| Büyük miktarda fildişi, mücevher ve İspanyol altınıyla beraber battı. | Open Subtitles | وقد غرقت مع شحنة ضخمة من العاج والجواهر والدبلون الإسباني |
| Abisine olduğu gibi. Balık kazanında boğuldu. Sorumluluk senin, Martinez. | Open Subtitles | غرقت في حوض السمك و أنت تتحمل ذلك يا مارتينيز |
| Polis, yazarın boğulmuş olabileceğinden şüphelense de, kaçırma ihtimalini de gözden ırak tutmuyor. | Open Subtitles | الشرطة تشك في أنها قد غرقت ولايستبعدون إنها قد اختطفت |
| Kız kardeşinin 19 yaşında boğulduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لقد قالت بأن أختها قد غرقت و هي بعمر التاسعة عشرة |
| Bu gemi enkazı İsa'nın doğumundan 100 yıl önce batmış. | TED | هذه الحطام لسفينة غرقت قبل ميلاد المسيح ب100عام |
| Rüzgar uludukça, karanlıkta Boğuldum. | Open Subtitles | على عزيف الرياح غرقت في الظلام |
| Gemi, güneyde Robben Adası ve kuzeyde Dassen adası arasında bir yerde battı. Ve bunlar penguenlerin en çok üredikleri adalardan ikisi. | TED | غرقت السفينة بين جزيرة روبن جنوبًا وجزيرة داسين شمالًا جزيرتان رئيسيتان للبطاريق |
| İçinde olduğun gemi... Evet, gerçekten battı... | Open Subtitles | نعم, السفينة التي كنتَ على متنها قد غرقت. |
| İsyanın başarı umudu Alman silahları ile beraber battı. | Open Subtitles | غرقت أحلام الثورة مع غرق الأسلحة الألمانية |
| Bu kadın görünüşe göre yüzme havuzunda boğuldu, bu durumda ciğerlerini inecelerken, klor izi olup olmadığına bir bakıver. | Open Subtitles | الواضح أن المرأة غرقت في حوض السباحة لذا حين تتفحص رئتيها " ابحث عن أي دليل لمادة " الكلورين |
| Antonyo'nun gemisi battı Gemideki herkes boğuldu ve bütün kargo kayboldu. | Open Subtitles | سفينة أنطونيو تحطّمت غرقت بكل حمولتها كلّ البضائع فقدت |
| Bir keresinde bir yaz kampında, cesaret oyununda bir kızı öpmüştüm, ama daha sonradan boğuldu. | Open Subtitles | ومرة في مُخيم صيفي، قبلت فتاة على تجاسر، بعد ذلك غرقت |
| 7 yaşındayken havuzda boğulmuş. | Open Subtitles | قدّ غرقت بذلك الحوض حينما كانت بالسابعة من عمرها. |
| Arabasında sıkışıp boğulmuş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو انها علقت داخل سيارتها و غرقت لابد انه كان فظيعا |
| Yani boğulmuş... veya yangında ölmüş olabilir mi? | Open Subtitles | أقصد, هل يمكن أن تكون غرقت أو ماتت في حريق |
| Sana tüm hikayeyi anlattı mı, onun nasıl boğulduğunu? | Open Subtitles | هل أخبرك بالقصة كلها كيف غرقت كما يدعون؟ |
| Bu ise depoda tutulan prefabrik bir Roma tapınağı taşırken batmış. | TED | وهذة الآخرى غرقت حاملة بعض الأدوات التي صنعت قديماً في معبد روماني. |
| E- postalara, önerilere, cesaretlendirmelere Boğuldum. | Open Subtitles | لقد غرقت بـ... برسائل البريد، والنصائح والتّشجيع |
| Benim için büyük anlam taşır çünkü büyükannem bu kâse içinde boğulmuştu. | Open Subtitles | و التي تعني لي الكثير لأنها الكأس الكبيرة التي غرقت فيها جدتي. |
| Radyo Karaboudjan'ın battığı haberini vermişti. | Open Subtitles | لقد أذيع فى الراديو أن كاربودجان قد غرقت |
| Anlaşılan buradan vurmuş. Crewman: 6 nolu kazan dairesi tabandan 8 fit su altında. | Open Subtitles | لقد غرقت لثمانية أقدام والمؤشرات تشير للأسوأ |
| Aynen. Onlar ise Oregon'da 1966'da boğularak ölen ailenin evinde yaşadılar. | Open Subtitles | بالضبط, هذا الأمر بدأ من عام 1969 عندما غرقت أول عائلة |
| Bugün kasabamız, yağsız puding denizinde boğulan hassas terbiyesinden kalan ne varsa hepsini yitirdi. | Open Subtitles | اليوم، فقدت مدينتنا ما تبقى لها من هشاشة أخلاقها غرقت في بحر من الحلوى قليلة الدسم |
| -Belki bilerek yapmadın ama bir gemi batarsa, sızıntıları en son kontrol eden ihmalkarlık etmiş demektir. | Open Subtitles | حسنا,ربما ليس عن قصد لكن اذا غرقت سفينة اخر شخص تفحصها لوجود تسربات يعتبر هو المهمل |
| Aileme geminin çatışmada battığını söylediler ama ben ne gördüğümü biliyorum. | Open Subtitles | اخبروا عائلتي انها غرقت في معركة و لكني اعرف ما رأيت |
| Az kalsın boğuluyordum. | Open Subtitles | تعلم .. تقريبا غرقت و علي كل شيء |
| O bordürlere çok hızlı vurdu, kontrolü kaybetti toprak setten aşağı düştü, arabada boğuldu. | Open Subtitles | اخذت هذا الحاجز بسرعة , فقدت التحكم سقطت من الجسر غرقت في السيارة |