Bu sabah gözlerimi açmadığım ve üzüntü hissetmediğim hatırladığım kadarıyla ilk sabahtı. | Open Subtitles | اليوم صباحا كان اول يوم ربما افتح عينى و لا اشعر بالحزن |
Gözlerimin içine bakıp, beni sevdiğini söyleyebilir misin hâlâ? | Open Subtitles | هلا نظرتِ فى عينى وتخبرينى أنكِ تحبينى الآن ؟ |
Sıcak toprağa uzanmak istiyorum Gözlerim kapalı, burnumda da çamur kokusuyla. | Open Subtitles | أريد أن أستلقى على الأرض الدافئة وأغمض عينى وأشم رأئحة الوحل. |
Donald, lütfen şu ışığı kapat. Direkt Gözüme geliyor. | Open Subtitles | دونالد أرجوك اطفىء هذا الضوء انه يشع فى عينى مباشرة |
Ne yazık ki, hiçbir doktor benim gözümü geri getiremez. | Open Subtitles | يا للخسارة ، لا يستطيع أى طبيب أن يعيد اٍلى عينى |
Karım gözümün önünde öldürüldü ve kızım düşmanımın elinde büyüdü. | Open Subtitles | وفى المقابل خسرت كل شىء. زوجتى قُتلت أمام عينى وطفلى سرق ليربى بواسطة عدوى |
gözüm kötü, sağ dönüşleri yapamıyorum. | Open Subtitles | انا لا استطيع ان انعطف جيدا بسبب عينى المصابه |
Ve o göz uzmanı, Gözlerime bakmakla uğraşmadı. | TED | و ذلك الأخصائي لم يكلف نفسه عناء فحص عينى. |
Ne zaman gözlerimi kapasam oğlumun o günkü halini görüyorum. | Open Subtitles | كل مرة أغمض فيها عينى أرى إبنى فى ذلك اليوم. |
Bunu dileyip, gözlerimi kapayarak üç defa etrafımda dönmüştüm. | Open Subtitles | حين تمنيت ذلك و أغلقت عينى و قمت بالدوران ثلاث مرات |
Sonunda bir gece kızamıktan ateşler içinde yanıyorken gözlerimi kapadım ve Şeytan'a yalvardım. | Open Subtitles | ، حتى ذات ليلة ، كنت أغلى من الحصبة . أغلقت عينى وصليت إلى الشيطان , عزيزى إبليس |
Gözlerimin içine bakıp, beni sevdiğini söyleyebilir misin hâlâ? | Open Subtitles | هلا نظرتِ فى عينى وتخبرينى أنكِ تحبينى الآن ؟ |
Dün gece Gözlerimin bana oyun oynamış olabileceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد فكرت فى الليلة الماضية أن الظلام ربما يخدع عينى |
Gözlerim asla sende gördüğümden üstün bir güzellik bulamaz. | Open Subtitles | لن ترى عينى أبدا جمالا مثل جمالك لن يأخذك أحد أبدا من بين ذراعى |
- Yıllar boyunca Gözlerim olayları kendileri görebilecek derecede tecrübe kazandı. | Open Subtitles | أنظر , يمكننى أن أريك على مر الأعوام أعتادت عينى على النظر إلى حقيقة الأشياء يا سيدى |
Geçen gün dudağıma , bugün Gözüme bütün bu ne! | Open Subtitles | اليوم الماضى ضربتنى على فمى و اليوم عينى ما هذا كله؟ |
Bu kalemi Gözüme sokmamı düşündürecek kadar yakışıklı. | Open Subtitles | انه لطيف جدا بحيث افكر ان اضع ذلك القلم فى عينى |
Hiçbir şey göremiyorum. gözümü açmalısın. Kes şunu, Mick. | Open Subtitles | انا لا استطيع فتح عينى لأرى اى شىء اقطعها،ميك |
Karım gözümün önünde öldürüldü ve kızım düşmanımın elinde büyüdü. | Open Subtitles | زوجتى قُتلت أمام عينى وطفلى سرق ليربى بواسطة عدوى |
Ne yazdığınızı okuyordum. gözüm takıldı. Affedersiniz. | Open Subtitles | لقد كنت اقرأ ما تكتب انها فقط عينى المتجوله |
Albay Race! Gözlerime inanamıyorum! Nasılsın? | Open Subtitles | كولونيل رايس, انال لا اصدق عينى كيف حالك؟ |
Eğer oturursam, o zaman gözlerimle ne yaptığıma odaklanabilirler, anlıyor musun? | Open Subtitles | أنا لو قعدت فهيركزوا على حركة عينى فاهمنى؟ |
- Birkaç tanesine göz koydum. - Birkaç tanesine demek? | Open Subtitles | أنى اضع عينى على البعض منهم البعض , نعم ؟ |
Bak. Bu sol gözümde 21 dikiş var. | Open Subtitles | أنظر الى هذا لدى 21 غرزة فوق عينى اليسرى |
Evet, şu benim cam gözümden dolayıdır - kendine ait bir zihni var. | Open Subtitles | نعم, انها عينى الزجاجية تنحرف هكذا ان لها عقلها الخاص |
Ama onları idare edebilirdim. Onlar hiçbir katilin gözlerine bakmamıştı. | Open Subtitles | كنت سأتعامل معهم إنهم لم ينظروا فى عينى قاتل أبدا |
"Eve tam saat 9:26'da geldi." derken gözlerimde gözyaşları olacak. | Open Subtitles | سيكون هناك دموع فى عينى حين اقول لقد عاد ليونارد فى 9.26 بالتحديد |
Lütfen Gözümdeki bağı çözün. Söz veriyorum bağırmayacağım. Söz veriyorum. | Open Subtitles | إنزع هذا من عينى أعدك بأننى لن أصرخ أنا أعدك |