Dükkânda ya da poligonda Sıra dışı bir şey olmuş muydu? | Open Subtitles | هل من نشاط غير مألوف في المتجر أو في ميدان الرماية؟ |
Sana şunu sormalıyım Sıra dışı bir şey görmedin mi? | Open Subtitles | لذايجبأن أسألك.. ألمَ تلاحظ شيءٍ غير مألوف أو ما شابة؟ |
Bir İngiliz kadınının ata binmek dururken kitap okuması olağandışı olabilir, ama mümkündür. | Open Subtitles | لابد ان اقولو انه شئ غير مألوف على المرأة الأنجليزية ان تفضل القراءة على ركوب الخيل, ولكن هذا جائز |
Bunun biraz olağandışı olduğunun farkındayız, Bay Applebaum. | Open Subtitles | نحن نفهم إن هذا يبدوا غير مألوف بالنسبة لك سيد أبلباوم |
1970'li yılların Ankara'sında bu alışılmadık bir durumdu. | TED | وفي أوائل السبعينيات, في أنقرة, كان هذ وضع غير مألوف. |
Eminim o tuhaf genç ortaya çıkıp sana kur yapmayı deneyecektir. | Open Subtitles | أفترض أن شاب غير مألوف سوف يظهر الآن ويحاول إغوائك |
İkincisi, Sıra dışı bir şey inşa etmek. | TED | ثانيا, أبني شيئَ غير مألوف باستخدام الخيزران. |
Kimse Sıra dışı bir şeyler ya da tek takılan bir kadın gördüğünü hatırlamıyor. | Open Subtitles | لا احد يتذكر اى شىء غير مألوف او اى امرأة وحيدة بأى اهتمام |
Sıra dışı bir kimyamız var. İnsanlara tuhaf geliyor ama benim için değil. | Open Subtitles | بيننا تجاذبٌ غير مألوف يثير شعوراً غريباً في الناس باستثنائي |
Tek başınaydı, ki bu tür için yalnız olmaları Sıra dışı bir şeydir. | Open Subtitles | كانت وحيدة حيث إن لم تكن تعلم شيئًا بشأن هذا، لكن الخوذة شيئ غير مألوف لهذا النوع |
Son birkaç haftada olağandışı herhangi bir şey. - Hayır. | Open Subtitles | أيّ شيء غير مألوف في الأسبوعين الأخيرين؟ |
Patlamadan birkaç dakika önce olağandışı birşey farkettin mi? | Open Subtitles | ألاحظت أيّ شيءٍ غير مألوف في الدقيقة التي سبقت الإنفجار؟ |
Hiç son zamanlarda binada olağandışı birisini gördünüz mü? | Open Subtitles | ألاحظتما أحداً غير مألوف حول المبنى في الآونة الأخيرة؟ |
Bu bir kayıp şahıs formu. Kayıt oldukça alışılmadık. | Open Subtitles | هذه استمارة بلاغ عن شخص مفقود والاسم غير مألوف تماما |
Bu bir kayıp şahıs formu. Kayıt oldukça alışılmadık. | Open Subtitles | هذه استمارة بلاغ عن شخص مفقود والاسم غير مألوف تماما |
Tanımadığın insanlarla bu kadar samimi olman tuhaf. | Open Subtitles | غير مألوف أن تكوني حميمة جدّاً مع أناسٍ لا تعرفيهم |
Buraya ilk geldiğimizde ilgini garip bir şeyler çekti mi? | Open Subtitles | فكرى , اى شىء غير مألوف عندما جئنا هنا ؟ |
Bizimle yaşamaya başladığından beri sıradışı olan bütün olayları ve alışılmamış davranışlarını belgeliyorum. | Open Subtitles | لقد سجلت كل ما هو حدث غير مألوف وسلوك استثنائي منذ أن حصلنا عليه. |
Antropologlar arasında, kendi dünyanı gerçek manada anlayabilmek için, kendini sana yabancı bir dünyanın içerisine kaptırman gerektiğine dair yaygın bir kanı vardır. | Open Subtitles | هناك إعتقاد شعبي بين علماء الإنسانيات بأنك يجب أن تغمر نفسك في عالم غير مألوف لكي تفهم عالمك حقاً |
olağan dışı bir durum için onları izlettireceğiz. | Open Subtitles | سنجعلهم يراقبون أيّ شيء غير مألوف |
Amber, acaba hiç normalin dışında bir şey oldu mu bu seansta? | Open Subtitles | (آمبر)، نُريد أن نعرف لو كان هناك أيّ شيء غير مألوف حول الموعد. |
Buralarda pek alışıldık değildir, Bay..? | Open Subtitles | هذا غير مألوف هنا سيدي |