Televizyonun fişini köpeğe takmaya çalıştığımda ben de o kadar içmiştim. | Open Subtitles | هذا بقدر ما احتسيت عندما حاولت توصيل التلفاز داخل ذلك الكلب |
Ona kötü haberi vermeye çalıştığımda bir kriz geçirdi ve komaya girdi. | Open Subtitles | عندما حاولت إنبائها بالأخبار السيئة حظت بسكتة قلبية و سقطت في غيبوبة |
Ona karşı koymaya çalıştığımda, sonunda hayır diyebildiğimde beni dövmeye başlardı. | TED | عندما حاولت مقاومته. عندما أصبحت قادرة على أن أقول لا. أخذ يضربني. |
Aynen görevden dönmeye çalıştığım zaman bana olduğu gibi. | Open Subtitles | كما هي الحاله , عندما حاولت العودة من مهمتي |
- İlk hareketi yapmaya çalıştığım zaman bile. - Evet. | Open Subtitles | حتّى عندما حاولت أن أقوم بالخطوة الأولى |
Gezilerimden birinde... arkadaşımı yemeğe çalıştım çünkü hiç yemeğimiz yoktu. Neredeyse 400 kişiydik. | TED | أحدى الرحلات التي مشيتها عندما حاولت أكل صديقي بسبب شح الغذاء كنا حوالي 400 شخص. |
Sen köpek sürüsüyle flört etme taklidi yapmaya çalışınca ısırılan adam. | Open Subtitles | الرجل الذي قضمت يده عندما حاولت تمثيل الغزل على مجموعة كلابه |
Onu okşamaya çalıştığımda kendini elletmiyor. Son oraya gitmeden önce kapılmamış olmasına şaşırdım. | Open Subtitles | عندما حاولت أن أربت عليها.كانت أول مره لها |
Kemerimi açmaya çalıştığımda, beni koltuğa sıkıca bağladı ve camları kapatıp motoru çalıştırdı. | Open Subtitles | عندما حاولت خلع حزام الأمان تبّثني للخلف و أُغلِقت النوافذ و المحركات بدأت بالعمل |
Seni bizimle tatile çıkmaya zorlamaya çalıştığımda da aynı şeyi söyledin. | Open Subtitles | هذا نفس الشئ الذي قلتيه لي عندما حاولت إجبارك على الذهاب إلى عطلة معنا. |
Bu festivalin bir Amerikan geleneği olduğunu anlatmaya çalıştığımda... | Open Subtitles | عندما حاولت أن أخبرهم أن الحفل الرسمي تقليد أمريكي |
Açmaya çalıştığımda her yerde kan olduğunu gördüm. | Open Subtitles | و عندما حاولت ان افتحه كان الدم في كل مكان |
Adalet Bakanlığı'daki tanıdığımdan öğrendiğimi size söylemeye geliyordum ama kapıyı açmaya çalıştığımda, retina taramam reddedildi. | Open Subtitles | لقد كنت قادمه لاخطاركم بما عرفته من مصدرى من وزاره العدل ولكن عندما حاولت فتح الباب |
Ama kapmaya çalıştığımda, hepsi su ile sürpülüp gitti. | Open Subtitles | ولكن عندما حاولت أن أمسكه ولكنه أزيل بعيداً |
Ben kaçmaya çalıştığım zaman, beni öldürmek istediler. | Open Subtitles | عندما حاولت الهرب, كانوا سيقتلوني |
Onu öldürmeye çalıştığım zaman bile beni yendi. | Open Subtitles | حتى عندما حاولت قتله، هزمني |
Onu kurtarmaya çalıştım, Daha da kötüsü, beni tasarruf yara. | Open Subtitles | و الأسوء ، عندما حاولت أن أساعده انتهى بي الأمر أنه هو من ساعدني |
Açmaya çalıştım ama boştu, sanki biri silmiş gibi. | Open Subtitles | عندما حاولت فتحه كان فارغا كأن شخصا ما محاه |
Annesi onu almaya çalışınca olay çıkartmıştı. | Open Subtitles | أراد أن يحتفظ بها و قام بنوبه غضب عندما حاولت أمه أن تأخذها منه |
Ve o kadar uzun süredir tuvaletteymişim ki, ayaklarım uyuşmuş, bu yüzden ayağa kalkmaya çalışınca kendi kusmuğumun üstüne düştüm. | Open Subtitles | وجلست على كرسيّ الحمام طويلاً حتى نملت قدماي، عندما حاولت الوقوف وقعت في قيئي |