"عن إيجاد" - Traduction Arabe en Turc

• bulamıyorum
• bulmak hakkında
• bulamıyor
• bulamıyoruz

Ama uyan bir şey bulamıyorum. İki kılıç, üç de bıçak denedim.
ولكنّي أعجز عن إيجاد السلاح الملائم، أعني، جرّبتُ سيفين و3 سكاكين

Şehri geçtim, hangi kıtada olduğunu bile bulamıyorum. Belki ona ait bir şeye ihtiyacın vardır.
أعجز عن إيجاد القارّة المتواجدة فيها ناهيك عن المدينة.

Son söylediğin, doğru karar verme gücünü bulmak hakkında söylediklerini gerçekten beğendim.
لقد أعجبني آخر ما قلت عن إيجاد القوة لإتخاذ القرارات السليمة

- O lanet büyü bulmak hakkında nasıl?
ماذا عن إيجاد تلك التعويذة اللعينة ؟

Şehrin yarısı işsiz. Bana bir tane bile yönetmen bulamıyor musun?
نصف المدينة عاطلة عن العمل أتعجز عن إيجاد مخرج متاح؟

Elinin altında o kadar kaynak olduğu halde bir tane adamı bulamıyor musun?
بكلّ ما تحت يديك من موارد تعجزُ عن إيجاد رجلٍ واحد؟

Bugünlerde her şeyi biliyoruz fakat bir nehrin kaynağını bulamıyoruz.
في الوقت الحاضر نعرف عن كل شيء ولكننا نعجز عن إيجاد مصدر نهر!

Son kurbanını bile bulamıyoruz.
حتى أننا عاجزان عن إيجاد ضحيته الأخيرة.

Şehri geçtim, hangi kıtada olduğunu bile bulamıyorum.
أعجز عن إيجاد القارّة المتواجدة فيها ناهيك عن المدينة.

Ben doğaüstü bir yaratığım ama hiçbir şey bulamıyorum.
أنا مخلوق خارق للطبيعة وأعجز عن إيجاد أيّ شئ.

Bu binayla ilgili hiçbit şey bulamıyorum.
أعجز عن إيجاد شيئًا حيال المبنى.

Çok kalabalık. Lo'yu hiçbir yerde bulamıyorum.
المكان يعجّ بالناس بحيث أعجز عن إيجاد "لو"

Kız kardeşini bulmak hakkında konuşalım.
والآن دعينا نتحدّث عن إيجاد أختك

Aşkı bulamıyor olmanın tek sebebi onu hak etmemiş olman.
سبب عجزكِ عن إيجاد الحبّ هو لأنّكِ لا تستحقّينه

Küçük deniz kızının prensini bulamıyor oluşunun tek bir gerçek sebebi olmalı.
فلنكن صريحين، هناك سببٌ واحد واضح لعجز حوريّة البحر عن إيجاد أميرها...

Bay Rich'i bulamıyoruz. Belli olduğu üzere...
لم نعد قدارين عن إيجاد السيد (ريتش) من الواضح...