Yaşadığımız asıl zorluk, gerçekte bu teleskoptan resim çekerken oldu. | TED | وأصبح التحدي الكبير هو أخذ الصور عن طريق هذا التلسكوب. |
Sabahtan beri önemli bir şey bulurum diye bu saçmalıklara bakıyorum. | Open Subtitles | قضيت صباحي كاملا أغربل عن طريق هذا الهراء أبحث عن شيء |
Aslında daktilo, gördüğünüz bu şey yüzünden yerinden oldu. | TED | وفي الواقع، الآلة الكاتبة تم إزالتها أساسا عن طريق هذا الشيء. |
Daha az hasta olanları alıp bu tedavi yoluyla neredeyse semptomsuz hale getirebilirsiniz. | TED | نستطيع معالجة المرضى في الحالات الأقل مرضاً، وأن تجعلهم مرة أخرى بلا أعراض عن طريق هذا النوع من العلاج |
Burası bizim laboratuvarımız ve bu aletle ilk ölçtüğümüz beyin sarsıntısını size göstermek istiyorum. | TED | إذاً هذا هو مختبرنا، وأريد أن أعرض عليكم أول ارتجاج دماغي قسناه عن طريق هذا الجهاز. |
Bütün personel sahte kurbana bu telsizle bağlı olacak. | Open Subtitles | كل الأفراد سيُربطون بالشرك عن طريق هذا الراديو |
Girişi bu bilgisayardan yapmamış o yüzden neye eriştiğini göremiyorum. | Open Subtitles | كلاّ، هو لم يدخل عن طريق هذا الكمبيوتر لذا لا أعلم على ماذا كان يعمل |
bu basın konferansı sayesinde, her şeyi çözümlemek istiyordu. | Open Subtitles | وأرادت أن تظهر الحقيقة عن طريق هذا اللقاء الصحفي |
Karınızın cesedini alan kimse bu malzeme asansörüyle morga çıkmış. | Open Subtitles | أيّا كان من أخذ جثة زوجتك.. فقد وصل إلى المشرحة عن طريق هذا المصعد.. |
Sanıyorum ölümü oldukça büyüleyici olan kalbi üzerindeki bu küçük çaplı delikten olmuş. | Open Subtitles | أعتقد أنّ الموت جاء عن طريق هذا الثقب الرائع صغير القطر لقلبها. |
Biliyor musun bence sen de bu mükemmel sanatçıya kendi portreni yaptırmalısın. | Open Subtitles | كنت تعرف ما. يجب عليك أيضا الحصول على صورة جعلت لنفسك عن طريق هذا الفنان المدهش. بجدية |
Geçen sefer bu adamı fırlattığında dehşettin! | Open Subtitles | أخر مرة أنت ألقيت أرضاَ عن طريق هذا الشخص, وكنت متشدداَ. |
Mikrobotlar bu nöro iletici ile kontrol ediliyorlar. | Open Subtitles | الروبوتات المصغرة يتم التحكم فيها عن طريق هذا الناقل العصبي |
Papaz Mike'ın bu adamla bir anlaşması vardı. | Open Subtitles | تم التعاقد مع القس مايك عن طريق هذا الرجل |
bu konuda master yaptım. | Open Subtitles | بدأت دراستي في الماستر عن طريق هذا الكتاب أنه جيد نوع ما |
İstihbaratımız, bu tabutun içindeki yurt dışına bir şeyler kaçırıldığını söylüyor. | Open Subtitles | معلوماتنا تقول بأن هناك شيئاً يتم تهريبه خارج البلاد عن طريق هذا التابوت |
Şu anda bu düğmeden motor gücü minimum ayarda. | Open Subtitles | وفي تلك اللحظة، جعلَتُ المُحرِّك يعمل بأقلِّ طاقته عن طريق هذا الزر |
- bu görüntü sayesinde Hanbyul No 1'deki soğutulmuş su tankında sıvı seviyesinin düştüğünü fark ettiler. | Open Subtitles | عن طريق هذا الفيديو، اكتشفوا بأنّ مستوى تدفق السائل في خزّان التبريد في مُفاعل هانيول 1 انخفض. |
Annex yandaki binanın beşinci katında. Buradaki merdivenlerden gideceğiz. bu binada değil mi? | Open Subtitles | الملحق متواجد في الطابق الخامس من المبنى التالي, يجب أن نذهب عن طريق هذا الدرج |
bu kültürel devinimden dolayı açığa çıkan piyasa güçleri, artan vergilerin, fiyatların ve kiraların artması gibi görünen ölçüde durdurulamaz ve kaçınılmaz döngüyü kapsıyor. | TED | القوى التجارية التي تم إطلاقها عن طريق هذا الزخم الثقافي عادة ما تشمل ما لا يمكن منعه كما يبدو من إرتفاع محتوم في الضرائب والأسعار والإيجارات. |