Öyle söylememeliydim. | Open Subtitles | لم يجب علي قول ذلك , تعرف أنا آسفة أيضاً |
Birşey söylemelimiyim Birşey söylemeliyim değil mi? | Open Subtitles | هل يجدر بي قول شيء ؟ يجب علي قول شيء .. صح ؟ |
Bak, bir şey söylememeliyim ama onu Lana'yla fazla samimi bir şekilde gördüm. | Open Subtitles | ربما ليس علي قول شئ ولكني رأيته مع لانا بالممر وبدوا مقربين |
Bayan Schuler, isterseniz bana bir ceza daha verebilirsiniz ama şu an bir şeyler söylemek zorundayım. | Open Subtitles | تستطيعي معاقبتي بحجز أخر او مهما كان لكن الأن علي قول مااريد قوله. |
Mike, sana daha kaç kere söylemem gerek, bu görev iflas etmiş. | Open Subtitles | مايك, لا أعلم كم من المرات علي قول ذلك ولكن هذه عملية إخفاق |
Ve bunu söylemek zorunda olduğuma inanamıyorum bile. | Open Subtitles | حتى إنني لا أستطيع أن أصدق أن علي قول ذلك |
Yoksa ilk "senye" İspanyolca mı demeliyim? | Open Subtitles | او يجب علي قول. |
Bunu muhtemelen geçen hafta anlatmalıydım ama sadece özür dilemek istiyorum oyun olayında. | Open Subtitles | اسمع , ربما كان علي قول ذلك منذ الأسبوع الماضي لكن أنا أريد أن أعتذر من أجل موقف المسرحية كله |
Daha önce söylemeliydim ama güzel vakit geçiriyordum. | Open Subtitles | كان علي قول شئ من قبل ولكن كنت أقضي وقتاً جميلاً |
- Bunu söylememem gerekirdi. | Open Subtitles | لم يجب علي قول ذلك كان يجب علي التوقف عن الحديث |
Güvenli değildi. Adil de değildi. Bir şey söylemek zorundaydım. | Open Subtitles | لم يكن آمنا، لم يكن عدلا، وكان علي قول شيء. |
Marge, sana geçen akşamki şeyleri hiç söylememeliydim. | Open Subtitles | مارج , أشعر بأنه لم يتوجب علي قول ما قلته لكِ في الليلة الفائتة |
Marge, sana geçen akşamki şeyleri hiç söylememeliydim. | Open Subtitles | مارج , أشعر بأنه لم يتوجب علي قول ما قلته لكِ في الليلة الفائتة |
Bunu hiç söylememeliydim... çünkü doğruyu yanlıştan ayırt etmedeki mükemmel yeteneğinle... kendini işbirlikçi gibi hissetmiş olursun. | Open Subtitles | كلا ، لا يجب علي قول ذلك حتى لا تشعرين بقوتك العاليه, صحيح ام خاطيء بأنك كنت بطريقه ما شريكه فيها |
Böyle söylemeliyim yoksa kulaklarımı ağrıtır. | Open Subtitles | يجب علي قول هذا و إلا سيصم أذناي بكلامه. |
Bu davalarla savaşmak yerine anlaşmayı tercih ettiğinize sevindiğimi söylemeliyim. | Open Subtitles | علي قول ذلك أنا ممتنة لأنكم قررتم تسوية هذه الدعوى بدلاً من محاربتها |
Nobel Ödülü alacağımdan neredeyse eminim. Aslında, böyle söylememeliyim. | Open Subtitles | كلي يقين أنني سأفوز بجائزة نوبل في المستقبل في الحقيقة لا يجب علي قول ذلك |
Morgan hakkında kötü bir şey söylememeliyim, değil mi? | Open Subtitles | ولا شيء . أعني , لا يجب علي قول شيء سيء عن مورقان , صحيح ؟ |
Üzgünüm, bunu söylemek zorundayım... çünkü tekrar görüşür müyüz bilmiyorum. | Open Subtitles | متأسف، لكن علي قول هذا لأني لا أدري إن كنت سأراكم مجددًا. |
Sizinle tanışmanın bir şeref olduğunu söylemek zorundayım. | Open Subtitles | يجب علي قول ذلك كان لي الشرف بمقابلتك |
Size bir şey söylemem gerek. | Open Subtitles | حسناً يا شباب يجب علي قول شيء ما |
Çünkü eğer kalırsam, annene ikimizin de istemeyeceği şeyler söylemek zorunda kalacağım. | Open Subtitles | وإلا سيكون علي قول شيء لوالدتك لا يريد أحدنا أن أقوله |
Merhaba Barry. Yoksa Flash mı demeliyim? | Open Subtitles | مرحبا يا (باري) أم علي قول البرق؟ |
Her şeyi anlatmalıydım. | Open Subtitles | توجب علي قول كل شيء 30ترجمة محمد محسن xamn_323 aka xman3235 00: 17: 03,234 |
Bunu daha önce söylemeliydim ama bırakamadım. | Open Subtitles | كان علي قول هذا من قبل لكن لم يكن بإمكاني الإستسلام |
Muhtemelen bunu söylememem gerekirdi ama ondan uzaklaştığın için çok memnunum. | Open Subtitles | لا يجب علي قول ذلك ولكن... أنا سعيدة أنك ابتعدت عنها |
İçeri girmek için bunu söylemek zorundaydım. | Open Subtitles | كان علي قول ذلك ليسمح لي بالدخول |
Bunu söylemek benim için oldukça zordu. | Open Subtitles | لقد كان صعباً علي قول هذا ،ماذا تحاول أن تفعل! |