"فتره" - Traduction Arabe en Turc

    • süre
        
    • süredir
        
    • uzun
        
    • zamandır
        
    • Biraz
        
    • zamanlar
        
    • süreliğine
        
    • arada sırada
        
    • ara
        
    Burada olduğun bütün süre boyunca Dünya'yı gezmekten bahsedip durdun. Open Subtitles لقد كنت تتحدث عن رؤيه العالم طوال فتره تواجدك هنا
    Düzgün bir görüntü gözleri üzerine çekmekle kalmaz, uzun süre kendini seyrettirir. Open Subtitles الإطار الجيد لا يجذب العين للصوره فحسب بل يبقيها هناك فتره أطول
    Bu bir süre olacak kadar patoloji sonuçları bulunmaktadır , ama ben çok emin değilim hepimizkanser çıktı . Open Subtitles و سوف ننتظر فتره حتى ظهور نتيجة فحص عيناتك و لكن انا على ثقه كامله اننا ازلنا السرطان بالكامل
    Hem de uzun süredir aşık. Senin için yazılar falan yazıyor. Gerçek bu! Open Subtitles لقد كانت مغرمه بك منذ فتره طويله قامت بالكتابه عنك ، انها حقيقه
    Çok uzun süredir beraber çalışıyoruz kimin ne yaptığını hatırlamak Open Subtitles نحن نعمل معا منذ فتره من الصعب تذكر من القائل
    Ne oldu? Yerini tespit edecek kadar uzun konuşmasını sağlayamıyorum telefonda. Open Subtitles لا أستطيع إبقائه على الخط فتره كبيره بما يكفى لتقتفى أثره
    uzun zamandır senle ilgili hislerim var, Bobby... umduğundan daha çok. Open Subtitles كانت لدى مشاعر تجاهك منذ فتره طويله أطول مما تستطيع تخيله
    Kısa bir süre önce taşındı buraya, kendini evindeymiş gibi hissetsin. Open Subtitles للتو إنتقلت هنا منذ فتره ليست بطويله إذا أشعروها بأنها بمنزلها
    Bir süre önce Boston'da, sokakta arkasında "Lütfen bana vurmayın" Open Subtitles منذ فتره في بوسطن رأيت هذا الرجل العجوز في الشارع
    Sürekli kenara itilirsen, bir süre sonra sorunun sen olduğunu anlarsın. Open Subtitles تعرضك للاهمال فتره طويله يمكنه ان يجعلك تفكر انك سبب المشكله
    Evet o. Bir süre önce yaptığımız işimiz ve hala benim favori projem: Telekonferans. TED عن عملنا، قبل فتره وهو ما زال مشروعي المفضل وهو مؤتمرات عبر الاتصالات
    Kısa süre önce Stiltskin diye biri bir olaya karışmıştı. Open Subtitles ماذا عن تلك القصه ألم تكن منذ فتره طويله ؟ عن رجل يدعى ستيلتسكين
    Bir süre sonra, sahip olduğumuz azıcık para da bitti, ama ben tek başıma idare ettim. Open Subtitles بعد فتره قصيره ما جمعناه من مال قليل قد ذهب , لكنى وفقت فى حياتى
    Ama bir süredir ileri bir adım atmak istediğimi biliyorum. Open Subtitles ولكنني عرفت منذ فتره بأنني يجب أن أتخذ الخطوه التاليه..
    Bir süredir buralarda değildim. Herşey çok değişmiş. Open Subtitles لم اكن بالجوار منذ فتره طويله كل شىء تغير
    Bu şey çok uzun süredir ölü. Daha taze, daha hoş bir şey dene. Open Subtitles انه ميت منذه فتره طويله حاول تبدله بشي اجدد وجميل
    Bu şey çok uzun süredir ölü. Daha taze, daha hoş bir şey dene. Open Subtitles انه ميت منذه فتره طويله حاول تبدله بشي اجدد وجميل
    uzun süredir ölü... ve zehirlenme değil. Open Subtitles لقد مات 000 منذ فتره طويله ولي بسبب السم
    uzun zamandır ölü bir durumda değilsin o yüzden ruh arama kısmına henüz gelmemiş olabilirsin sana Biraz zaman kazandırmama ne dersin? Open Subtitles انظري, انتي لم تتوفي منذ فتره طويله, فربما لم تعتادي بعد علي حفله البحث عن الارواح فلماذا لا اوفر عليكي بعض الوقت?
    Bir zamanlar babası ile zeytinyağı işindeydik, ama bu çok zaman önceydi. Open Subtitles عملت في صناعه زيت الزيتون مع والده و لكن هذا منذ فتره طويلة جدا
    Evet, bir süreliğine buradaydı, ama sonra gitmek zorunda kaldı. Open Subtitles أجل , كان هنا منذ فتره , لكنه إضطر للذهاب
    Ben onun için sadece arada sırada durumunu görmeye gelen bir adamım. Open Subtitles أنا فقط شخص ما الذى يحضر كل فتره كى يرى كيف حاله
    -İşte ara verdim. Hemen konuşalım. Open Subtitles وايضاً انا فى فتره راحتى لذلك دعينا ننتهى من هذا سريعاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus