Dean, tüm bunlar bittiğinde, benim kendi yoluma gitmeme izin vermelisin. | Open Subtitles | دين عندما ينتهي كل هذا عليك أن تدعني أذهب في طريقي |
Yardımımızı istiyorsan, üzerinde çalışmama izin vermelisin. | Open Subtitles | إذا كنت تريد مساعدتنا ينبغي عليك أن تدعني أعمل عليها |
Bak, eğer Nina'yla işlerin yolunda gitmesini istiyorsan, Kate'le konuşmama, izin vermelisin. | Open Subtitles | انظر إن كنت ترغب في أن تمشي الأمور مع نينيا عليك أن تدعني أساعدك لكي تتحدث مع كايت |
Onu görmeme izin vermeliydin, Kaptan. | Open Subtitles | كان عليك أن تدعني أراها يا كابتن |
Yapmama izin vermeliydin. | Open Subtitles | كان ينبغي عليك أن تدعني أقوم بها، |
O orospu çocuğunu sıkıştırmama müsaade etmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تدعني أضغط على ابن العاهرة. |
Baba, beni okula sen bırakmaya devam edeceksen... ..bari en azından arabadan inmeme izin ver. | Open Subtitles | أبي لو أنك مصمم علي توصيلي للمدرسة على الأقل عليك أن تدعني أخرج من السيارة |
İstersen kaskları değiştirebilirsin. Bak, benim işimi yapmama izin vermelisin. Yani... | Open Subtitles | أنظر, فقط عليك أن تدعني أقوم بعملي, أحتاج |
İçeri girmeme izin vermelisin Tio. | Open Subtitles | علي أن أوقف هذا. عليك أن تدعني أدخل يا تيو. |
Bu gecelerden birinde seni çıkarmama izin vermelisin. | Open Subtitles | عليك أن تدعني أخدك إلى واحده من هذه الليالي |
Benim ateş etmeme izin vermelisin. Sonuçta silah benim. | Open Subtitles | يجب عليك أن تدعني أطلق عليه، اللعنة إنهُ سلاحي. |
Bir daha önce seninle konuşmadan hiçbir şey yapmayacağım ama benim de yardım etmeme izin vermelisin. | Open Subtitles | لن أقدم على أي حركة قبل أن أخبرك أولاً ولكن عليك أن تدعني أساعدك |
Carl, yarışmama izin vermelisin. | Open Subtitles | كارل ، عليك أن تدعني أخوض السباق |
- Kalabalığa karışmama izin vermeliydin. | Open Subtitles | كان ينبغي عليك أن تدعني أدخل بين الحشد. |
Bunu benim yapmama izin vermeliydin. | Open Subtitles | كان ينبغي عليك أن تدعني أقوم بهذا |
Amanda'yı aramama izin vermeliydin. | Open Subtitles | كان عليك أن تدعني أتصل بــ (أماندا ) لما رغبت في ذلك حسنا، أتعلم؟ |
Füzenin beni vurmasına izin vermeliydin Jack. Orada ölmeye hazırdım. | Open Subtitles | كان عليك أن تدعني أتلقى الضربة يا (جاك)، كنتُ مستعداً للموت هناك. |
Füzenin beni vurmasına izin vermeliydin Jack. Orada ölmeye hazırdım. | Open Subtitles | كان عليك أن تدعني أتلقى الضربة يا (جاك)، كنتُ مستعداً للموت هناك. |
- Benim sürmeme izin vermeliydin! | Open Subtitles | كان عليك أن تدعني أقود |
- Ama bu işi bildiğim gibi yapmama müsaade etmelisin. | Open Subtitles | لكن عليك أن تدعني أفعلها بطريقتي |
Bunu daha fazla yapamam. İzin ver gidiyim. | Open Subtitles | لم أعد أتحمل عليك أن تدعني أذهب الآن |