Gizemli kalırlar, gözlerimizi üzerlerinden alamayız. | TED | تظل غامضه و لا يمكننا أن نرفع أعيننا عنها |
Bak Wilma, senin çekici, Gizemli ve zeki bir maceraperest olduğunu ve... gözünün uluslararası entrikalardan başka bir şey görmediğini biliyorum ama... | Open Subtitles | أعلم انك ساحره و غامضه في مغامرتِك وأنك مشغوله البال بخصوص الخداع العالمي و كل هذا |
Diyelim ki ortada bir kadın, Gizemli bir kadın var kadın mı erkek mi olduğu kadar Gizemli. | Open Subtitles | ويقولون هناك امرأهامرأه غامضه وكما هو الحال في الامر الغامض اذا كان رجل او امراه |
Sayın yargıç, mahkemeyi sıkıcı istatistik alıntılarıyla, gerontoloji çalışmalarıyla, belirsiz edebi göndermelerle sıkmayacağım. | Open Subtitles | سيادتك ,أود أن لاأظن أن المحكمه ستحتمل تلاوة من الإحصائيات الجافه ,دراسات في علم الشيخوخه و مراجع أدبيه غامضه |
Okuyan herkesin istediği yöne çekebileceği kadar belirsiz yazılmış. | Open Subtitles | انهم تركوها غامضه بما فيه الكفايه اى شخص يمكن ان يقرا هذا ما يكن ما يريدون |
Evet. Gizemli ve yakışıklı prensin. Gülsuyuyla yazılar yazan. | Open Subtitles | أنت غامضه أيتها الاميره و المفتونه بهرائه الموسيقي |
Jason Lawrence gökte mavi ışıklar gördüğünü ve Gizemli bir biçimde nefret ettiği ton balığından üç kutu yediğini söyledi. | Open Subtitles | جايسون لورينس قال بأنه رأى نور أزرق في السـماء ثم تم إرغامه بطريقة غامضه على أكل 3 علب تونه طعام كان يكرهه |
Elinde Gizemli bir bandaj var ve bir tanık Todd'un kavanozu düşürüp kaçtığını görmüş. | Open Subtitles | لدية ضمادة غامضه على يده و لدينا شاهد عيان رأه يسقط الوعاء ويهرب |
Gizemli yollar ileriye, ileriye, ileriye, doğru gidiyor. | Open Subtitles | طرق غامضه تقود الى ما بعد مابعد |
Gizemli bir kayboluşum olsun istemiyorum. | Open Subtitles | .لا أريد أن أختفى بطريقه غامضه |
Güzel, Gizemli kadın, ölümcül, politikacı canavar adam... | Open Subtitles | امرأة غامضه و وجميله ووحش سياسي قاتل |
Gizemli kadın, ha? | Open Subtitles | امرأة غامضه ؟ ؟ |
Ben göz alıcı biri değilim. Gizemli de değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ غامضه ولا فاتنه |
Gizemli birisi. | Open Subtitles | انها غامضه قليلا |
Gizemli kız değil. | Open Subtitles | انها ليست غامضه |
- Gizemli? | Open Subtitles | غامضه ؟ |
Gizemli kız falan değil. | Open Subtitles | ليست غامضه |
Hayır, yani biz ilişki sonrası, tanımlanmayan, belirsiz, dönüşümlü... | Open Subtitles | نعم, لا, نحن.. تعلمين , نحن في علاقة متوقفه , غير محدده , غامضه , انتقاليه |
Seni iki haftadır görmedim ve resmen "belirsiz" olmuşsun. | Open Subtitles | لم أركِ لمدة أسبوعين, والأن أنتِ غامضه عرقياً. |
Anlıyorum ama ben belli belirsiz imalarda bulunursam bu söz verdiğim anlamına gelir. | Open Subtitles | انا افهم ولكن عندما اقوم بوعد ملمح صيغ بعبارات غامضه |