"غرفةً" - Traduction Arabe en Turc

    • oda
        
    • odada
        
    • odası
        
    • odamız
        
    • odaya
        
    Sonra da tekrar gelip boş oda var mı diye sordu. Open Subtitles وبعد فترة. . جاءَ ثانيةً و سَألَني إذا كَانَ عِنْدي غرفةً
    Evet, hanımefendi için bir oda ayarlamak istiyorum lütfen. Evet, hemen. Open Subtitles أجل, أريد أن أنظم غرفةً للسيدة الأولى رجاءً, أجل , فوراً
    Affetmek sadece kalbinde sade bir oda bağışlamaktır. Open Subtitles هو فقط.. أن تُعطي غرفةً بسيطةً في قلبك..
    Beşimiz aynı odada kalacağımız için biraz endişeliydim ama tek geceliğine ne bileyim, eğlenceli olabilir. Open Subtitles بينما يتم معالجته حصلتُ لنا على آخر غرفةً في فندقٍ مجاور كنتُ قلقةً قليلاً بشأن مشاركتنا نحن الخمسة
    Bu sefer düzgün bir oda kullanın, malzeme odası değil. Open Subtitles و هذه المرّة، استخدما غرفةً فعليّة لا غرفةَ صيانة
    - Sorun değil. Sanırım bir odamız var. Open Subtitles لا بأس، أعتقد أنّ لدينا غرفةً فارغة
    Koridorun sonunda sana bir oda ayarlandığını sanıyordum. Open Subtitles قد يظن المرأة أنه لم يرتب لك غرفةً في الطرف الآخر للقاعة
    Kalede sana hoş bir oda vereceklerine pek güvenme. Open Subtitles لا تعتمد عليهم بإعطائك غرفةً جيدة في القلعة
    Sınav için psikiyatride temiz, sakin bir oda buldum. Open Subtitles وجدتُ لك غرفةً جيّدةً وهادئةً في قسم الطب النفسي لتجريَ امتحانك
    Özel Tim buraya geldiğinde, canlı görüntümüz olacak ve binayı oda oda arayacağız. Open Subtitles عندما يصل فريق القوات الخاصة سيكون لدينا الفيديو وسنمسح البناية غرفةً بغرفة
    Neden kilerim ortak bir oda oldu, öğrenebilir miyim? Open Subtitles سترى هل لي أن أستفسر لماذا أصبح مخزني غرفةً عامة؟
    Motelde bir oda kiraladığını öğrenene kadar izini kaybettiğimizi düşündük. Open Subtitles لقد ظننا ان الدليل كان ميتاً حتى ادركنا انهُ إستأجرَ غرفةً في النزل
    Evet, bu adam benden bir oda kiralıyor sonra kalkıp bir de taksi hizmeti sunuyorum. Open Subtitles أجل، هذا المهرّج يستأجر غرفةً منّي، وفجأةً أصبحت سائقه الشّخصيّ.
    Tecavüz artı cinayet olan bir motelde kim oda ayırtmak ister? Open Subtitles من سيحجز غرفةً في فندق القتل و الإغتصاب هذا
    Lazanyası dillere destandır ve aynı zamanda misafirhanesi var,.. ...idareten bir oda ayarlarız. Open Subtitles تُحضّر لازانيا ممتازة و تدير حانة، لذا مؤكّد أنّنا سنجد لك غرفةً إلى أنْ تجد منزلاً.
    Değer biçilecek çok şey olsa da bu oda temkinli değil. Open Subtitles وليست هذه غرفةً حذرة وإن حوت كثيراً مما يُقلق
    Yine söylüyorum, bu sadece geçici bir yaşam alanı sana daha uygun bir oda bulana dek. Open Subtitles وهذه الحجرة هي مؤقتة مجدداً إلى أن نجد لك غرفةً مناسبةً أكثر لك
    Tam pansiyon oda, içki ve sigara. Open Subtitles إطرحْ غرفةً وإستقلّْ، الخمر والأدخنة.
    Yer altına inşa ettiği bir odada öldürüldü. Open Subtitles قُتلتُ في غرفةً بناها تحت الأرض .
    -Aşağıda bir oyun odası var. Pingpong falan var. Open Subtitles -لديهم غرفةً ألعاب في الطابق السفلي
    Onun için odamız var mı? Open Subtitles -ألديك غرفةً له؟
    Bir keresinde büyükannem beni gece boyunca karanlık bir odaya kilitlemişti. Open Subtitles جدتي أغلقت عليّ مرة غرفةً مُظلمةً لليلة كاملة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus