Eve bir baskın düzenlemek o kadar zor olmasa gerek. | Open Subtitles | لا يجب أن يكون صعباً أن تشنّ غارة على المنزل. |
baskın var. Polis her evi arıyor. | Open Subtitles | إنها غارة, الشرطة تفتش البيوت واحداً واحداً |
Biliyor musun, annenin sesi bazen hava saldırısı sireni gibi çıkıyor. | Open Subtitles | تَعْرفُ كَمْ أحياناً صوت أمّكَ يَبْدو مثل صفاَّرة إنذار غارة جويةِ؟ |
Bertram'a ve onun ordusuna hava saldırısı düzenleyip bir darbe vuracağız. | Open Subtitles | نحن في طريقنا لإطلاق غارة جوية ضخمة على بيرتروم و جيشه |
Bu koloniler bu zamana kadar barış içinde yaşadı fakat işçiler ortaya çıktığında, kuluçka baskını adı verilen hadise de başlar. | TED | تتعايش هذه المستعمرات بسلام حتى الآن، لكن بمجرد ظهور العمّال، يبدأ ما يعرف بظاهرة غارة الحضنة. |
Bir zamanlar tanıdığım bir adamın, karısı bir baskında alınmıştı... | Open Subtitles | ، أعرف رفيقآ لى ذات مره زوجته خطُفِت اثناء غارة |
Annemi, Ateş Ulusu saldırısında kaybettik. Bu kolye bana ondan kalan tek şey. | Open Subtitles | لقد فقدت أمي في غارة لأمة النار وهذه القلادة هي كل ما تبقى منها |
Siyu'lara karşı baskın yapmak isteyen gönüllüler var mı? | Open Subtitles | هل يريد أى منكم التطوع فى غارة ضد السوز؟ |
Adamlar, Emmet çatıdan inince bir baskın olduğunu düşünmüşler ve kaçmışlar. | Open Subtitles | و الذين اعتقدوا أنه كانت غارة عليهم لما أتى من السقف , فهربوا |
Çünkü USIDent, yanlış ihbarlara dayanarak mahallemin evlerine baskın yapıyor. | Open Subtitles | وذلك لأن اللجنة الجمهورية كانت تشن غارة على منزل جارى طبقا لمعلومات خاطئة |
Yeni bir baskın için Ajan Ryan ile konuşacağım. Gideon ve Reid'e ilet. Tamam. | Open Subtitles | سأجعل العميل ريان ينفذ غارة اخرى وسأخبر ريد وغيديون |
Gazze'deki bir polis yerleşkesinin önünde, Gazze'deki ilk savaş sırasında, İsrail hava saldırısı yerleşkeyi tahrip etmeyi başardı ve burnum kırıldı. | TED | أمام مجمع شرطة في مدينة غزة خلال الحرب الأولى في غزة، غارة جوية إسرائيلية تمكنت من تدمير المجمع وكسر أنفي. |
Hava saldırısı. Projektörler söndü. Hadi! | Open Subtitles | انها غارة جوية الأضواء الكاشفة توقفت , تعال |
Tek bildiğim, önceki çocuklarınkinde hava saldırısı filan olmamış. | Open Subtitles | كلّ ما أعرفه ان رجال الطاقم قالوا انهم لم يشاركوا في أي غارة جوية منذ آخر مرّة. |
- Düğün yapıldığı iddiası, tamamen yalan. - Teknik olarak, bu bir insansız hava aracı saldırısı değildi? | Open Subtitles | إنّه محض هراء، هذا ادعاء الزفاف تقنيا، لم تكن حتى غارة طائرة آلية |
Norveçteki komando baskını tamamen bir İngiliz projesiydi. | Open Subtitles | ان غارة قوات الكوماندوز على النرويج ستتم بواسطة قوات بريطانية حصراً |
Bu bana muhtemelen cephaneliğe girmeme ve bir baskında önde olmama izin verecekti. | Open Subtitles | مما يجعلهم يسمحون لي بالدخول إلى مستودعات الأسلحة أو أشارك في غارة جوية |
Biz oradan ayrıldıktan birkaç gün sonra bir hava saldırısında vuruldu. | Open Subtitles | بعد ايام معدودة من مغادرتنا قتل في غارة جوية |
Crosby bir baskına daha gittiğinizi öğrenirse, hepimizi eve postalar. | Open Subtitles | إن اكتشف كروسبي اشتراككما في غارة أخرى فسينهون عملنا هنا |
7 eylüldeki saldırı sonrası, birçok kurtarma görevlisi ve itfaiyeci 40 saat aralıksız çalıştı. | Open Subtitles | بعد غارة السابع من سبتمبر عمل أكثر عمال الأنقاذ مثل رجال الأطفاء لأربـعـون سـاعـة مـتـواصـلـه بـلا تـوقـف |
En kısa zamanda bir akın planı yapmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نعدَّ غارة في أقرب وقت. |
Hava akını var. Lşıldakları söndürdüler. Haydi! | Open Subtitles | انها غارة جوية الأضواء الكاشفة توقفت , تعال |
Ragnar burada değil. Adamlarıyla beraber akına gittiler. | Open Subtitles | راجنر) ليس هنا)، هو والرجال ذهبوا في غارة. |
Ama Robert orada değildi. Bir baskının ardından Rio Grande'nin karşı kıyısına geçmişti. | Open Subtitles | لم يكن (روبرت) موجوداً بل كان مشاركاً في غارة في الجانب الآخر لـ(ريو غراند) |
Royal Air Raid Alhelmzhafn ve Aralık 39 | Open Subtitles | غارة الطيران الملكي على ويلهلمزهافن في ديسمبر 39 |
saldırıda diğerleri de gitti. Şimdi de pantolonumu bombaladınız. | Open Subtitles | ثم غارة بعد غارة ، ثيابى الأخرى قطعت و الآن تم قصف سروالى |
Bayanlar baylar, bu bir baskındır. Yerlerinizde kalın. | Open Subtitles | أيها السيدات و السادة، هذه غارة ابقوا في مقاعدكم. |
Dün kardeşin, yazın yapılacak baskınları konuştu. | Open Subtitles | بالأمس شقيقكَ تحدّث عن غارة صيفية. |