"علّمتُ" - Traduction Arabe en Turc

• öğrettim
• öğretmiştim

Hepside eğitimlidir. Örneğin buna el sıkışmayı öğrettim, ama satılık değil.
أنهم مثل الحيوانات الأليفة علّمتُ هذا من التَصَافُح معهم.

Herkese para kutusunu öğrettim tek farkı, burada hindistan cevizi ve taş kullanıyoruz.
علّمتُ الجميع على لعبة رمي النقود إلّا أنّنا نستطيع استخدام جوز الهند و الحجارة.

Bu hafta sonu Eddie'ye yeni bir numara öğrettim.
الذي فقط عطلة نهاية الأسبوع هذه، علّمتُ إدي a خدعة جديدة عظيمة.

Bir yaz tatilinde, evsiz gençlere balo dansı öğretmiştim.
ذات صيفٍ، علّمتُ رقص الـ(بول روم) لمُراهقين متشرِّدين.

Ben de oğlum Jamie'ye öğretmiştim.
علّمتُ ابني (جايمي) القراءة.

- Canvas Kasabası'nın yarısına onu öğrettim.
لقد علّمتُ نصف سكان مدينة كانفاس

Kendime nasıl yapılacağını öğrettim.
لقد علّمتُ نفسي كيف أتعامل مع ذلك الأمر

Minik kızıma "kapak olsun" demeyi bile öğrettim.
علّمتُ بِنتي الرَضِيعَةَ حتى كَيفَ يَقُولُ "حرقَ"...

Başkalarına öğrettim.
لقد علّمتُ الآخرين.