"فراشة" - Traduction Arabe en Turc

    • kelebek
        
    • kelebeğe
        
    • kelebeği
        
    • güve
        
    • Butterfly
        
    • kelebeğin
        
    • kelebekten
        
    • kelebekleri
        
    • Kelebekli
        
    • kelebeğim
        
    • kelebekler
        
    • kelebeklerden
        
    kelebek iğne, boşaylı tüp, ve bir de LP setine ihtiyacım var. Open Subtitles , أحتاج إلى ابرة فراشة و انبوب اختبار و ربما عدة مشتركة
    Yiyecek-içecek ve çiçek ikram edecek müzisyenler ve park ettirme ve binlerce dondurulmuş kelebek işiyle uğraşacak tek kişi benim. Open Subtitles أنا الوحيد الذي يتعامل مع متعهدي الطعام و بائعي الأزهار و الموسيقيين و عمال إيقاف السيارات و ألف فراشة مجمدة
    Bir kelebek bunun trajik sonu olacağından habersiz şekilde gelip parmağına konuyor. Open Subtitles فراشة تهبط على إصبعك غير مدركة أن هذا سيخسأ بها لنهايتها الفاجعة.
    Nasıl ki bir tırtıl kelebeğe dönüşüyorsa sıtma paraziti de bu şekilde kendini hayatı boyunca tam yedi kez değiştiriyor. TED فكما يتحول اليسروع إلى فراشة كذلك يتحوّل طفيلي الملاريا سبع مراتٍ خلال دورة حياته
    Ben bir kelebeği adım ise, zaman içinde dalgaların gönderebilir. Open Subtitles لو دست على فراشة يمكن أن ترسل موجات عبر الزمن
    Ve insanlara söylediğim şey, sanki bir kelebek uçmaktadır ve biz onun duvardaki gölgesini yakalayıp sadece gölgeyi sergiliyoruz. TED وماذا نقول للناس، أنها تقريبا كما لو أن فراشة كانت تحلق من والقينا القبض على الظل على الحائط، ومجرد أنك كنت ترى الظل.
    kelebek, Basil! bir limenitis sevilla. Nadiren bir beyefendinin evinde görülür. Open Subtitles هذه فراشة نادرة جداً ، من الصعب تواجدها في حديقة رجل نبيل
    Ziyaretim boşa gitmedi. Nadir ve çok güzel bir kelebek buldum. Çok sıradışı. Open Subtitles إن زيارتي لم تضع هباءاً ، لقد وجدت فراشة نادرة في إنجلترا ، إنها ليست معتادة
    İçinden çıkan şey kelebek değil o kesin. Open Subtitles اراهن بان ايا كان ماخرج منها فأنه لم يكن فراشة صغيرة جميلة
    Bir tırtılın kelebek olması gibi, sen de "Dereyalama" olmalısın. Open Subtitles كالشرنقة التى تصبح فراشة انت ستصبح ديرليكت
    Uçuş ikazı, bir kelebek geliyor. Open Subtitles الذبابة تنادي أم أربع وأربعين فراشة تركب سيارة قرب الزاوية
    -1.65 boyunda ,uzun kahverengi saçlı, sol kalçasında kelebek dövmesi var. Open Subtitles الطول : خمسة أقدام ، والشعر : بني طويل و وشم فراشة على وركها الأيسر.
    kelebek kıyafeti içinde etrafta koşuşturmamı izlemen kafama iç çamaşırı atılması, hepsi gülmen için miydi? Open Subtitles مشاهدتي وأنا أتجول في زي فراشة واُقذف بالملابس التحتية، كل ذلك من أجل الضحك؟
    Muhteşemdi. İçeride milyon tane kelebek olmalı. Open Subtitles كان ذلك مذهلاً، لا بدّ وأنّ هنالك مليون فراشة بالداخل
    Bir kelebek kanatlarını çırpar ve dünyanın diğer tarafında bir kasırga oluşur. Open Subtitles فراشة ترفرف باجنحتها وتدور حول الارض.. وبعدها يتشكل الاعصار أرأيت..
    Tek söylediğim, kelebek adında seksi bir arkadaşım olduğunu ve hafta sonu için şehir dışından geldiğiydi. Open Subtitles كل ما قلته هو أنني لدي صديقة جذابة اسمها فراشة و التي جاءت من خارج البلدة لقضاء عطلة نهاية الأسبوع
    kelebek sana içki ısmarlayabilir miyim? Open Subtitles حسنا يا فراشة هل من الممكن أن أشتري لك شرابا؟
    Ya da bir başka benzetme şu olabilir, tırtılın kelebeğe dönüşmesi. TED كعلم الاحياء المليء بالامثلة مثل تحول اليرقة الى فراشة
    Deniz kelebeği denilen bir pteropod var. TED هذه هنا جناجيات الأرجل ، وتسمى فراشة البحر.
    Bak, bu güve içinde bir tırtıl. Görüyor musun? Open Subtitles انظري ، هذه يرقة فراشة عثة القمر,رأيتها؟
    Pekâla Butterfly sana bir içki ısmarlayabilir miyim? Open Subtitles حسنا يا فراشة هل من الممكن أن أشتري لك شرابا؟
    Zavallı bir kelebeğin adımı bilemeyeceğini çoktan anlamalıydım. Open Subtitles كان يجب أن أتوقع فراشة سخيفة لن تعرف إسمِي
    Yok ettiğin ilk ufak kelebekten başlayabilirim. Open Subtitles يمكنني البدء بأوَّل فراشة صغيرة دمَّرتها.
    Hayır, teşekkürler. Aslında bir anarşi içinde yaşıyoruz ama kimse farkında değil. Hergün birileri kelebekleri ezip öldürüyor ama hiç bir yasa buna engel olamıyor. Open Subtitles نحن نعيش في فوضى ، و يبدو أنه لا أحد يلاحظ هذا إن كل يوم هناك شخص يسحق فراشة
    Yakın zamanda Lance'nin Kelebekli sabunlara bakacağını düşünmüyorum. Open Subtitles أعتقد ان لانس لن يبحث عن فراشة الصابون الزخرفية قريبا
    Bu yüzden geri zekâlı bir kelebeğim var. Open Subtitles لذا حظيت بوشم فراشة متخلفة عقلياً.
    Asla mi? Kiçinda kelebekler uçusuyor desem bile mi? Open Subtitles ليس حتى أن قلنا لك أن هناك فراشة تطير فوق مؤخرته؟
    Savaştayken bütün çiçek ve kelebeklerden daha büyüleyicisin. Open Subtitles في ميدان المعركة أنت اكثر جمالا و إبهارا من أي زهرة أو فراشة على وجه الأرض

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus