"غضبى" - Traduction Arabe en Turc

    • Öfke
        
    • kızdırmaya
        
    • öfkem
        
    • öfkemi
        
    • öfkemin
        
    • kızdım
        
    • öfkeme
        
    Biraz keder, biraz Öfke, Biraz inkar... Open Subtitles إنه من الطبيعي أن يكون البعض حزانى، والبعض غضبى
    Haklı olduğunu düşündüğüm Öfke aklımı hayali planlarla doldurmuştu. Open Subtitles غضبى الذى كان يشعل خطتى الحذقة و المروّعة لم يكن سوى وهماً
    Peder Merrin. Beni kızdırmaya başladın, Peder. Open Subtitles ،"أيها الأب "ميرين بدأت تثير غضبى ، أيها الأب
    Annem her zaman bana öfkem üzerinde çalışmam gerektiğini söylüyor. Open Subtitles أمى تخبرى دائماً انى احتاج أن اتحكم فى غضبى
    Galiba tüm öfkemi senden çıkardım. Open Subtitles لذا فأعتقد أن ذلك كان السبب فى صب جام غضبى عليك أنت
    Ne öfkemin, ne de sizi hor görmemin umurunuzda olmadığından eminim. Open Subtitles أنا متأكد أن غضبى لا يعنى شيئا بالنسبة لك , آنسة آن كاي ولا حتى إزدرائى
    Beni konferanstan alması gerekiyordu. Gelmedi. Ben de buna kızdım. Open Subtitles كان من المفروض أن يقلنى بعد المؤتمر لكنه لم يظهر مما أثار غضبى
    Blair'e olan öfkeme odaklanmak, her zaman istediğim şeyi tekrar kaybettiğimle yüzleşmek, korkmaktan daha kolay gelmişti. Open Subtitles لقد .. لقد كان من الاسهل ان أركز على غضبى من بلير اكثر من مواجهة احتمال الحصول على ما اردته دوما
    Volkan patlar patlamaz şu Donanma yeni yetmeleri Öfke ve nefretimin ne denli büyük olduğunu da öğrenecekler. Open Subtitles عندما يثور هذا البركان هؤلاء الصعاليك فى البحريه... سيعرفون حجم غضبى وكراهيتى.
    Sen bana Öfke kontrolü için yalvardın. Open Subtitles لقد توسلت الي لاحتوى غضبى
    Öfke sorunları mı? Open Subtitles مشاكل غضبى ؟
    Öfke sorunları mı? Open Subtitles مشاكل غضبى ؟
    Şimdi de beni kızdırmaya çalışıyorsun, değil mi? Open Subtitles الآن تحاول أن تثير غضبى, أليس كذلك؟
    - Beni kızdırmaya çalışıyorsun. Open Subtitles الان انت تريد فقط ان تثير غضبى
    Morris bugün başından pek çok şey geçtiğini biliyorum ama beni ciddi ciddi kızdırmaya başlıyorsun. Open Subtitles (موريس) أعرف أنك عانيت الكثير اليوم لكنك بدأت تثير غضبى حقاً
    Annem her zaman bana öfkem üzerinde çalışmam gerektiğini söylüyor. Open Subtitles أمى تخبرى دائماً انى احتاج أن اتحكم فى غضبى
    Bugün tüm öfkem; canım, eski babama odaklanacak. Open Subtitles جُلّ غضبى سيكون موجه لوالدي العزيز
    Ya benim kölem olursun, ya da öfkemi tadarsın ! Open Subtitles انا ساقوم بالمزايدة والا ستذوق غضبى
    Ama aynı zamanda beni özgür kılıyor çünkü sonunda öfkemi ve acımı haykıracak bir yer buldum. Open Subtitles لوضع آلامى عليه، كل غضبى أن أطلق سراحه
    Benim öfkemin nedeni, kıskançlık ve benim şüphem, benim sevgimden. Open Subtitles أن سبب غضبى وشكى هو حبى لك
    Şu anki öfkemin sebebi bu değil. Open Subtitles ليس هذا هو سبب غضبى الآن
    Onun babası olsaydın, onun eş amcasıydım, ve ona neden bu kadar kızdım ki, soktuğumun parası için mi? Open Subtitles ,لو كنت أنت أباه فأنا كنت عمه الهولندى و ماذا فعلت غير أننى اشتعل غضبى و تشاجرنا من أجل حفنة قذرة من المال؟
    O halde Krusty öfkeme tanıklık edecek. Open Subtitles -إذن، فلسوف يحل غضبى على (كراستى )!

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus