Diyorlar ki, Afganistan'da Sovyetler... senin adını duyunca tanklarıyla kaçıyormuş, öyle mi? | Open Subtitles | لقد قالوا إن في أفغانستان عندما سمع السوفيت اسمك هربوا من دبابتهم |
Doktor önce elini sıkmayı reddetti sonra da transeksüel olduğunu duyunca tüm istediği ona bir HIV testi uygulamak ve randevuyu sonlandırmaktı. | TED | أولًا: لم يصافح يديها، وثانيًا: عندما سمع أنها متحولة جنسيًا، كل ما أهتم به كان الحصول على اختبار فيروس الايدز وإنهاء الموعد. |
Bu gece gemiye bineceğinizi duyunca, kral size bir mektup yazdı. | Open Subtitles | عندما سمع الملك بأمر رحيلك الليلة، بدأ بكتابة رسالة لكِ |
Marswell ilk duyduğunda dehşete kapılmıştı ama sonra sakinleşip, bana iyi davranmaya başladı. | Open Subtitles | عندما سمع مارسويل بهذا لأول مرة كان غاضبا لكنه هدأ بعدها وكان رقيقا نوعا ما |
Kızının adını Portia olduğunu duyduğunda, dedi ki, 'Neden ismini bir araba markası koymuşlar? | Open Subtitles | عندما سمع ان اسم ابنتك هو بورتيا قال لماذا اعطوها اسم سياره |
Müdür patlamayı duyduğunda otoparktaymış. | Open Subtitles | إذاً كان المدير يعمل في المرآب عندما سمع صوت الإنفجار |
Seninle çalışacağımı duyunca, buna ihtiyacım olacağını düşündü. | Open Subtitles | عندما سمع بأنني سأكون زميلك,وجد أنني بحاجة لكل مساعدة يمكنني الحصول عليها |
"Bunu duyunca bana, neden geldiğin yere dönmüyorsun dedi..." | Open Subtitles | : عندما سمع هذا ، قال لي لماذا لا تعودى من حيث جئتى |
Geldiğimizi duyunca geyiğin nasıl yön değiştirdiğini görüyor musun? | Open Subtitles | شاهدي كم الأيّل سلك الإتّجاه المتغيّر عندما سمع بأنّنا قادمين |
Formülümü ve neler yapabileceğini duyunca kendini tutamadı. | Open Subtitles | لذا عندما سمع بشأن تركيبتي وماذا بإمكانها أن تفعل، |
V.D. Müdür Yard., ajanlarından birini alıkoyduğumuzu duyunca beni aradı. | Open Subtitles | نائب مفوض اداره الايرادات الداخليه اتصل عندما سمع أننا نحتجز أحد عملائه |
Bizim şef doktor olduğunu duyunca sevinçten aklını yitirdi. | Open Subtitles | قائدنا، عندما سمع أنها لديها رخصة طبية فقد عقله من الفرح |
Sürücüm vardı ama vebayı duyunca yaya olarak ailesinin yanına gitti. | Open Subtitles | كان هناك قائد, لكنه هرب على الأقدام عندما سمع بالطاعون ليكون مع عائلته |
Tam bir kanun ve düzen hastası, ...benim tahminin telefon dinlemelerini duyunca, pek rahat edemedi. | Open Subtitles | يبدو كرجل قانون ملتزم به وأخمن أنه عندما سمع عن موضوع التنصت لم يعجبه الأمر |
Yüzünü görmek seni tanımaya yetmedi, ama senin ismini duyduğunda, barkodunu okuduğunda, nakledilmiş doku bütün bu parçaları birleştirip senin kim olduğunu tanıdı. | Open Subtitles | ولكن عندما سمع اسمك وقرأ رقمك الكودي فالنسيج كان له القدرة على تجميع هذه الاشياء مع بعضها لتكوين ذاكرة عن من تكونين |
Uçakların çarptığını duyduğunda aşağı Manhattan'daydı. | Open Subtitles | هو كان في مانهاتن السفلى عندما سمع الطائرات ضربت |
Burası Melinda'nın kendisine seslendiğini duyduğunda Ben'in çıktığı yer. | Open Subtitles | من هنا خرج بين عندما سمع صوت ميليندا تناديه |
Yani salı günü Marshall o mesajı duyduğunda... | Open Subtitles | اذا في الثلاثاء عندما سمع مارشال الرساله |
Babam olanları duyduğunda çok garip bir tepki vermişti. | Open Subtitles | ابي كان له ردة فعل غريبة عندما سمع الاخبار كان |
Bir öncü olmak nasıl bir duygu? Oh... Müşterim bu resimleri geri almak istediğini duyduğunda, seninle görüşmek istedi. | Open Subtitles | ماهو شعور أن تكوني رائدة؟ عندما سمع المشتري أنكِ تريدين استعادة الصور، |
İhtiyarın onur madalyasını satmaya çalıştığını duyduğunda neredeyse Patron'da duygulanma sezinledim. | Open Subtitles | كدت أحس ببعض العواطف عندما سمع أن الرجل العجوز كان يحاول رهن وسام الشرف. |