Katkıda bulunan herkesin burada listelendiğini görüyorsunuz ve bu, insanların gerçek isimleri ile sistemdeki isimlerinin Garip bir karışımından oluşuyor. | TED | سترون أنه قد تم ذكر جميع من ساهموا بالأسفل، وهو مزيج غريب من أسماء الناس الحقيقية وأسماء تسجيل الدخول لهم. |
Garip bir his oluyor içinizde, bir çeşit ustalık hissi, anneniz ve babanızdan daha fazla genel kültür bildiğinizde. | TED | هناك شعور غريب من البراعة يتملكك عندما تكون على علم ببعض الأشياء االصغائر التي لا يعرفها أحد من والديك |
Burada çok Garip bir gerçeklik baskı izi sendromu mevcut. | Open Subtitles | .هناك نوع جد غريب من النزيف خلال الواقع يحدث أمامي |
Umarım bu senin için sorun olmaz. Kafeden gelen yabancı. | Open Subtitles | أعني، وآمل أن ما يرام معك، غريب من المقهى. |
Bence bir beyefendinin bir leydiyle konuşması için Garip bir yol. | Open Subtitles | مازلت أعتقد بأنه تصرف غريب من رجل محترم ليتحدث مع سيدة |
Yani, dik duran, sıska kollu Garip bir çeşit kertenkele olduğu düşünülebilir. | Open Subtitles | قد تعتقد أنها نوع غريب من السحالي الممدودة الأطراف التي تقف بإستقامة |
yatıştırılamaz bir iyimselik, tevazu ve gözüpekliğin Garip bir karışımı vardı. | TED | تفاؤل لا هوادة فيه خليط غريب من التواضع والجرأة |
Garip bir şaka anlayışı. Kafamı baltayla keseceklermiş. | Open Subtitles | نوع غريب من الدعابة قطع الرأس بالملفوف المخلل |
Jean-François Afrika'dan garip, bir çeşit yaratık getirmiş. Sonra hayvan doğurmuş. | Open Subtitles | أحضر " جان فرانسوا " وحش غريب من أفريقيا وضعت صغارها |
Jean-François Afrika'dan garip, bir çeşit yaratık getirmiş. Sonra hayvan doğurmuş. | Open Subtitles | أحضر " جان فرانسوا " وحش غريب من أفريقيا وضعت صغارها |
Pekala, Garip bir kan karışımımız olduğuna göre, birilerinin kendini kestiğini söyleyebiliriz. | Open Subtitles | بمعرفة الآن أنه مزيج غريب من الدم من الآمن القول أن شخص جرح نفسه |
İçimde Garip bir korku var! Çok huzursuzum! | Open Subtitles | كنت اشعر بشعور غريب من الخوف وعدم الراحة كلما اردت اخبارهم |
Omurgasının içine Garip bir sıvı koydular. | Open Subtitles | كان يجب عليهم وضع نوع غريب من السوائل فى عموده الفقرى |
İçimde Garip bir korku var! Çok huzursuzum! | Open Subtitles | كنت اشعر بشعور غريب من الخوف وعدم الراحة كلما اردت اخبارهم |
Babamı asla unutmayacağım, bana hiç sormadan beni Garip bir gezegene nasıl getirdiğini ve şimdi de uyum sağlamayı nasıl reddettiğini. | Open Subtitles | لن انسى والدي ابداً، كيف انه احضرني الى كوكب غريب من غير حتى ان يسألني، و بعدها كيف رفض التأقلم |
Odasını eskisi gibi yerleştirmek o kadar Garip bir davranış değil. | Open Subtitles | انظروا، عندما كنت تفكر في ذلك، وضع مرة أخرى غرفتها هو حقا لا أن غريب من رد فعل. |
Son 25 yıldır ne yaptığını söylemeyen kardeşim için Garip bir soru. | Open Subtitles | سؤال غريب من الأخت التي لم تخبرنا أين كانت في آخر 25 سنة |
- Albuquerque'ya DC'den gelen birinin eşliğinde birkaç yabancı gelecek olursa seni temin ederim, buradaki insanlar işlerini, evlerini kapatır ve biz gidene kadar da ortaya çıkmazlar. | Open Subtitles | يقودهم غريب من العاصمة فإنني أعدك فإنني أعدك بأن الناس هنا سيفلقون المقطورات و يصمتوا إلى ان نرحل |
"Hiçbir yabancı ordu Amerikan topraklarını işgal edemedi." | Open Subtitles | لم يتمكن أى جيش غريب من إحتلال الأرض الأمريكية |
- Bir Killjoy için Garip bir seçim. | Open Subtitles | - وهو أختيار غريب من قبل صائد المتعة - بصراحة |