"فأنت مخطئ" - Traduction Arabe en Turc

    • yanılıyorsun
        
    • yanılıyorsunuz
        
    • yanlış yoldasın
        
    • yanıldığınızı bilin
        
    Kendimi savunacağımı düşünüyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles لو أنك تعتقد أني ادافع عن نفسي فأنت مخطئ
    Sırf kızın siyah diye kardeşlerimin hayatını tehlikeye atacağımı sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles لو إعتقدت أني قد أخاطر بأخوتي لأن ابنتك سوداء؛ فأنت مخطئ يا رجل
    Teager üzerinde bir etkim olduğunu düşünüyorsan, yanılıyorsun. Open Subtitles اذا كنت تظن أن لي أي علاقة بتيجر, فأنت مخطئ.
    Verdiğiniz oyun önemsiz olduğunu düşünüyorsanız kararınızın önemsiz olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Open Subtitles وإذا كنت تعتقد ان صوتك لا يُحتسب وقرارك لايحتسب فأنت مخطئ
    Bunu bir işletme sanıyorsan, yanlış yoldasın. Open Subtitles لو تعتقد بأنها نوع من الإحتيال فأنت مخطئ
    Benim aldığımı düşünüyorsanız ve Bayan Ackroyd beni o nedenle kovuyorsa, yanıldığınızı bilin. Open Subtitles اذا كنت تظن أني أخذته و لهذا قام السيد "آكرويد" بطردي فأنت مخطئ
    Eğer sen bunun işe yarayacağını düşünüyorsan sen yanılıyorsun. Open Subtitles و إذا كنت تظنّ أنّ الأمور ستمشي هكذا، إذا فأنت مخطئ.
    Bunun bu odadan çıkmayacağını sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles إذا كنت تظن أن مسؤولية ستصل مكتبنا فأنت مخطئ
    Ama o taşı bensiz bulacağını sanıyorsan, yanılıyorsun. Open Subtitles لكن إن كنت تعتقد أنك ستجد الحجر بدوني فأنت مخطئ
    Ama hiç kimsenin acı çekmediğini düşünüyorsan, yanılıyorsun. Open Subtitles لكن إن ظننت أن أحداً لا يتأذى، فأنت مخطئ
    Kardeşini öldürdüğümü sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles ولكن إذا كنت تفترض بأنى قتلت أخاك جيمى فأنت مخطئ
    Eğer yaptığın bir şeyle ilgili olduğumu düşünüyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles لو أنك تعتقد أن سأرتبط بما فعلت فأنت مخطئ
    Bu olayların, benim bu gemiyi komuta etme iktidarıma bir şekilde mani olduğunu sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles لو كنتَ تظن أن هذه الأشياء يمكنها بأي طريقة أن تعوق قدرتي على قيادة هذه السفينة فأنت مخطئ
    Her şeyi inkâr edince seni bırakacağımızı düşünüyorsan, yanılıyorsun. Open Subtitles أتعلم, إذا اعتقدت ان انكارك لكل شيء سيدعنا نتركك فأنت مخطئ
    Bu işin ucu sana dokunmaz sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles تعلم, إذا كنت تظن بأنك بعيد عن المشكلة, فأنت مخطئ.
    Arkandaki duvarı kanınla boyayamayacağımı sanıyorsan, ciddi şekilde yanılıyorsun. Open Subtitles إن كنت ستدهن هذا الحائط الخلفي فأنت مخطئ
    Ama iki ayak üstünde durmanın atamızı ormanın kralı yaptığını düşünüyorsanız .yanılıyorsunuz. Open Subtitles ولكن إذا كنت تعتقد أن الوقوف على قدمين قد جعل من أجدادنا أسياد الغابة فأنت مخطئ إذاً
    Bunu kim yapıyorsa beni kaçırabileceğinizi sanıyorsanız, yanılıyorsunuz. Open Subtitles أياً كان من يفعل ذلك، إن كنت تظن أنك ستحطّمني بهذه السهولة، فأنت مخطئ
    İstediğin buysa, yanlış yoldasın. Open Subtitles إن كان هذا ما تريد فأنت مخطئ تماما
    Fevkalade bir yalnızlığın içindeki dünyamızda hepsinin bu olduğunu düşünüyorsanız, o vakit yanıldığınızı bilin. Open Subtitles إذا كنت تعتقد أن هذا هو كل ما في الأمر أن كوكبنا موجودا في عزلة رائعة اذا فأنت مخطئ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus