardı hâlâ.
"على حد علمي ، مازال هناك حرية اديان في "أمريكا

'Semiz bir buzağı'yı hatırlıyorum, ama, Hatırladığım kadarıyla, hayli hassas bir hayvandı.
أتذكر أن به بقرةٌ سمينة، لكن, على حد علمي أنه حيوانٌ عاقل.

Squamash'a daha önce geldiğini sanmıyorum. Bildiğim kadarıyla öyle.
هو أبدا إلى سكواماش قبل ذلك، على حد علمي.

Claudia bu olay yüzünden dağılmış gözüküyordu ve Anladığım kadarıyla Joseph bunun garip olduğunu önemsemiyor bile.
يبدو أن كلوديا تنهار بسبب هذا وجوزيف على حد علمي يتصرف بغرابة

Efendim, Anladığım kadarıyla Sam buraya Bayan Brookmire'ın davetiyle geldi.
سيدي , على حد علمي أن سام تواجد هنا من أجل دعوة سيدة بروكماير

Bak, Anladığım kadarıyla onlar çok daha yaşlı ve eskiler.
أسمع , على حد علمي هم .. هم الأقدم , هم القدماء

Anladığım kadarıyla ikiniz dün gece aynı yerdeydiniz.
على حد علمي كنتما معا ليلة امس

Anladığım kadarıyla, sadece söylüyorum, uzman değilim bu konuda ketonik gibi bir şey.
أعني، على حد علمي وأؤكد لك أني لست خبيراً في هذا إنه كيتوني نوعاً ما...

Çünkü en Son baktığımda, telepati mahkemede kabul edilmiyordu.
و ذلك لأنّه على حد علمي توارد الخواطر لا يُتعد به في المحكمة

Son baktığımda, Pakistan'da bir amcan yoktu senin.
لأنه لا يوجد لديك عم في باكستان يا باري , على حد علمي

Son baktığımda sen evlat edinmiştin ve ben hala o kızıl saçlı serseriydim.
على حد علمي أنت متبنى، وما زلت أعتبر لقيطة حمراء الشعر

Son baktığımda şerif bendim; sen değil.
على حد علمي ، انا كنت المأمور هنا وليس أنت

- Bildiğim kadarıyla hayır ve bilen de ben olurum.
ليس على حد علمي وكنت ساكون أول العالمين

- Bildiğim kadarıyla hayır.
ليس على حد علمي.

Gördüğüm kadarıyla terkedilmiş durumda.
على حد علمي إنه مهجور

Bildiğim kadarıyla yok.
على حد علمي ، كلا

Son hatırladığıma göre burada yaşıyorum.
أنا مقيم هنا، على حد علمي

Hatırladığım kadarıyla pek de beklediğin gibi sonuçlanmamıştı.
و اتضح أن الأمر لم يكن كما تظن على حد علمي

- Bildiğim kadarıyla öyle.
-أكيد، على حد علمي.