Bu arada, şunu yapmayı kes. | Open Subtitles | ثلاث مرات, وبالمناسبة, توقف عن فعل ذلك.. |
Tamam Amy, şunu yapmayı kes artık! | Open Subtitles | ايمي، كنت قد حصلت على التوقف عن فعل ذلك! |
Birbirimize bunu yapmaya bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نتوقف عن فعل هذا لأحدنا الآخر |
"Ona katiyen bunu yapmayı bırak demem" dedim. | Open Subtitles | قلت لها: سأخبر سييد شيريس لتتوقف عن فعل ذلك هذا خطأ |
Pek çok kez olanları değiştirmek için bir şey yapma şansımız olmadı. | Open Subtitles | كثيراً ما عجزنا عن فعل أي شيء لتغيير ما كان يجري حولنا |
O yüzden şu yağcılığı keser misin? | Open Subtitles | لذا هل يمكن أن تتوقف عن فعل هذة السخافات؟ |
Savaş başlığının bize karşı kullanılmasına engel olabilmek için gerekli olan her ne ise yapılmasından bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أتحدث عن فعل اللازم لمنع هذا الصاروخ من استخدامه ضدنا |
Çenenizi kapayın ve Kesin şunu ! | Open Subtitles | لما لا تخرس وتتوقّف عن فعل هذا ؟ |
Bunu yapamam.Koç bu gece resmen işi teklif etti. | Open Subtitles | لا يمكننى التوقف عن فعل هذا المدرب عرض علىّ الوظيفة رسمياً تلك الليلة |
Beş kişiden birinde görülür. Şunu yapmayı kes! | Open Subtitles | واحد من كل خمسة أشخاص لديهم هذا - توقّفِ عن فعل هذا - |
Biliyorum! Şunu yapmayı kes! Hep böyle yapıyorsun! | Open Subtitles | أعرف، كفّي عن فعل ذلك تفعلينه دائماً |
Patrick hayatım, lütfen şunu yapmayı kes. Onu hasta edeceksin. | Open Subtitles | باتريك" أرجوك كف عن فعل هذا" ستجعله يُصاب بالأعياء |
Şunu yapmayı kes. | Open Subtitles | حسنا. انت يجب ان تتوقف عن فعل ذلك. |
- İnsanlar bunu yapmaya bir son verecekler mi? | Open Subtitles | هل سيتوقف الناس عن فعل ذلك؟ |
Bunu yapmaya bir son vermelisin, Q. | Open Subtitles | يجب ان تتوقف عن فعل ذلك كيو |
Bunu yapmaya bir son vermeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نتوقّف عن فعل هذا. |
Andy, yapman gerekenleri yapmayı bırak. | Open Subtitles | آندي , توقف عن فعل ما تفترض أن عليك فعله |
- Bana öyle demeyi bırak. - Öyle yapmayı bırak o zaman. | Open Subtitles | توقف عن مناداتي بهذا توقفي عن فعل هذا اذن |
Şimdiden gereksiz şeyler yapmayı bırak. | Open Subtitles | توقف عن فعل الأشياء الغير ضرورية |
Arkadaşın suçlu. O yüzden bunu yapma. | Open Subtitles | يجب ان تتوقف عن فعل هذا , لان صديقك مخطا |
Önemli olan hiçbir şeyi rekabete dönüştürmeden yapma yeteneğine sahip değil. | Open Subtitles | إنها عاجزة عن فعل أيّ شيء مهم دون تحويله للعبة تربحها هي |
Nereye gittiğini bilmiyorum. Fakat onu takip edeceğim. Şunu yapmayı keser misin? | Open Subtitles | لا أعلم إلى أين تذهب لكني سأتتبعها هل تتوقف عن فعل ذلك؟ لا أعلم كيف يرتبط هذا بنظرية القتل لك |
Şunu yapmayı keser misiniz lütfen? | Open Subtitles | أوه هل يمكن ان يتوقف الجميع عن فعل هذا ؟ |
Ama korkularımızın doğruları yapmamıza engel olmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لكن لا يمكن أن ندع خوفنا يوقفنا عن فعل الصواب |
- Şunu yapmayı Kesin, çocuklar. Özür dilerim, tamammı? | Open Subtitles | توقف عن فعل هذا أنا آسفة حسناً |
Bunu yapamam.Koç bu gece resmen işi teklif etti. | Open Subtitles | لا يمكننى التوقف عن فعل هذا المدرب عرض علىّ الوظيفة رسمياً تلك الليلة |