| Yanıtını duymak istediğimden emin değilim, ama sormak zorundayım. | Open Subtitles | لستمتأكدةحتىانكنتأريدأنأعرف الاجابة , لكن عليّ أن أسأل |
| Kendime sormak zorundayım, bu bilgi çağında böyle bir şey nasıl olur? | Open Subtitles | لذلك عليّ أن أسأل نفسي، أنّى يكون ذلكما ممكنًا في عصر المعلومات هذا؟ |
| Harry, umarım bu soru seni utandırmaz, ama sormak zorundayım. | Open Subtitles | (هاري)، أتمنى أن هذا السؤال لايحرجُك لكن، عليّ أن أسأل |
| Eğer 25 dolardan fazla harcayacaksam karıma sormam gerek. | Open Subtitles | إذا أنفقت أكثر من 25 دولار عليّ أن أسأل زوجتي. |
| Başkan Nicky Başkan Rosewater'a birkaç soru sormam gerek. | Open Subtitles | العمدة "نيكي" سيتطلب عليّ أن أسأل العمدة "روزواتر" بعض الأسئلة. |
| Gerçekten de zavallı. Eski bir aile dostu olarak hemen şunu sormalıyım; | Open Subtitles | بصفتي صديق قديم للعائلة كان لزاماً عليّ أن أسأل حال وصولي |
| sormam lazım. Bütün bu domino taşları da ne böyle? | Open Subtitles | عليّ أن أسأل ما حكاية قطع الدومينو؟ |
| Bunun kolay olmadığını biliyorum, ancak sormam gerekiyor. | Open Subtitles | اعلم أن سؤالي صعب ولكن عليّ أن أسأل |
| Affedersin Şef. sormak zorundayım. | Open Subtitles | أعذرني , أيّها القائد , عليّ أن أسأل |
| Bay Sumner, sormak zorundayım eşinizin ilişkisinden... nerde haberiniz oldu? | Open Subtitles | والسيد (سومنر) ، عليّ أن أسأل هل كنتَ على علم بعلاقة زوجتكَ؟ |
| sormak zorundayım. | Open Subtitles | يجب عليّ أن أسأل. |
| sormak zorundayım. | Open Subtitles | يجب عليّ أن أسأل. |
| Patronuma sormak zorundayım, Alex. | Open Subtitles | عليّ أن أسأل رئيسي، (أليكس). |
| sormak zorundayım çünkü Rose'dan bahsediyoruz. | Open Subtitles | عليّ أن أسأل (لأنها (روز |
| Şimdi de zor soruyu sormam gerek. | Open Subtitles | الآن عليّ أن أسأل السؤال الصعب |
| Üzgünüm ama sormam gerek Jason Alicia için mi yapıyorsun bunu? | Open Subtitles | أنا آسف، ولكن عليّ أن أسأل يا "جايسون هل مشاعرك لـ"أليشيا" تتعارض مع هذه القضية؟ |
| sormam gerek. İşin olumlu yanı ne? | Open Subtitles | لذا عليّ أن أسأل الآن عن العيب في الأمر |
| - Hayır, hayır, değil... Bazen kendime esas soruyu sormalıyım. | Open Subtitles | يعني أنه يجب عليّ أن أسأل نفسي السؤال الأساسي |
| Belki de nerede olduğunu buradaki adamlara sormalıyım. | Open Subtitles | ربّما عليّ أن أسأل هذا الرجل الموجود هنا عن مكانك حالياً |
| Tamam,içtiğimize göre sana sormalıyım | Open Subtitles | الآن وقد شربت نخبك، عليّ أن أسأل. |
| Muhasebecime sormam lazım. Sonra. | Open Subtitles | عليّ أن أسأل المحاسب |
| Kaba olmak istemem; ama bunu sormam gerekiyor. | Open Subtitles | لا أنوي أن أكون فظّة لكن عليّ أن أسأل |